"Bülbülü altın kafese koymuşlar, 'ah vatanım' demiş." Bu duygu,  insanlığın ortak duygusu. Türkiye'de de böyle, Yunanistan'a gidenlerde de böyle. Şu gerçeği de unutmamak gerekir: Türkiye'de çok fazla bilinmeyen, konuşulmayan mübadele olayı, Yunanistan için bir dönüm noktası olarak toplumun benliğine sinmiş. Türkiye'de mübadele konusunu işleyen edebi eserler azken, Yunanistan'da "30 kuşağı" edebiyatçıları, bu konuyu işlemişler.  Yunanistan'a alışayım derken "pis göçmenler, Türk dölüsünüz siz" diyerek orada da kabul görmeyen insanların acılarını, çilelerini "rembet" ya da "rembetiko"  denilen müzik türü anlatmış.

Türkiye'de de yazılmış, uzun ve titiz araştırma sonucu belgesel nitelikli, bir mübadele romanı var. Elveda Kapadokya... Gazeteci Nurten Ertul'un  bu kitabının ikinci adı: "Burada Türkofonlar Yaşamıyor..."  Türkofon nedir diyenler olabilir: Türkofon, Türkçeden başka dil konuşamayan kişi. Bunun örneği Karaman Rumları... Mübadele ile Türkiye'den gönderilen bu insanlar Rumca bilmiyorlardı. 

Nurten Ertul "Elveda Kapadokya"nın  serüvenini şöyle özetliyor: "Feodal yapı ile modern hayatın getirdiği bireysel ilişkiler arasında sıkışıp kalan günümüz insanının kimlik arayışına farklı bir bakış getiriyor. Bireysellikle birlikte oluşan yabancılaşma karşısında roman kahramanı Jale Karaman, köklerinin peşine düşüyor. Aradıklarını bulabileceği Sırlı Oda ancak Jale'yi ruhsal olgunluğa ulaştıktan sonra içine alabiliyor. Ardından, Sırlı Oda'nın kapıları, Anadolu'nun kadim kimliklerinden, Türkofonlar olarak da bilinen Karamanlıların trajik hayatlarına açılıyor. Burada Kapadokya'nın sessiz kahramanları; Karamanlılar ile Anadolu'dan Yunanistan'a ve İstanbul'a uzanan hüzünlü bir yolculuk başlıyor. "

Nurten Ertul, Niğde doğumlu. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Mezunu. Çeşitli gazete, dergi ve kurumsal yayınların muhabirlik, editörlük ve genel yayın yönetmenliği yaptı. Kimlik, Beyaz Zambak ve Miras adlı Belgesel Araştırma Tekniklerine göre hazırladığı üç romanı bulunmakta. 

Elveda Kapadokya'da romanın kahramanları ile kurgusu yazarının hayal ürünü. Onların gerçek hayatla ilgileri yok. Ancak, tarihe mal olan konular ve kişilerin gerçek olduğunu söylemeliyim.  

Birinci Dünya Savaşı'nın ardından yaşanan Kurtuluş Savaşı sonrasında, Lozan'da imzalanan anlaşma gereği Yunanistan'da ve Türkiye'de hayatlarını sürdüren milyonlarca insan, topraklarından ayrılmak zorunda kalmıştır. Bu roman, Yunanistan'a Türkiye'den mübadil olarak gönderilen Nevşehir'in Suvermez Köyü'nden Ioannes Spiropulos ile Kapadokya'nın mübadil köylerinde yaşayan Türkiye halkının, anılarından yola çıkılarak kurgulanıp yazılmış. 

Elveda Kapadokya'nın geçtiği döneme ilişkin bazı sosyal, toplumsal ve tarihi zaman ve zemini iyi bilmek gerekir. Nurten Ertul kitabın teşekkür yazısında gerekli açıklamaya yapıyor: 

"İki binlerin Türkiye'sinde bilinmeyen, Yunanistan'da bilinen hatta unutturulmayan, ana dilleri Türkçe, yaşadıkları coğrafyadan dolayı Karamanlılar diye tabir edilen Kapadokyalı Hıristiyanlar üzerine hazırladığım bu romanda, emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. O günden bugüne köprünün altından çok sular aktı ve Türkiye'de de artık ana dili Türkçe olan Karamanlılarla ilgili çok sayıda bilimsel çalışma yapıldı, onlarca akademisyen yüzlerce bilimsel makale yayınladı. Türkiye'de, 1923'lerden 2000'lerin başlarına değin unutulan Karamanlı kimliğini yeniden hatırlayabilmek için ciddi bellek çalışması yapılırken, Yunanistan'da bu sürede Karamanlıların, korkulan bir kimlik olamayacağı anlaşıldı. 
Lozan Anlaşması'na göre Türkiye ve Yunanistan arasında gerçekleştirilen 1923 nüfus mübadelesine tabi tutulan Karamanlılar, her iki ülkenin fanatiklerine malzeme olmamak adına hep suskun kalmayı tercih eden bir kimlik oldu. Kimilerine göre Anadolulu Hıristiyanlar, kimilerine göre ana dilleri Türkçe, Hıristiyan Türkler veya Türkofonlar, kimilerine göre Helen kökenli Türkleşmiş Anadolu merkezli kadim milletler topluluğu ..."

Nurten Ertul, Karamanlılara, her kim ne tür etiketi uygun görürse görsün, etki altında kalmadan, sadece insan merkezli konuya yaklaşmaya çalışmış. Karamanlıların, hüzün ve yalnızlık dolu tarihlerini romanlaştırma sürecinde objektif kalmış. 
Elveda Kapadokya, Ulak Yayıncılık'ın kuruluşu oyan Doğu Kitabevi'nin yayını olarak piyasaya çıktı. İletişim: 0212 5272926