Günlerdir asgari ücretin ne kadar olacağı konuşuluyor. Toplantı üstüne toplantı yapılıyor, şu gün açıklanacak bugün karar verilecek deniliyor ama bir türlü rakam belirlenemiyordu.

Aslında asgari ücret için bu kadar toplantı yapmaya, bu kadar uğraşmaya hiç gerek yoktu!

Biliyorsunuz her yıl Kasım ayında yeniden değerleme oranı açıklanıyor. Yani bir sonraki yılda vergi, harç, ceza ve kamunun vatandaşa hizmet için uygulayacağı tüm zamlar yeniden değerlene oranına göre artırılıyor.

2022’de yeniden değerleme oranı 122,93 olarak açıklandı. Yani yılbaşından itibaren harç, vergi, trafik cezası veya aklınıza ne gelirse kamu hizmetlerine yüzde 122,93 oranında zam yapılacak.

Daha açık ve net ifade ile 2022’de 100 TL olan herhangi bir vergi 1 Ocak 2023 itibariyle 222,93 TL’ye çıkacak.

Kasım ayında tüketici enflasyonunu TÜİK yıllık yüzde 84,53 olarak açıkladı ama yeniden değerleme oranı yüzde 122,93…

Bu şu demektir; vergi ve harçlara yüzde 122,93 oranında zam yapılacak ama memur ve emekli maaşlarına en fazla yüzde 84,53 oranında yani üçte ikisi kadar artırılacak. Tabii ki memur ve emeklilere Temmuz’da yapılan zam da mahsup edildikten sonra…

Artık ne çıkarsa bahtlarına…

Her şeye madem yeniden değerleme oranında zam yapılıyor… Asgari ücret için günlerdir toplantı yapmaya hiç gerek yoktu! Zam oranı belli zaten. Yeniden değerleme oranında asgari ücret de artırılsaydı, sorun çözülürdü.

2022 yılının ilk devresinde asgari ücret net 4 bin 253 TL olarak açıklanmıştı. Yeniden değerleme oranında yani yüzde 122,93 zam yapılırsa 5.228 TL artışla 9.481 TL olur ki, hiçbir çalışan buna itiraz etmez. Sendikaların istediği rakam bile daha düşük. Kimse bu rakamı telaffuz bile edemedi.

Devlet alırken yüzde 122,93 artırırsa, verirken de en fazla yüzde 84,53 artırırsa halk daha da fakirleşir…

Vergi ve harçları artırmak için belirlenen oran, memur, işçi, emekli maaşları için de emsal kabul edilirse en azından dar gelirlilerin fakirleşmesi biraz olsun önlenebilir.

Garip bir durum yaşanıyor maalesef ülkemizde…

Enflasyon düşükse, niçin vergiler bu kadar yüksek oranda artırılıyor?

Enflasyon, vergilerin artırıldığı oran kadar yüksekse niçin bu kadar düşük açıklanıyor, memur ve emekli maaşları da niçin bu düşük enflasyona göre belirleniyor?

Hayat pahalılığından dert yanıyoruz ya…

Vergi ve harçlar, kamu hizmetlerinin fiyatı artınca enflasyon yükselmiyor da…

Marketler fiyat artırınca mı enflasyon yükseliyor?

Enflasyonu üç harfli marketler mi belirliyor! Buna mı inanalım!

*****

Bir dilim kek

Küçük bir çocuk, büyükannesine hayatında her şeyin nasıl da kötü gittiğini anlatıyordu. Okulu, ailesi, arkadaşları… Hiçbir şey yolunda görünmüyordu.

Büyükanne çok akıllı bir hanımdı ve bir kekin torununun sorunlarını çözebileceğini düşündü.

Kek için karışımı hazırlarken, torununa şimdi biraz atıştırmak isteyip istemediğini sordu.

“Evet, kesinlikle” dedi küçük çocuk, açlığını fark ederek...

“Biraz sıvı yağ ister misin?” diye sordu büyükanne.

“Yağ mı? İhh!” diye tiksindi çocuk.

“Peki, birkaç çiğ yumurtaya ne dersin?” dedi büyükanne, bir kahverengi yumurtayı göstererek...

“Berbat büyükanne” diye cevap verdi çocuk…

Ne oluyordu böyle?

Büyükanne yine sordu:

- Peki öyleyse biraz un alır mısın? Ya da biraz mayaya ne dersin?

Çocuk yüzünü ekşitti:

- Ama büyükanne, tüm bunlar çok tiksindirici! Mide bulandırıcı!

Büyükanne o bilgece duruşuyla gülümsedi ve küçük torununa anlatmaya başladı:

- Evet, bütün bunlar kendi kendilerine çok kötü görünüyorlar ama hepsi doğru bir şekilde bir araya konursa işte o zaman lezzetli bir kek olacaklar.

*****

TEBESSÜM

Sadaka

Camiden çıkmakta olan Nasreddin Hoca’ya bir dilenci yaklaşır:

- Hocam Allah rızası için az biraz sadaka verir misin?

- Az vermek şanımdan değildir.

- O halde çok verin Hocam!

- O da senin şanından değildir gafil!

*****

GÜNÜN SÖZÜ

Doğru kapı, yanlış anahtarla açılamaz.

Mevlana