Yeşilçam'ın bir döneme damga vuran isimlerinden Ahu Tuğba ABD’nin Miami şehrindeki evinde hayatını kaybetti. 69 yaşındaki hayatını kaybeden ve benim de kendisiyle bir çok röportajımın olduğu sanatçıyı kaleme almak istiyorum.
Uzun süredir Miami'de yaşayan Yeşilçam'ın ünlü isimlerinden biri olan Ahu Tuğba, hayatını kaybetti. 69 yaşındaki vefat eden ünlümüzün haberini ilk olarak yakın dostu Nuri Alço, sosyal medya hesabında şu sözlerle duyurdu: “Canım dostum Ahu'nun vefat haberini öğrendim. Kızı Anjelik ile görüştüm. Maalesef çok üzgünüm. Ahu'muzu kaybettik”
Usta isim Tuğba ölümünden önce hatırlayacaksınız Amerika’da bir trafik kazası geçirmişti. Ne olduysa zaten bu süreçten sonra oldu. Ahu Tuğba, geçtiğimiz nisan ayında trafik kazası geçirmiş, 8 saatlik operasyonun ardından 3 hafta yoğun bakımda tedavi görmüştü.
Mayıs ayında taburcu olan ve "Hâlâ şoktayım, elimi kaldıramıyorum. İlaçlar ağır geliyor. Yemek yiyemiyorum. Doktorlar geçer diyor ama moralim sıfır" diyen usta sanatçı, haziran ayında tekrar hastaneye kaldırılmıştı. Ahu Tuğba'nın kızı Anjelik zor günler geçiren annesi için dua istemişti.
Başarılı oyuncu Ahu Tuğba kazadan sonra bir türlü kendini toparlayamamıştı. Usta sanatçının bir de astım rahatsızlığı vardı. Tüm sağlık sorunlarıyla birlikte motivasyonu da bozulan Tuğba hayata daha fazla tutunamadı.
Yeşilçam’ın usta sanatçısı Tuğba’ın kızı Anjelik annesinin son gününü, hatta ölümünün hemen öncesi yaşananları şu sözlerle aktardı:
"Annem uzun süredir ileri derecede KOAH hastasıydı ve son birkaç gündür kendini iyi hissetmiyordu. Akşam konuştuk, annemi öptüm, 'seni seviyorum' dedim, uyuduk. Sabah uyandığımda uyuduğunu zannediyordum. Birkaç saat sonra baktım ki annemde çıt yok. Normalde kapı sesine uyanan biriydi. Son birkaç gün öksürüyordu. 'Anneciğim hastaneye gidelim mi?' dedim. 'Yok kızım uykum var, uyuyacağım' dedi. Uyuduk yattık. Öğlene doğru uyandım, annem ise uyuyor. Akşam üzeri oldu annemde çıt yok, gece oldu çıt yok. Daha sonra 911'i aradım. Annemin yanına bir gittim benim boncuk gözlüm buz gibi olmuş. Dünyanın en büyük acısı bir anneyi bir evladın o şekilde bulması. Rabbim düşmanımın başına vermesin. Keşke benim kalbimi çıkarsalardı da annemi o şekilde görmeseydim. Benim annem 14 yıl hayatına erkek almadı. Benim başımdan bir saniye ayrılmadı, okulumun kapılarında saatlerce bekledi. Benim için hem anne hem babaydı. İçim kanıyor, konuşamıyorum" dedi.
Gerçekten bir evlat için en zor anlardan birini yaşamış Anjelik. Hayatı boyunca unutamayacağı bir kare olacak kendisi için.
Umarım bir an önce toparlanır ve hayatına kaldığı yerden devam eder.
Ben de annesini iyi tanıyan bir gazeteci olarak çok üzüldüm. Ahu Tuğba’ya Allah’tan rahmet diliyorum mekanı nur olsun, sevenlerine ve ailesine de sabır dilerim.
Bu haftaki yazıma son verirken sevgiyle kalın.