Eğer Yunus emre "Dağdan kestiler hezenim / Bozuldu türlü düzenim  / Ben bir usanmaz ozanım / Derdim var inilerim," diyorsa, biliniz ki 75 yıldır şiir söyleyen Feyzi Halıcı da Yunus'ca, Mevlana'ca bu memleketin uslanmaz bir ozanıdır, Aşktan yana, sevdadan yana, sevgiden yana uslanmaz bir ozan. Manevi âlemdeki aşk ummanındaki yerinin dışında, o bütünüyle memleketinin aşığıdır. Memleketi içinde de doğal olarak vücut bulduğu Konya'nın ayrıcalıklı bir yeri olacaktır. 
Konya'nın her şeyini sever, her şeyine âşık, Selçukya'nın her şeyine güzellemeler yakar... Her karış toprağını, rengini, tadını, zenginliğini elbette maddede, manada... 

Feyzi Halıcı'nın sesi Bingöl'den de duyulur. Bingöl yaylalarını, Bingöl baharını, yaşayan renklerini, çiçeklerini, dize dize şiir diliyle çizer: 

Mutluluk yakanda değil,
Dağlarda bir avuç kardır.
Nerde renkli kalemlerim?
Şimdi Bingöl'de bahardır...

Yar, pul pul durdu içime,
Cemre düşürdü içime,
Kimseler farkında değil,
Şimdi Bingöl'de bahardır.  ...."

Feyzi Halıcı'nın adı elbette Şeb-i Arus törenleri ile geleneksel Âşıklar Bayramı ile özdeşleşmiştir. Ama bilir misiniz ki, Konya'yı marka şehir yapan onlarca etkinliğin altında gerek şahsı olarak gerek kurucusu olduğu Konya Turizm Derneği, Vakfı olarak Feyzi Halıcı'nın yüreğinin mührü vardır. İşte bir kaçı: 

  - Konya satranç oyunları müsabakaları...
  - Gül sempozyumu ve gül yarışmaları...
  - Geleneksel yemek kongreleri...
  - Uluslararası yemek kongreleri...
  - Türkiye güvercin güzellik yarışmaları...
  - Geleneksel atlı cirit oyunları...
  - Geleneksel rahvan at yarışları...
  - Geleneksel Türkiye âşıklar bayramı...
  - Uluslararası folklor ve halk edebiyatı kongreleri...
  - Konya konulu uluslararası fotoğraf yarışmaları...
  - Her yıl için "Kültür, Sanat, Turizm Ödülleri"...
  - Fikir, sanat, kültür üstüne; Mevlâna ve Mevlevî ayinleri üstüne yüzü aşkın kitap, takvim yayını.

Sözünü ettiğim gibi, bunlar yalnız bir kısmı...

Feyzi Halıcı'nın 670. sayıya ulaşan Çağrı dergisi, 1957 yılında Konya'dan bütün Anadolu'ya bir kültür ve sanat güneşi gibi doğdu. Adını "Türkçe'nin Büyük Şairi", Konyalı "Fazıl Hüsnü Dağlarca" koymuştu... Dağlarca, Çağrı'nın isim babasıydı. 58 yıl, 670 sayı ve 21.500 sayfa. 

ÇAĞRI Türk edebiyatının en uzun yaşayan edebiyat dergilerinden biri. İstanbul'da Yaşar Nabi Nayır'ın çıkardığı "Varlık" bugün 81 yaşında; Feyzi Halıcı'nın Konya'da yayınlandığı Çağrı ellisekiz yaşında... İstanbul'un edebiyata sanata sunduğu imkanlarla elli sekiz yıl önceki Konya'nın imkanlarını bir düşünün. 

Hasılı Yahya Kemal için İstanbul neyse; Feyzi Halıcı için de Konya odur, diyenler doğru söylerler. Konya Fikir, Sanat, Kültür Tarihi süreci içinde Feyzi Halıcı'nın abidesi ve onurlu konumu vardır.

Konyalı gazetecilerden Seyit Küçükbezirci , "Bir insan Konya'yı ancak Feyzi Halıcı kadar sevebilir" diyor.

- Feyzi Halıcı Selçuklu Konya'sının, O'nun tanımı ile "Selçukya"nın; Osmanlı Konya'sının, Cumhuriyet Konya'sının edebiyatta, kültürde mütemmim bir cüzü... Konya'nın olmazsa olmazı... Sözün kısası Feyzi Halıcı'sız Konya eksik olur...

Bunların hepsi doğru. Ama, Feyzi Halıcı'yı yalnız Konya ile sınırlamak haksızlık olur. Allah uzun ömür versin, hayatı boyunca ülkemizin milli, manevi, tarihi kültürel, sanatsal ve turistik değerlerinin yurt içi ve yurt dışında tanıtımını yapmaya, yaptırmaya çalıştı. Yurt içinde, yurt dışında yapılan çeşitli tanıtım etkinliklerine katıldı, düzenlenmesine katkı verdi.  Hiç şüphe yok ki rahmetli Feyzi Halıcı, Türkiye'nin fahri kültür bakanıydı.