Bu atasözünün doğruluğunu 6 yaşında olan ancak yaşından da çelimsiz görünen minik Yamaç ile tanışınca anladım.
Geçtiğimiz günlerde Ören'e gelen asker arkadaşım Eralp ile kızları Sezen ve Nisan'ı Alatepe'yi gezdirmeye götürdüm. Üzerinden yamaç paraşütü ile atlandığı için "Paraşüt Tepe" de denilen Alatepe'den Ören'i kuşbakışı seyretmeye gitmiştik. Seyrimizi yaparken bir süre sonra Ör-Dost pilotları yamaç paraşütü ile atlamak üzere bulunduğumuz mevkiye geldiler. Alatepe'de her zaman yamaç paraşütü atlayışına denk gelmek mümkün değil. Bu defa öyle olduğu için şanslıydık. Bize görsel bir şov izleme şansı çıktı. Amatör de olsa yamaç paraşütü ile pilotlu olarak daha önce Babadağ'dan atlamıştım. Ama hazırlıkları izlemek bir başka zevk oldu.
Gelelim yazımın ana konusu Yamaç'a. Yamaç'ın babası Ayhan bey, Ör-Dost'da profesyonel yamaç paraşütü pilotu.
Yamaç'ı görür görmez sohbete başladım. Dünya tatlısı Yamaç ile saatlerce sohbet etsem bıkmazdım. Her soruya son derece düzgünce ve mantıklı cevaplar verdi. Sonunda laf olsun diye, "Sen de atlayacak mısın?" dedim. "Evet" deyince, içimden, "Mantıklı da olsa her çocuğun bir hayal dünyası oluyor" diye geçirdim. Ancak sohbetin ilerleyen bölümlerinde sorduğum sorulara verdiği cevaplardan gerçekten atlayacağını anlayınca ufak bir şok yaşadım ve o andan itibaren tüm ilgi alanım Yamaç oldu. Hatta sonrasında video ve fotoğraflarını çektim.
Ayhan bey, profesyonel yamaç paraşütçüsü olması ve işini sevmesi nedeniyle sanırım oğluna "Yamaç" adını vermiş. Yamaç'a "Kaç kez atladın?" diye sorduğumda, "100 kez" dedi. Sanırım o da doğrudur, değilse de yakındır. Ama babasıyla atlayışı öncesi yaptığı hazırlıklarda ne kadar bilinçli bir şekilde davrandığını görünce, "Ağaç yaşken eğilirmiş" demekten kendimi alamadım.
Yamaç da babası gibi bu işten zevk aldığı için okul saatinde paraşüt tepedeydi. Her güzelin bir kusuru olur ya, sanırım Yamaç'ınki de buydu: Okula gitmek yerine atlayış yapmayı istemek.
Sonunda Yamaç, babası ile koşarak, Ören üzerinde uçmaya başlayınca, bizlere de onları hayranlıkla izlemek düştü.
Bu arada yamaç paraşütü pistlerinde yapılan esprilere de şahit olduk. Tandemli yani profesyonel pilotla uçacak amatör bir hanımefendi, pilotuna, "Bu kaçıncı uçuşunuz?" diye sordu. Pilotun "Dördüncü" cevabı ile ufak bir şaşkınlık yaşadı. Kendisi bile o kadar uçmuş olabilecek hanımefendi, belki de, "Ne yani pilotum sadece benim kadar uçmuş biri mi?" diye içinden geçirmiştir. Ardından Ör-Dost görevlilerin attığı kahkaha ile işin şaka olduğunu anladı ve içi rahatladı. Benzer espriler sürekli yapılıyormuş. Bunlardan birisi de pilotun aynı soruya verdiği "İlk kez" cevabı imiş. Şok yaşayan amatöre hemen ardından, "Ama sizinle" diyerek, durumu kurtarıyorlarmış.
Yamaç umarım okul yaşantısında da yamaç paraşütü kadar başarılı olur. Olmaması için hiç bir neden yok. Çünkü bu yönde tüm donanıma sahip.
