Tuva’nın başkenti Kızıl, Asya’nın orta noktası

Bazı bilim insanları tarafından yapılan hesaplamalar neticesi Asya kıtasının doğu-batı uzantısında tam orta noktasının Tuva Cumhuriyetindeki Kızıl şehri olduğu belirtilir. Kızıl merkezde Yenisey Irmağı kıyısında bulunan Asya’nın Merkezi Anıtı, turistlerin ilgi alanıdır.

Çevre yerler  ve Sibirya

Tuva Özerk Türk Cumhuriyetinin kuzeyinde, Tomsk, Abakan, Krasnoyarsk şehirleri çevresinde ve bu bölgenin batısındaki Tobol nehrinin kenarına kurulu Tümen, Tobolsk, Tara, Barabinsk kentleri çevresinde, ayrıca bu iki bölgenin arasındaki Baraba bozkırlarında Baraba Türkleri yaşarlar. Kemerova ilinde ise Şor Türkleri yaşamaktadır. Krasnoyarsk bölgesi içinde önceden çok nüfusa sahipken günümüzde çok az kalmış Tuva Türkleri de yaşar. Fakat Rusların baskısı sonucu Tuva Cumhuriyetine göç etmek zorunda kalmışlardır. Krasnoyarsk içindeki Tanzıbey taraflarının Tuvaların toprağı olduğu Tuva halkı tarafından hâlâ bilinmektedir.

Tuva tarihi,  Tuva Milli Müzesi- Kızıl şehri

16.yy. Sibirya toplumları: Çin kaynaklarına göre Tuvalar Kırgızlar’ın doğusunda, “Küçük Deniz”in (Muhtemelen Baykal Gölü) güneyinde ve Uygurların kuzeyinde bulunmaktadır. Bugün de Tuvalar buralarda oturmaktadırlar ve buraya da Tannu-Tuva denilmektedir. 1207 yılında Tuva, Cengiz Han devrinde Moğol Devletinin işgaline girmiştir. Moğolların Gizli Tarihi adlı tarihi esere göre Tuba, Tubas şeklinde kuzeybatıda, Hanghaslar ile birlikte söylenmiş bir Türk halkıdır. Cengiz Han’ın oğlu Coçi, Oyrat, Buryat, Barhun, Ursut, Habhanas, Hakas ve Tuba’ları Moğollara bağlamıştır. Moğolların egemenliği devrinde Tuva Türkleri, Türklüklerini sıkı bir şekilde muhafaza etmişlerdir. Moğol ırki ile her anlamda bir kaynaşmayı reddetmişler, hatta işgaller sırasında ormanlarda asırlarca saklanabilmişlerdir. Bazı kaynaklarda bu sebepten orman halkı manasında Uranhay adlandırılması yakıştırılmıştır. Ardından Oyrotların ve Çungarya’nın egemenliğine dahil edilmiştir. Daha sonra ise, Çin’in Mançu idaresine girmiştir.

Tuva Cumhuriyeti

1860 yılındaki Rus-Çin antlaşması gereğince Rus tüccar ve göçmenlerine o günkü adı ile Uranhay-Uygurların ülkesinde yerleşme müsaadesi verilmişti. Tuva’ya Rus istilası başlamıştır. Aynı zamanda Çin işgali de söz konusudur. 1883 yılındaki Tuva ayaklanmasında Çin yönetimi çok sayıda Tuva Türk’ünü öldürmüştür. Tuva Türklerine karşı tam bir soykırım yapılmıştır. Soykırımdan kaçan bazı Tuva Türkleri Altay ve Hakasya’daki başka Türk topluluklarına sığınmıştır. Vatansever Tuva halkı ise 1911 yılında Çin’deki karışıklıkların olmasından da imkanını bulup bağımsızlığını ilan etmiştir. Fakat bu bağımsızlık uzun sürmedi. 3 yıl sonra Rusya’nın denetimine dahil edildi. Yani 1914’te Ruslar tarafından işgal olunmuştur. 1912-1918 yılları arası Tuva’ya gelen Rus nüfusu % 300 artmıştır. Rusya’daki 1917 Bolşevik Devrimindeki otorite boşluğunda Tuva’da Bolşevikler (komünistler), Beyaz Ordu (Rus Çarı taraftarı Ruslar), Çinliler, Moğollar ele geçirme mücadelesine girişmişlerdir. Özellikle Kızıl (Çarlığa karşı Rus komünistler) ve Beyaz (Rus çar taraftarları) Rusların çatışmasında binlerce Tuva Türk’ü öldürülmüştür. Tuva Türklerinin gıda malzemelerine ve hayvanlarına el koymuşlardır. 18 Temmuz 1918 tarihinde toplanan Bütün Tuva Kurultayı (Huralı) Tuva’nın bağımsızlığını ilan etmiş, 1921’de Cumhuriyet olarak bağımsızlığını tekrar kazanmıştır. 13-16 Ağustos 1921 tarihinde Tuvanın bütün bölgelerinin önderlerinin katılımı ile Oyun (Tandı) ilçesinin, Sug-Bajı (Subaşı) adlı köyünde milli bir toplantı gerçekleştirilmiştir. Bu toplantıdaki üyelerden Buyan Badırgı ise “Bundan sonraki toplantıları Tuvalar kendi aralarında yapmalıdır. biz kendi meselelerimizi, geleneklerimizi Ruslardan daha iyi biliyoruz” diye görüş bildirmiştir. 1925 Kasım ayında Moğolistan, Tuva’nın bağımsızlığını tanımış ve diplomatik ilişkiler başlamıştır. Tannu Tuva Halk Cumhuriyeti kurulmuştur. 1926’da adı Tuva Halk Cumhuriyeti’ne dönüşmüştür. Tannu Tuva Cumhuriyetinin siyasi hayatında Rus ve Moğol etkisi arasında kaldığı görülmektedir.

Devamı yarın…