Narin: 1. Kırılacak denli ince.
2. (İnsan için) ince yapılı.
Böyle tanımlıyor sözlükler narin sözcüğünü. Artık hepimiz için anlamı değişti Narin’in. Artık içimizdeki bir acı Narin. Bir sözcüğün, sıfatın acıya dönüşmesini de gördük.
Ne zaman nerede duysak içimiz cız edecek.
Saatlerdir ekranın karşısında yazdığım üç satıra bakıyorum. İçim sıkılıyor. Canım yanıyor. Küçücük bir kızın çektiği acı ve korkuyu düşünüyorum. Ne aklıma ne de ruhuma sığdırabiliyorum küçük bir kızın yaşadıklarını.
Öncelerde bir yazı yazmıştım; hepimiz bir gün katil olacağız demiştim. O noktaya en yakın yerdeyim belki de.
Ruhum daralıyor. İnsan denen canlının yarattığı vahşetin karşısında. Daha ne olabilir derken sürekli yenileriyle karşılaşıyoruz. Her seferinde hayvanları düşünüyorum. Sadece karınlarını doyurmak için öldüren hayvanları.
Bu karşılaştırmayı yaptığım anlarda da hep aynı gerçeğin karşısında buluyorum kendimi; karnı tokken yemek yiyebilen tek canlı insandır. Belki de yaşadığımız dünyanın, zamanın özeti bu cümle.
Hayvanların sapığı, psikopatı yok. Hayvanlarda akıl hastalığı yok. Hiçbir hayvanın günahı da yok. Günah kavramı bile insanla var olan bir kavram.
Cahillik ve bilgisizliğin arasına sıkışmış durumdayız. Gelenek, kültür denen yoz bir karmaşayı aşamıyoruz. Bir dedenin hasta olan oğluna üzülen torununa “ne üzülüyorsun, ölürse ölsün, bir daha yaparsınız” cümlesini duyduğumda karşımdakinin boğazına sarılmaktan korktuğumdan kaçtım o odadan.
Şimdi düşünüyorum da ben de sıkışmışım o yoz kültürün içine. Bende baskı altındaymışım. Büyüklere karşı gelinmez, saygısızlık edilmez, karşı çıkılmaz yanlış öğretisinin altında eziliyormuşum o günlerde. Yani yirmi ya da yirmi beş yıl önce.
Bu günlerde böyle bir cümleyi biri karşımda kursa ağzının payını anında alır.
Narin olayında da başlangıçta bu yok saymayı hissettim. Ailenin şerefi karşısında Narin’in ne önemi olabilirdi ki?
Emin olun o aileden ya da orada yaşayanlardan birçok kişi en başından neler olduğunu biliyordu. Gelenek, töre denen baskın öğretiler nedeniyle kimse konuşmadı.
İnsan olduğumuzdan utandığımız yerdeyiz.
Korku masalları yeniden yazılmalı. Vampirler, canavarlar, canlanan ölüler insan karşısında artık korkutucu değiller. En korkuncu insan.
Bir hayvanat bahçesinde bir aynanın üzerinde yazan yazıyı hatırlayın; aynanın karşısına geçen kişi aynadaki “en vahşi canlıya bakıyorsunuz” yazısını okuyordu.
Narin: 1. Kırılacak denli ince.
2. (İnsan için) ince yapılı.
Adı gibiydi Narin, kırılacak denli ince yapılıydı. İncinecek kadar güzel.
İncindi, kırıldı.
Melek oldu Narin.