Temizlik örneği, asıl iş – yardımcı iş ayrımının izafi doğasını en iyi anlatan örneklerdendir. Çünkü temizlik her tesiste vardır fakat her temizlik aynı hükmü doğurmaz. Fabrikadaki genel alan temizliği üretime ilişkin yardımcı iştir, üretim sürdüğü müddetçe sürer ve üretimin zorunlu bir unsuru değildir. Ama ana faaliyeti temizlik olan bir şirket, kendi işini (yani asıl işini) alt işverene devredemez. Bu kez aynı temizlik işi “asıl iş” sınıfındadır ve devri kural olarak mümkün değildir. Peki ya makine içi temizlik? Eğer sıradan hijyen değil de kimyasal proses kontrolü, steril validasyon, üretici lisanslı operatör gerektiren bir teknik temizlikten söz ediyorsak; o zaman asıl işin bir parçası görünümündedir ancak teknolojik uzmanlık istisnası nedeniyle alt işverene verilebilir.
Denetimde için gelen ve gerçek fotoğrafı görmek isteyen gözler ilk olarak şu üç işareti arar:
(1) Alan ayrımı: Alt işveren ekibinin çalıştığı hat, asıl işin hattından ayrılmış mı?
(2) Kimlik/kıyafet ayrımı: Kim kimin işçisi, ilk bakışta anlaşılır mı?
(3) Kayıt tutarlılığı: Görev tanımları, eğitim belgeleri, tehlike sınıfı ve İSG kayıtları sözleşme diliyle örtüşüyor mu?
Uygulamada yapılan tipik hatalardan biri de şudur: “Nasıl olsa yardımcı iş, birlikte yürütebiliriz” diye düşünülür. Sonra aynı hatta asıl işverenin beş işçisi, alt işverenin de beş işçisi yan yana dizilir. Bu görüntü, alt işverenliğin çekirdeği olan “iş alan – işçi çalıştıran” ayrımını bozar, “aynı işi birlikte yapma” durumunu doğurur ve muvazaa tartışması başlatır. Doğrusu; işin bütünüyle alt işveren ekibine verilmesi, asıl işverenin ise denetim ve koordinasyonla sınırlı rol almasıdır.
Bir diğer tehlike, rotasyon ve gezici ekip uygulamalarıdır. Aynı alt işveren personeli bugün bu fabrikada, yarın başka tesiste, ertesi gün ofis bloklarında görevlendiriliyorsa, yer – istihdam bağı kopar. Alt işverenlik kurgusu “hizmet değil işçi temini” algısı yaratır ve ilişkinin hukuki zemini zayıflar.
Somutlaştırmak için iki senaryo: Birincisinde; genel temizlik kapsamı yemekhane, sosyal alanlar, ofisler ve üretim dışı koridorlarla sınırlıdır. Alt işveren kendi ekipmanıyla çalışır, kimyasal listeleri onaylıdır, atık yönetimi prosedürü ayrıdır. Asıl işveren işçileri bu alanda temizlik faaliyeti yürütmez, yalnızca denetçi ve koordinatör bulunur. İkincisinde; “temizlik” başlığı altında makine söküm – takım hatta ürün yüzey işlemine uzanan operasyonlar tanımlanmıştır. Aynı hatta asıl ve alt işveren işçileri birlikte çalışır, görev tanımlarında ‘montaj’ ve ‘proses operatörlüğü’ gibi ifadeler geçer. İlk senaryoda yardımcı iş zemini nettir ancak ikinci senaryoda faaliyet asıl iş alanına taşmış gibi görünür. Denetim sonucunun aynı olayda neden farklı sonuçlar doğurabileceği de bu uygulama yöntemleri arasındaki farkta gizlidir.
Özetle: bir işi alt işverene devrederken ezberlerden kurtulun, işin türüne, uygulanacak tekniklere ve yer – istihdam bağına odaklanın. Doğru yapılandırma; mevzuat ile çalışma barışına uygun ve her türlü denetimi sorunsuz aşabilecek bir iş ortaklığını mümkün kılar.