Devletlerin dijital paraya geçiş çalışmaları hızlandı. Önümüzdeki yıllarda birçok devlet bu geçişi gerçekleştirecek.

Endüstri 4.0, Tarım 4.0’dan sonra yapılan çalışma ya da ulaşılacak sonuç Dijital Kölelik 4.0 mı?

Bu soruyu sık sık soruyorum kendime.

Tarihin yeni bir kırılma noktasındayız. Her şey hızla değişiyor. Bizler nasıl yüz yıl sonra buhar makinesinin bulunuşunu endüstri devrimi olarak nitelemişsek bizlerden sonraki insanlar da yaşadığımız çağı isimlendirecek.

Gelişmelerin hızı baş döndürücü. Yapay zeka her alanda hayatımızda artık. Sadece robotların iş yaptığı fabrikalar var. O fabrikalarda aydınlatma yapılmıyor biliyor musunuz? Çünkü robotların ışığı ihtiyacı yok. Sürücüsüz taksiler kullanılmaya başlandı. İnsana ihtiyaç duymuyorlar. Birçok araca otonom sürüş modu eklendi. Siz koltuğunuzda dizi, film izleyip tabletinizden bir şeyler okurken aracınız sizi istediğiniz yere götürüyor.

Bütün bu gelişmeler işsizliği de beraberinde getiriyor. Nüfus artıyor, ihtiyaçlar artıyor ama insana ihtiyaç azalıyor. Gelecekte büyük patlamalar yapacak kalabalıklar birikiyor sokaklarda.

Fiziki paranın ya da değerli madenlerin ortadan kalkması insanların direnme şansını da ortadan kaldıracak. Varlığınız soyut bir rakam olacak bankanızın ışık yanmayan bilgisayar odalarında kalacak.

 İnsanlara chip takılacakmış diye korkanlar aslında kendi istekleriyle chipleri taktıklarının farkında bile değil.

Cebinizdeki kredi kartınızda var, telefonunuzda var, kolunuzdaki “akıllı” saatlerde var. Ödemelerinizi telefonunuzu ya da saatinizi pos makinelerine dokunarak yapabiliyorsunuz. Yemek yiyoruz chipimizi okutup geçiyoruz. Otobüse, trene chipimizi okutup biniyoruz. Kapımızı chiple açıyoruz. Akaryakıtı, market alışverişini kartlarımızla yapıyoruz. Telefonunuzdan nerede olduğunuz anında bulunuyor artık.

Kısacası “insanlara chip takacaklarmış” komplo teorisi çokta gerçekleşti. Ve kendi isteğimizle gerçekleştirdik bunu.  Ve bir gün o chip kapatılacak. Evinize, arabanıza giremeyeceksiniz. Yemek yeme şansınız kalmayacak. Hoş geldin kölelik.

Gene de şu anda sistemden korunmak için belki de bir şansımız var. Bankadan paramızı çekebiliriz. Altın, gümüş alıp kendimizi enflasyon karşısında korumaya alabiliriz. İnsani olmayan bir yönetim altındaysak isyan edebiliriz. Ama para tamamen dijital olunca o kartlar kullanıma kapatılınca direnme şansımız da olmayacak.

Bir varmış bir yokmuş gibi olacağız.

Büyük bir yalnızlık. Büyük bir çaresizlik. Bir başımıza ve korumasız kalacağız kalabalığın içinde. Bu duruma düşmemek için de ne derlerse, ne isterlerse yapmak zorunda kalacağız.

Dijital kölelik 4.0 yükleniyor…

Köleliğin en korkunç haliyle tanışmaya hazırlanın…

Bu köleleşmeden en az etkilenecek olanlar ise bence bir parça toprağı olan kişiler olacak. O toprakta temel gıdalarını üretebildiği için biraz daha dayanacak köleleşmemek için. Belki de tekrar trampa ekonomisine geçeceğiz. Buğday verip yün alacağız, meyveyi balıkla değişeceğiz.

Tek bildiğim toprağın üstünde yaşamanın, çalışmanın güven verdiği.

Tarım ve toprak demişken ülke tarımımız için olumlu gelişmeler oluyor. Yeni tarım kanunu yapılıyor. Bu kanunla planlı tarıma geçilecek. Herkes kafasına göre ekim dikim yapamayacak. Planlı tarımla gübre, mazot girdileri düşecek

Çok ama çok olumlu bir gelişme. Fiyatlara istikrar gelecek. Fazla ürünler denizlere, derelere dökülmeyecek. Hem üretici hem de tüketici kazanacak.

Umarım iyi bir şekilde çıkar ve uygulanır bu kanun.