Eski Cide Evleri

Cide’nin merkezinde yürüyüşe çıktığınızda, geçmişin mimari dokusunu görmek isterseniz, Kasaba Mahallesi’ne uğrayın. Koruma kapsamına alınan, ÇEKÜL Vakfı’nca restorasyonu planlanan 38 ahşap, cumbalı evin önemli bölümü burada. Atatürk Caddesi’nden geçerken, dikkatinizi iki katlı, ahşap, yeni bir yapı çekecek. Bu bina, 1993’te aramızdan ayrılan Cideli yazar Rıfat Ilgaz’ın doğduğu ev. Tam altı yıllık mücadelenin sonucunda, Kültür Bakanlığı’nca satın alınan bu ev, Cide Belediyesi’nce aslına uygun olarak yeniden yaptırıldı. Rıfat Ilgaz Evi, yazarın özel eşyaları, fotoğrafları, kitaplarının sergilendiği müzeye dönüştürüldü. Geçen yıl açılışı yapılan kültür evinde, bir de kitaplık yapıldı. Rıfat Ilgaz Kitaplığı, 12 Temmuz’da festival kapsamında düzenlenen törenle açılmıştır.

Kınalı tahta kaşık ve Sarı yazmalar

Cide’nin ünlü sarı yazmalarını, köylerinde elde yapılan tahta kaşık ve kepçelerini, çarşıdaki mağazalarda ve hediyelik eşya satıcılarında bulabilirsiniz. Sarı yazmanın desenlerinde bölgenin çiçekleri, bitkileri sembolize ediliyor. Yazmalar geçmişte sadece başörtüsü olarak kullanılırmış. Günümüzde, çarşıdaki mağazalarda sarı yazmadan pantolon, bluz, çanta, masa örtüsü dahil, sayısız ürün yapılıp sunuluyor. Eğer esnafla sohbet ederseniz, sarı yazmaların nerede üretildiğini sorarsanız, size şaşırtıcı bir cevap verebilirler. Desenleri tahta kalıplara kazınan, kumaşa elle basılan Cide’nin ünlü yazmaları, (bir iddiaya göre); bir süredir Tokat’ın Yazmacılar Çarşısı’nda üretiliyor. Cide’de bu işi yapan kalmamış artık…

Yok olması yakın bir başka Cide zenginliği de, Acı bal’dır. Dağlardan çok küçük miktarda elde edilen ve şifalı kabul edilen bu balın, neredeyse tamamı toptan şehir dışına satılıyor. Altın değerindeki acıbalı, Cide çarşısındaki bakkallarda, marketlerde aramayın boşuna. Sadece av malzemeleri satan bir dükkanda ve bir terzide bulunuyor, nedense…

Benim de üyesi olduğum, Dünya Doğayı Koruma Vakfı’nın (WWF), Avrupa’daki en güzel doğal ormanlardan biri ilan ettiği “Küre Dağları Milli Parkı”, doğa severler için başlı başına bir cennet. Yüzlerce yıllık ağaçların, uçsuz bucaksız kanyonların, vadilerin arasında geyik, karaca, vaşak, yeşil ok yılanı, kızıl tilki, su samuru gibi soyu tehlike altındaki hayvanlar yaşıyor. Parktaki 675 bitki türünden, 109’u endemik. 129 kuş türünden 46’sının soyu tehdit altında.

Eğer ormanlar sizin ilginizi çekmiyorsa, sadece denizle ilgileniyorsanız, Cide merkezindeki 11 kilometrelik kumsaldan faydalanabilirsiniz. Eğer el değmemiş koy arıyorsanız, otomobilinize atlayıp, Bartın’a doğru yola çıkın. 13 kilometre sonra karşınıza, yemyeşil dağların ortasında, hilal şeklindeki Gideros Koyu çıkacak. Homeros, İlyada’da bahsettiği Heneti adlı kavmin bu koy çevresinde yaşadığını söylüyor. Çevredeki Erken Bizans Döneminden kilise ve yapı kalıntılarını bugün de görmek mümkün. Karadeniz’in fırtınalarına kapalı hilal şeklindeki koyun denizi kumludur. Cide’den İnebolu yönünde 10 kilometre uzaklıkta gerçek anlamda el değmemiş bir koy bulunuyor: Çoşnaraltı. Otomobilinizi karayolu yakınında bırakıp, patikadan yürüyerek ulaşmanız gerekiyor. Sahili kum. Çevredeki kaya yapısı büyüleyici. Bu nedenle Çoşnaraltı, fotoğrafçıların gözdesi. Aydos, Denizkonak, Uğurlu, Çayyaka, Akbayır, İlyasbey sahilleri de Cide’de denize girmeye uygun diğer bölgeler sizi bekliyor.. Sarı Yazma Festivaline gelipte, Karadeniz kıyısından Küre Dağları’na ve Kestane Dağı’na uzanan bu eşsiz ormanlık coğrafyada yer alan, Cide köylerini de görmelisiniz…

Dünyanın 99 haline tanıklık eden ve Anadolu coğrafyasını arşınlayan “Modern Seyyah,  Yoleri Gezgin Derviş”in; Cide izlenimlerinden oluşan bu gezi dosyası, Cide’yi merakla keşfetmek isteyenlere reçete özelliğindedir…

Cide’de, Anadolu insanının konukseverliğine tanık olup, yaşıyacaksınız… Bu devirde, inanılmaz bencil kirliliklerin yaşandığı ortamlarda, bu denli güzel ve temiz kalpli insanların olmasına şaşıp kalacaksınız… Konuklarını el üstünde ağırlayan bu dost canlara teşekkürler… Kınalı tahta kaşık ve al yazmalı Cide güzellerin elinden tandır kebabı ve organik yiyecek yemenin, dayanılmaz hafifliğini yaşamanın farkını göreceksiniz. Cide’ye yeniden gelmeniz için, pek çok neden vardır…          

Devamı yarın…