Karayolları Genel Müdürlüğü, 31 Mart’tan itibaren Otomatik Geçiş Sistemi’nin (OGS) kaldırıldığını açıkladı. Bundan sonra sadece PTT’nin Hızla Geçiş Sistemi (HGS) kullanılacak.

OGS kullanan araç sahiplerine, cihazın alındığı banka tarafından ücretsiz olarak HGS etiketi verileceği ve hesaplarının HGS hesaplarına dönüştürüleceği söyleniyor. Söyleniyor diyorum çünkü bunu açıklayan Karayolları Genel Müdürlüğü, bankaların bu konuda nasıl tavır alacağını bilen yok.

Karayolları Genel Müdürlüğü gişelerde karışıklık olduğu için kaldırıldığını iddia ediyor. Ancak İstanbul başta olmak üzere gişelerin çoğunluğunda OGS ve HGS birleştirildi, tek yerden geçiliyor. Karışıklık olması mümkün değil. Eğer karışıklık oluyorsa, diğer gişelerde de aynı sistem uygulanabilirdi.

Geçmişte köprü ve otoyollarda nakit geçiş gişeleri vardı. Trafik sıkışıklığına sebep oluyor diye kaldırıldı, anlaşılabilir bir durumdur.

Ancak aynı sistemle çalışan, araçların durmadan geçtiği OGS’nin kaldırılmasının mantığını anlamak mümkün değil.

Söylenene göre 1 milyon 200 bin OGS kullanıcısı var. Mantıklı bir gerekçe olmadan bu insanlar niçin HGS’ye zorlanıyor? Birkaç farklı uygulamanın kullanılması hataların önlenmesi ve rekabet açısından daha faydalı değil mi?

HGS ile ilgili birçok şikayet varken, iş yükünü daha da artırarak insanların mağduriyetinin önünü açmak, eğer başka bir niyet yoksa akıl işi değildir.

Kafalarda birçok soru işareti var. OGS kullanıcıları, cihaz için bankaya bir bedel ödedi. Bunu kim karşılayacak, ödeyen ödediği ile mi kalacak?

OGS kaldırılmak isteniyorsa kademeli geçiş niçin düşünülmedi? Yeni OGS verilmez, eskileri bozulunca veya yenileme zamanı gelince otomatik olarak kullanımdan kalkardı…

Şimdi 31 Mart’a kadar süre tanındı. Bankalara ek iş yükü binecek. Bu salgın döneminde bankalarda yoğunluk daha da artacak.

OGS, banka hesabına veya kredi kartına bağlı çalışıyor. Geçişlerde otomatik olarak ücret kesiliyor. Yükleme derdiyle uğraşmıyorsunuz.

HGS için para yüklenmesi lazım. Önce yükleme yapıyorsunuz, sonra yüklediğiniz parayı kullanıyorsunuz. Başka bir deyişle ön ödemeli bir sistemle çalışıyor.

PTT şubelerinin çoğunluğu gişeden yükleme yapmıyor, iş yükü artıyor diye. ATM’ye yönlendiriliyor. Çoğu insan ATM’den de yükleyemiyor, yüklerken de ücret kesildiği söyleniyor.

İnternet üzerinden yükleme yapılabiliyor. https://hgs.pttavm.com adresinden yükleme yapmak için tıkladığınızda iki seçenek karşınıza çıkıyor; kredi kartı ile havale-EFT ile yükleme.

Kredi kartı ile 25 TL yükleme yapmak istediğinizde 2 TL masraf alınıyor, 27 TL çekiliyor.

50 TL’de 4 TL, 250 TL’de 6 TL, 500 TL’de 10 TL masraf alınıyor.

Havale-EFT yaptığınızda ise en az 100 TL yüklemeniz gerekiyor. 100 TL için 3 TL, 250 TL için 4 TL masraf kesiliyor. Bankanızın alacağı havale-EFT ücreti bunun dışında…

1 milyon 200 bin OGS kullanıcısının yarısının internet üzerinden ödeme yaptığını düşününce alınan masraf miktarı milyonları geçiyor.

HGS ön ödemeli olduğu için sürekli bakiyede para bulundurmak zorundasınız. Bu şekilde de bir avantaj sağlanıyor.

OGS kaldırılarak PTT’ye yeni kazanç kapısı mı sağlanmak isteniyor?

Geçmediğimiz köprü ve otoyollara para öderken itiraz etmediğimize göre buna da ses çıkaran olmaz zaten!

*****

Satılık anne ve baba!

Gazetede bir ilan çıkar: “Yaşlı ebeveynlerimi 10.000 Euro’ya satıyorum. Babam 91 yaşında ve bunama hastası. Annem 89 yaşında, yardımla işlerini yapabiliyor.”

Bu ilanı gören insanlar günlerce konuyu tartıştı.

Bazıları, “Nasıl böyle bir rezalet olabilir?” dedi.

“Neden yetkililer müdahale etmiyor?” diyenler oldu.

“Tanrım, bu bir günah!” diye düşünenler de vardı.

“Gereksiz bir şeyi satın almak için çok fazla para, bu delilik” diyenler de hayli fazlaydı.

İlan anne ve babasını uzun zaman önce kaybetmiş bir aile tarafından da okundu.

Bu aile ilandaki satılık yaşlıları alıp onlara bakmaya karar verdi.

Tutarı banka hesaba havale ettiler ve satılık yaşlı çifti evlerine götürmek için verilen adrese gittiler.

Geldikleri adreste geniş bir bahçe içinde büyük bir konak vardı.

İlan için geldikleri yerde kendilerini, iyi görünen yaşlı bir adam karşıladı.

 “Anne ve babayı almaya geldik. İstenilen miktarı bankaya yatırdık” dedi genç adam.

Yaşlı adam sorar:

- Hoş geldiniz, bana bu yaşlılara neden bu kadar çok para verdiğinizi açıklayabilir misiniz? Size sadece iş, dert, bakım ve sağlık sorunları olacak, bunu bildiğiniz halde neden buradasınız?

Genç çift:

- Çünkü biz her ikimiz de ailemizden erken ayrıldık, genç yaşta anne-babasız hayata devam ettik ve onları çok özledik. İki küçük çocuğumuz var, çocuklarımızın büyükanne ve büyükbaba sevgisini tanımasını, kucağına oturup hikayeler dinlemesini, onlarla uyumasını ve oynamasını istiyoruz. Onları büyüklerine saygı duyacak şekilde yetiştirmek istiyoruz…

Yaşlı adam evdeki karısına adıyla seslendi. Kadının elinde baston vardı ama rahatlıkla hareket ediyor ve hoş bir tebessümle gülümsüyordu.

Yaşlı adam ve kadın gülümsedi:

- Tamam, sizinle geleceğiz, bu ilandaki ebeveynler biziz!

Genç çift çok şaşırır:

- Ama nasıl olur, ilanda onları satanların muhtaç, düşkün durumlarının da kötü olduğu yazıyordu?

Yaşlı çift birbirine bakıp gülümsedi. Kadın merakla ve şaşkınlık içindeki genç çifte şu açıklamayı yaptı:

- Sevgi ve anlayış içinde yaşadık, çalıştık, para kazandık, bu köşkü yaptık ama kader bize çocuk vermedi. Bütün sahip olduklarımızı, bazı iyi insanlara bağışlamaya karar verdik ama onları nasıl bulacağımızı bilmiyorduk ve bu ilan fikrini bulduk. Şimdi biz ve paramızın gerçekten emin ellerde olacağı için mutluyuz.

Kadın gülümseyerek devam etti:

- Sevgi, halisane iyi niyet ve nezaket asla boşuna değildir, bir gün kıymetli bir hediye olarak sahibine geri döner.

*****             

TEBESSÜM

Zenginlik

Karun’a sordular:

- Zenginliğin sırrı nedir?

Karun cevap verdi:

- Halka avuç açmamaktır.

*****

GÜNÜN SÖZÜ

Düşünmediğim zaman, yaşamadığım zamandır.

Rembrantd