Her Dünya Kupası sürprizlere gebedir. Bir bakmışsınız favoriler olmadık yenilgiler alıp, ilk 16’yı bile göremeden turnuvaya veda eder, bir bakmışınız kupayı hiç olmayacak bir takım kaldırır, bir bakmışsınız turnuvanın en erken, en güzel golü hiç beklenmedik bir takımın hiç beklenmedik bir futbolcusu tarafından atılmıştır.
Katar’da düzenlenen 22. FIFA Dünya Kupası da sürprizlerin turnuvası olarak akıllara yer edeceğini daha açılış haftasındaki karşılaşmaları ile gösterdi.
Turnuvanın ilk sürprizi Messili, Di Maria’lı, Dybala’lı Arjantin’in kupada çok da iddiası olmayan ve dünya sıralamasında 53’üncü sırada olan Suudi Arabistan’a 2-1 yenilmesi oldu. Hani öyle ki Suudi Arabistanlılar kendiler bile inanamadı bu sonuca, ülkede resmi tatil ilan edildi, veliaht prens futbolculara tanesi 400 bin dolar olan Rolce Royce araba hediye etti.
23 Kasım’da oynanan bir diğer karşılaşma olan Almanya-Japonya maçı da benzer bir sürprize sahne oldu. “Futbolu İngilizler oynar Almanlar kazanır” sözünün öznesi Almanya, bir futbol ülkesinden beklenmeyecek bir sonuçla ayrıldı sahadan. Samuraylar Almanya’yı 2-1 mağlup ederek yolladı. Bu arada Almanya’nın tek golünü de Türk asıllı futbolcusu İlkay Gündoğan’ın atması ironikti.
Bir başka sürpriz de bir Avrupa ülkesini deyim yerindeyse tam anlamıyla “Karıştırdı.”
27 Kasım Pazar günü oynanan Belçika -Fas karşılaşmasında skorboardda yazan sonucu ne televizyon başındakiler ne de karşılaşmayı tribünde izleyenler beklemiyordu. Fas 24 yıl sonra turnuvada ilk galibiyetini City’nin yıldızı De Bruyne’un önderliğindeki Belçika karşısında aldı. Karşılaşma öncesi favori tabi ki Fas değildi ama skorboardda Fas 2 Belçika 0 yazıyordu.
Karşılaşma sonrası Faslı futbolcular sahada şükür secdesi yaparken Belçika’da sokaklar çoktan karışmıştı. Dünyanın her yerindeki Faslılar da sokaklarda zafer şarkıları söylüyordu.
22. Dünya Kupası’nın sürprizleri şimdilik bu kadar, ama finalin oynanacağı 18 Aralık tarihinde kadar daha pek çok beklenmedik sonucun alınacağı şimdiden belli oldu.
Biz de hazır sürprizler demişken Dünya Kupası tarihinin sürprizlerine bakalım dedik.
ABD'nin İngiltere'yi 1950 yılında 1-0 yenmesi
Futbolun anavatanı İngiltere 1950 yılında Brezilya'ya Dünya Kupası için geldiğinde turnuvanın favorileri arasında gösteriliyordu.
Karşılaşma öncesinde amatör ve yarı profesyonel ABD'yi ezip geçeceği düşünülüyordu.
Ancak öyle olmadı, Haiti doğumlu, muhasebe öğrencisi ve aynı zamanda Brooklyn'de bir restoranda komi olarak çalışan Joe Gaetjens, tarihin en imkansız zaferlerinden birine imza atacak golü kaleye gönderdi.
İngiltere’nin kadrosu dönemin yıldızlarından oluşuyordu Billy Wright, Stan Mortensen ve Tom Finney gibi isimleri barındıran İngiltere turu geçemedi ve güneş batmayan ülkelerine bu utançla döndü.
İtalya'nın 1966'da Kuzey Kore'ye 1-0 yenilmesi
İtalya, İngiltere’de düzenlenen 1966 Dünya Kupası'nın favorileri arasındaydı ancak onlar da büyük bir sürprizle karşılaştı. Gökmavililer Kuzey Kore'yi kolayca yenerek çeyrek finale çıkmayı bekliyordu. Ancak Pak Doo-ik'in golü, onların yerine Kuzey Kore'ye tur atlattı. İtalya da İngiltere’nin şampiyon olduğu turnuvaya erkenden veda etti.
Doğu Almanya'nın 1974'te Batı Almanya'yı 1-0 mağlup etmesi
1974 Dünya kupasında Berlin Duvarı‘nın yıkılmasına daha uzun yıllar vardı. Almanya bu duvar ile Doğu ve Batı Almanya olarak ikiye bölünmüştü. Batı Almanya ev sahibi olduğu ve favori gösterildiği turnuvada “Kardeşini” kolayca yeneceğini ve yoluna öyle devam edeceğini düşünüyordu.
Kaptan Franz Beckenbauer'li, Alman futbolunun en iyi golcüleri arasında gösterilen Gerd Muller'li Batı Almanya, Doğu Almanya'ya karşı da favori olarak gösteriliyordu.
Ancak Jurgen Sparwasser'in golüyle Doğu Almanya inanılmaz bir zafere imza attı.
Bu mağlubiyet Batı Almanya’yı yolundan etmedi, şampiyonluk yine Batı’da kaldı ama tüm dünya için şok edici bir yenilgiydi, bu nedenle de tarihte yerini aldı.
İskoçya'nın Hollanda'yı 1978'de 3-2 yenmesi
Arjantin’in ev sahipliğinde düzenlenen 1978 Dünya Kupası’nda Hollanda İskoçya karşısında beklenmedik bir mağlubiyet aldı.
Archie Gemmill, Dünya Kupası'nda tüm zamanların en iyi gollerinden birine imza attı. Bu gol, İskoçya'nın Hollanda'ya karşı galibiyetinde önemli bir rol oynadı.
İskoçya'nın 2-1 ileride götürdüğü maçta Gemmill'in üç Hollandalı savunma oyuncusunu geçerek attığı gol maçın kaderini değiştirdi.
Hollanda finale kadar çıkacak kadar güçlü bir takımdı ve final yolculuğuna bu mağlubiyet engel olmadı.
Portakallar finalde uzatma dakikalarında ev sahibi Arjantin’e yenilerek dünya 2’ncisi oldu.
İspanya'nın 1982'de Kuzey İrlanda'ya 1-0 yenilmesi
1982 Dünya Kupası’nın sahibi İspanyollardı ve gruptan çıkmak için bir zafere ihtiyaçları vardı. Ancak Gerry Armstrong'un ikinci yarının başında attığı gol, Kuzey İrlanda'nın en büyük zaferlerinden birini garantiledi. Daha da dikkat çekici olan taraf, İskoçya’nın ikinci yarının çoğunu 10 kişi oynamış olmasıydı.
Bu sonuç imkansızın başarılması olarak anlatıldı durdu ve Gerry Armstrong'un hayatını değiştirdi ve herkesin tanıdığı bir futbolcu haline geldi.
1982 kupası sadece bu maçla hatırlanmıyor elbette.
Zico, Sokrates, Eder, Toninho, Falcao ve daha nicesinin top koşturduğu Brezilya’nın performansı ile de hatırlanıyor. Sadece 1982’nin değil belki de tüm 80’lerin en iyi takımı olarak adlandırılan bu kadro şampiyon olamadığı gibi herhangi bir derece de elde edemedi. Paolo Rossi ve Enzo Bearzot’un şampiyonluğa taşıyacağı İtalyanlar, kupa tarihinin en sansasyonel maçlarından birinde rakibini 3 kez öne geçtiği maçta 3-2 mağlup ederek uğurladı.
Arjantin'in 1990'da Kamerun'a 1-0 yenilmesi
Arjantin, son şampiyon olarak katıldığı 1990 Dünya Kupası’nda açılış maçını da yapan takımdı ama kimse son şampiyonun Kamerun’a yenilerek sahadan ayrılmasını beklemiyordu.
Kamerunlu Omam-Bıyık topu Arjantin kalecisi Pumpido’nun ağlarına gönderdiğinde, dünya bir efsane takımın doğuşuna tanıklık etti. Arjantin’i yenerek turnuvaya başlayan Kamerun İngiltere’nin onları çeyrek finalde, ancak 2 penaltı ile mağlup etmesiyle turnuvaya veda etti. Arjantin ise Batı Almanya ile final oynadı ama kazanan olamadı.
Bulgaristan’ın 1994 performansı
Bulgarlar 1994’e kadar, tarihlerinde sadece 1 kez son 16’ya kalmıştı. 3-0’lık Nijerya mağlubiyeti ile başladıkları kupada sürpriz üstüne sürpriz yaparak ilginç sonuçlar aldılar. Nijerya maçının ardından gelen ve aralarında son 2 kupanın finalisti Arjantin ile Almanya’yı da içeren 4 maçı üst üste kazanıp yarı finale kadar çıktılar. Yarı finalde yollarını Roberto Baggio kesti.
Üçüncülük maçında İsveç’ten fark yediler.
Senegal 2002’de Fransa’yı yenmesi
2002 Dünya Kupası’nın açılış maçı 1998’in şampiyonu Fransa ile Senegal arasındaydı. Favori tabi ki Fransa’ydı ancak sonuç öyle olmadı. Senegal Fransızları Papa Boupa Diop’un golüyle mağlup ettiler.
Senegal’in Fransa’nın eski sömürgelerinden biri olması bu karşılaşmaya daha da farklı anlamlar yüklenmesine sebep oldu.
Çeyrek finale kadar çıktılar ancak şansızlıkları turnuvanın bir başka flaş ekibi Türkiye ile karşılaşmaları oldu ve çeyrek finalde elendiler.
Türkiye’nin dünya üçüncülüğü
2022 Dünya Kupası Türkiye açısından da önemli ve sürprizlerle dolu bir turnuvadır.
Dünya Kupası tarihinin en erken golünü bu turnuvada Türkiye attı.
Herkesin elenecek gözüyle baktığı Şenol Güneş yönetimindeki Ay yıldızlılar rakiplerini birer birer eleyerek yarı finalde o senenin şampiyonu Brezilya’nın karşısına çıktı ve 1-0’lık skorla final rüyası bitti.
48 yıl aradan sonra Dünya Kupasına katılan kırmızı beyazlılar Güney Kore ile oynadığı 3’üncülük maçını 3-2 kazanarak Türkiye’ye döndü. Ama akıllarda finale çıkılsaydı ne olurdu sorusu kaldı.
Güney Kore’nin İtalya'yı 2-1 yenmesi
2002 tam bir sürprizler turnuvasıydı. Ev sahibi ekiplerden Güney Kore İtalya’yı 2-1 yenerek kendi tarihini yazdı. Bunu için uzatmalarda atılan altın gol gerekti ama Güney Kore kupa yolculuğuna böylece devam etti.
Golü atan Jung-hwan’ın o sırada İtalyan Perugia kulübünde forma giymesi de ilginç bir ayrıntıydı.
Bu sonuçla Gianluigi Buffon, Paolo Maldini ve Alessandro del Piero gibi yıldızlarla dolu Gökmavililer son 16’da kupadan elendi.
İspanya'yı çeyrek finalde eleyen Güney Kore de Türkiye ile üçüncülük maçına çıktı ve dördüncülükle sahadan ayrıldı.
Gana’nın Çek Cumhuriyeti’ni yenmesi- 2006
FIFA sıralaması 48 olan Gana, bu sıralamada 2’nci olan Çek Cumhuriyeti’ni sürpriz bir şekilde mağlup etti.
İlk kez Dünya Kupası'na katılan Çek Cumhuriyeti FIFA sıralamasında ikinciydi.
Gana, maçın başlama düdüğünden sadece bir dakika sekiz saniye sonra ilk golü attı.
Çekler bunun ardından bir kaç gol şansı buldu. Ancak top ağlarla buluşmadı tam tersine bir penaltı verdiler ve bir oyuncuları oyundan atıldı.
Gana penaltıyı kaçırdı, ancak maçın bitimine 10 dakika kala attıkları golle, Çek Cumhuriyeti'ne son 10 maçlarındaki ilk yenilgiyi tattırdılar.
Çek Cumhuriyeti, İtalya'yla oynadığı bir sonraki maçta da yenilip, gruptan çıkamadı.
2010- İspanya'nın İsviçre'ye 1-0 yenilmesi
İspanya 2010 Dünya Kupası'na Avrupa şampiyonu ve turnuvanın favorisi olarak gitti. Ancak Güney Afrika'daki şampiyonaya olabilecek en kötü şekilde başladı ve İsviçre'ye 1-0 yenildi.
İspanya’nın Hollanda’ya 2014'te 5-1 yenilmesi
Hollanda ve İspanya 2010 dünya kupasının finalistleriydi. İspanya 1-0’lık sonuçla Dünya Kupası’na uzanırken Hollanda bu sonucun rövanşını 2014’de aldı. Hem de İspanya için hezimet olarak kabul edilebilecek bir sonuçla.
İki takım grup maçında karşı karşıya geldi.
Brezilya'da oynanan maçta Hollanda rakibini 5-1 mağlup etti.
Bu, bir Dünya Kupası'nda son şampiyonun aldığı en büyük yenilgi olarak kayıtlara geçti.
2018- Almanya’nın grup aşamasında vedası
Almanya 2014’de Arjantin’i yenerek Dünya Kupası’nı alırken kimse bir sonraki turnuvada yer almayacağını düşünemezdi. Ama öyle oldu. Son şampiyon F Grubu'nda çıktığı 3 maçta Meksika'ya 1-0, Güney Kore'ye ise 2-0 kaybetti. Tek galibiyetini ise uzatma dakikalarında bulduğu golle İsveç'i 2-1 mağlup ederek aldı. Almanya, averaj farkıyla Güney Kore'nin de altında kalarak 3 puanla son sırada yer aldı ve turnuvaya veda etti.