2024 yılında hacca gidecekler için kuralar çekildi. 2 milyon 337 bin 644 hacı adayından 83 bin 500 kişi kurada hacca gitmeye hak kazandı.

Kurada kazanmak yetmiyor, hacı olabilmenin bedeli bu yıl çok daha yüksek.

2024 yılında en düşük hac ücreti dört kişilik odada 22 bin Suudi Arabistan Riyali oldu, 6 bin 530 dolar ediyor. Türk lirası karşılığı ise yaklaşık 190 bin lira…

2023 yılında hacca gidenler, 60 bin ile 90 bin lira arasında ücret ödedi. Şimdi hacı olmanın en düşük maliyeti 190 bin lira. O da dolar ve Riyal kuru şimdiki seviyede kalırsa…

2019 yılında en düşük hac ücreti dört kişilik odada 15 bin 480 Suudi Arabistan Riyali, 2020 yılında ise 16 bin 400 Suudi Arabistan Riyali idi.

Hacı olabilmek 2019 yılından günümüze Riyal olarak bile yüzde 50 zamlandı.

2015 yılında ise en düşük hac bedeli 3 bin 600 dolardı. O zamanlar dolar olarak alınıyordu. Türk Lirası karşılığı ise 9 bin 360 TL’ye geliyordu.

2015 yılından 2024 yılına geçen sürede dolar olarak da neredeyse yüzde 100 zamlandı. 2024 yılında hacı olmanın en düşük maliyeti 6 bin 530 dolar oldu.

2015 yılından günümüze hacı olmanın bedeli, dolar olarak 2 kat, Türk Lirası olarak 20 kat arttı…

Nereden nereye?

Hacı olabilmek için bu kadar para da yetmiyor. Bu rakam sadece tur şirketine veya Diyanet’e ödenecek bedel. Hacda yiyip içme ve sair yapılacak masraflar hariç. Onları da ekleyince bu rakam daha da artıyor.

Artık hacı olmak da kolay değil. Kura da çıksa bile hacda yapılacak masraflar da eklenince en az 250 bin lira gerekiyor. Karı koca gitmek isteyenler ise yaklaşık 500 bin lirayı gözden çıkarmalı…

Bir kişinin en düşük hac maliyeti asgari ücretin 20 katından fazla… Kıdemli bir öğretmen maaşının 10 katı…

Emekli maaşının ise 33 katından bile fazla…

Emekli yemeyip içmeyip aldığı tüm maaşı biriktirse 3 yıl sonra hac parasını toparlayabiliyor.

3 yıl sonra fiyatlar artmazsa…

Emekli olup hacca giderim hayalleri çoktan unutuldu.

Emekli maaşını geçtim, asgari ücretle çalışan işçinin alacağı emekli ikramiyesi ile sınır kapısına ancak gidilebilecek.

Hele hele karı koca hacca gitmeyi düşünenler için maliyet daha çok…

Türkiye’de enflasyon var, fiyatlar uçmuş anlaşılabilir bir durumdur.

Ancak hac parası dolar veya Suudi Arabistan Riyali üzerinden alınıyor.

Buna rağmen Riyal ve dolar üzerinden bile fiyatlar nasıl bu kadar arttı?

Diyanet insanların hac farizasını yerine getirmeye yardımcı mı oluyor?

Yoksa ticarete başladı da bizim haberimiz mi yok!

****

Hele bir bak kim geldi?

Bayburtlu hacca yazılmış. Memleketinden o güne kadar çıkmamış.

İl Müftüsü hacca gidecek olanlara seminer verecek. Bizim Bayburtlu seminere katılır.

Müftü; “Arkadaşlar, hac meşakkatli bir iştir. Arafat var, Müzdelife var, Şeytan taşlama var… İşte bundan dolayı Allah’ın işinizi kolaylaştırmasını istiyorsanız zikri artırın. Kur’an’ı, namazı ve zikri artırın. Bakın, görün nasıl işleriniz kolaylaşacak ve tüm yollar açılacak” dedi.

Bizim saf kalpli Bayburtlu bu söyleneni olduğu gibi aldı, hafızaya yerleştirdi.

Ardından da ibadeti, duayı ve gece namazlarını artırdı.

Ve hac vakti geldi çattı. Bayburtlu memleketinden ilk defa dışarı çıkıyor.

Geldi havaalanına. Havaalanına geldi ama içeri nereden girecekti?

Bayburtlu kapı arıyor.

Oysa kapılar otomatik açılan kapılardı.

Yanındakilere; “Yahu bu kapılar nerden açılıyor?” deyip kapı kulpu ararken, kapılar birden bire açılı verir.

Bayburtlu şaşkın…

“Aha da başladı” der içinden.

Ardından da “Belli oldu. Yapılan zikirler, ibadetler kabul görmüştü. Tamam, bu iş oldu” diye düşünerek ilerler.

Bir yandan da “Bu kadar sene yaşadık. Ömrümde çalmadan bir kapı açılmadı. Şu keramete bak” diye de aklından geçiriyor.

Az ileride, yürüyen yolları görüyor.

Yine kendi kendine “Allah Allah zikri gördün mü sen. Kurban olduğum Allah nasıl da kolaylaştırmaya daha burada başladı” diye havalı havalı yürüyor.

Tabi yürürken fotoselli lambalar da peş peşe yanıyor ve bizim Bayburtlu; “Kurban olduğum Allah’ım. Şuraya bak. Lambalar bile kendi kendine yanıyor” diye düşünüyor.

Diğer yandan da “Yahu zikri biz fazla mı kaçırdık?” diye içinden geçiriyor.

Bayburtlu; “Yahu herhalde ben oldum. Demek ki bu işler manevi atmosferle oluyor” diye düşünürken hava alanında yürümeye devam ediyor.

“Yahu Müftü beyden Allah razı olsun. Dedikleri tek tek çıkıyor” diye de içinden geçirdi.

Bayburtlu uçağa bindi, Medine Havaalanına indi.

Abdest tazeleyecek, tuvaletlere yöneldi.

Elini uzattı, çeşmeler de fotoselli tabi.

Bayburtlu açmakla uğraşırken, çeşme otomatik açıldı.

Bayburtlu artık bu duruma şaşırmıyor, kafa sallıyor abdest alırken…

İçinden, “Tabi akacak yahu…” diye iç geçirerek…

Otele geçip yerleşiyor. Otelden çıkarak, Mescidi Nebevi’ye gitti.

Orada akşam namazını kılacak, ardından Peygamberimizi selamlayacak. Mescide girerken, herkes selam veriyor, o da keramet ehli gibi “Ve aleyküm selam” diyerek elini kalbine götürüyor.

Tabiri caizse Bayburtlu adeta uçuyor.

Mescide geldi…

400 bin kişinin kapalı alanda namaz kıldığı muhteşem bir yerin ihtişamı karşısında Bayburtlunun nutku tutuluyor.

Tabi merakla, avizelere, kubbelere bakıyor.

27 kayarlı kubbenin olduğu Mescidi Nebevi’de güneş battıktan sonra, şemsiyeler gibi kubbeler de raylar üzerinde açılıyor.

Yani akşam bakınca kubbe değil, gökyüzünü görüyor namaz kılanlar.

Ezan okundu. “Aziz Allah…’

Bir baktı, kubbeler yok!

Gözlerine inanamadı, birkaç kez parmakları ile gözlerini ovaladı, sildi…

Yine baktı. Yok, kubbeler yok!

Bayburtlu şaşkın. Oturduğu yerden gökyüzünü görüyor. Tavan adeta yarılmıştı.

Bayburtlu; “Keramette tamam, keşifte tamam” diye içinden geçirdi.

Namazı kıldı.

Ardından selam vererek Resulullah’ın kabrinin önüne gelerek şöyle der:

“Ya Resulullah hele bir bak kim geldi?”

***

 TEBESSÜM

Dua

Bektaşi, şeyhülislâmın huzuruna çıkar:

- Efendim, Allah size 27 yıl ömür versin.

Bektaşi’nin arzu ettiği yıl sayısını biraz tuhaf karşılayan şeyhülislâm sorar:

- Niçin 27 yıla bağlıyorsun?

- Geçen yıl Ramazan 29 gün çekmişti; bu yıl da 28 gün oldu. Eğer Allah size 27 yıl ömür verirse mübarek Ramazan’dan da, oruçtan da kurtulacağız.

****

 GÜNÜN SÖZÜ

Edepli edebinden susar, edepsiz ben susturdum zanneder.

Mevlana