Son birkaç gündür virüs salgınını, ekonomik krizi, işsizliği unuttuk; tüm gündemimiz whatsapp oldu.
Whatsapp, kişisel verileri kullanmak istediğine dair sözleşme dayatınca herkes ayaklandı.
Gittiği her yeri etiketleyenlerin, değişik açılardan onlarca resim çekip paylaşanların, bütün mahrem anlarını sosyal medyada deşifre edenlerin bir anda kişisel verileri düşünmesi çok ilginç…
Whatsapp için ayaklananların, aynı kişinin sahibi olduğu facebook ile instagram için sesini çıkarmaması ise daha da garip…
Whatsapp verileri paylaşacak da, facebook ile instagram olunca özel bilgiler emin ellerde mi kalacak!
Keşke whatsapp bu dayatmayı yapmadan, insanlar bu konudaki hassasiyetini tüm sosyal medya için gösterseydi…
Şimdi herkes daha güvenli bir iletişim aracı arıyor. Kimisi telegram, kimisi Bip, kimisi signal öneriyor. Onlarca sosyal paylaşım sitesi öneren var…
Haklı olarak Amerikan whatsapp’a güvenmiyoruz. Sahibi Rus olan telegram daha mı güvenli? Sahibini bile tam bilmediğimiz Bip veya kiminle aşık attığı bilinmeyen signal bizi daha çok mu seviyor?
İşin özü yüzde yüz yerli ve milli hiçbir sosyal paylaşım sitesi yok, whatsapp benzeri bir haberleşme sitesi hiç yok.
Daha da acısı yüzde yüz yerli ve milli hiçbir telefon şirketi bile yok.
Türk Telekom yerli ve milliydi. Özelleştirilmesi için her türlü ayak oyunu yapıldı. Stratejik önemi sebebiyle özelleştirmeye şiddetle karşı çıkan dönemin Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz geri kafalı, faşist olmakla suçlandı, aforoz edildi.
Türk Telekom 2005’te sudan ucuz fiyata ne olduğu belirsiz Lübnanlı Hariri ailesine satıldı. Sonra da Türk Telekom’u soyup soğana çevirerek yüzüstü bırakıp kaçtılar.
Telefonla konuşurken bilgileri ele geçirmek, kaydetmek, insanları dinlemek whatsapp yoluyla ele geçirmekten çok daha kolay…
Yabancı şirketlerin sahibi olduğu telefonlarla her şeyi konuşuyor, paylaşıyor, tartışıyoruz.
Ne kadar güvenli veya kime ne kadar güvenebiliriz?
Elimizde yerli ve milli hiçbir şey kalmayınca şimdi Amerikalı’ya mı güvensek, yoksa Rus veya Çin mi daha güvenli diye oturup dizimizi dövüyoruz.
Keşke bunun muhasebesini şimdiye kadar yapsak, Türk Telekom gibi milli değerlerimizi elden çıkarmasak…
Türk Telekom yıllar önce Aycell’i kurmuş, sonra yabancı ortaklı aria ile birleşip avea olmuştu.
Keşke yerli ve milli iletişim şirketlerimiz olsa…
Bizim mühendislerimiz whatsapp gibi birkaç paylaşım programı geliştirseydi…
Şimdi nereye geçelim, aman ne yapalım diye kara kara düşünmezdik…
*****
Siyasetle ticaret!
Yahudi asıllı bir Rus, uzun uğraşılar sonucu İsrail’e göçme iznini alır. Çıkışta, Ruslar bagajını denetlerken elbiselerin arasında Lenin’in büstünü bulurlar… Görevli sorar:
- Bu nedir?
Yahudi:
- ‘Bu nedir?’ sorusu yanlıştır yoldaş! ‘Bu kimdir?’ demeniz gerekirdi! Bu Lenin’dir, sosyalizmin temellerini atan, Rus halkına iyilikler getirendir. Ben de bunu bereketli günlerin anısı diye yanıma aldım…
Etkilenmiştir Rus görevli:
- Tamam, geçebilirsiniz!
Tel Aviv Havaalanında gümrük memuru büstü görür ve sorar:
- Bu nedir?
Yahudi:
- ‘Bu nedir?’ sorusu yanlıştır Paşam! ‘Bu kimdir?’ demeniz gerekirdi! Bu Lenin’dir. Bu deli cani yüzünden Rusya’yı terk etmek zorunda kaldım! Yanıma aldım ki, her gün suratına tükürüp lanet okuyayım!
İsrailli görevli de çok etkilenir:
- Tamam, geçebilirsiniz!
Adam evine gelir, büstü büfenin üstüne koyar, gelişi nedeniyle de akrabalarına davet verir. Yeğenlerinden biri sorar: “Bu kimdir?”
Yahudi:
- ‘Bu kimdir?’ sorusu yanlıştır kuzum! ‘Bu nedir?’ demen gerekirdi! Bu, on kilogram, yirmi dört ayar altın, vergisiz, gümrüksüz, üstelik KDV'siz servettir!
*****
TEBESSÜM
Direk
Temel, Amerikalı ve İngiliz’le telefon direği dikme ihalesine girmiş. Müdür şöyle bir öneri getirmiş:
- Hepiniz aynı teklifi verdiniz ama bizim için sürat önemli. Bir yarışma yapalım, kim daha çok direk dikerse, ihaleyi o alacak...
Üçüne de 5 saat süre ve yeterince direk verilmiş. Amerikalı 40, İngiliz 50, Temel ise sadece 4 direk dikmiş. Müdür kızmış:
- Nasıl olur, bak diğerleri bir sürü direk dikmiş...
- Müdür bey, siz onların diktiği direkleri görmediniz... Nerdeyse tamamı dışarda…
*****
GÜNÜN SÖZÜ
Yarını iyileştirmenin tek yolu; bugün neyi yanlış yaptığını bilmektir.
Robin Sahrma
