Deniz turizminin en önemli alternatifi dağ ve yayla turizmidir...

Sahil ve denizlerimiz için çok önemli tanıtımlar yapılıyor, büyük tesisler kuruluyor. Dağ ve yaylalar ise çok geri plana itildi.

Tanıtım olmadığı gibi yatırım hiç yapılmıyor.

Özellikle yaylalardaki hareketlilik, bir veya iki gün süren festivallerle sınırlı kalıyor.

Festivallere de sadece yöre halkı katılıyor, dışardan katılım neredeyse hiç olmuyor.

Bunun en önemli sebeplerinden biri ulaşım imkanlarının yetersiz olması...

Birkaç yaylanın dışında, asıl güzel olan ve hiç bozulmamış yaylalara ulaşım hiç yok veya çok zor şartlarda yapılıyor.

Eskiden hayvancılık yapılırdı ve insanlar bir gün hatta iki gün yürüyerek yaylaya çıkardı... Günümüz şartlarında insanların yürüyerek yaylaya çıkması imkânsız.

Yeşil yol diye bir proje başlatılmış, yaylalardan yaylalara güya yol yapılacak...

Yaylalara gidilemedikten sonra yaylalar arası yol yapmak boşa kürek sallamaktır.

Ulaşım imkânı olmalı ki insanlar arabasıyla veya turlarla ailesi ile yaylaya çıkabilsin.

Gidemediğin yer senin değildir, yaylaları turizme açabilmek için önce yolları yapmalı... Yol yoksa yayların güzelliği hiçbir işe yaramaz...

Yaylalara yol yaparken de doğal yapısını bozmamaya gayret etmeli...

Bazı yaylalara öyle yollar yapılmış ki, yaylaların doğal güzellikleri bozulmuş. Adeta talan eder gibi yol yapıldı...

Yol yapılan yerlerde de bilinçsiz bir yapılaşma başladı. Bırakın plan proje olmasını herkes kafasına göre bir yerlere ucube gibi evler yaptı...

Yaylaların doğal yapısı perişan edildi.

Yaylaların doğal güzelliklerini kaybedersek ucube binalara turist gelmez...

Yaylalar milletimizin ortak değeridir. Yaylalar turizme açılmalı, yatırım yapılmalı ama doğal doku korunmalıdır.

***

Kıskandıran sevgi

32 yaşında güzel bir bayandı, eşi de oldukça yakışıklı bir deniz subayı idi. Genç kadın, birkaç ay önce hatalı yapılan ameliyatla gözlerini kaybetmişti.

Kocası ameliyattan sonra acı gerçeği öğrenince yıkılmıştı. Kendine bir söz vermişti; asla karısını yalnız bırakmayacak, ona sonuna kadar destek olacak, kendi ayakları üzerinde durana kadar cesaret verecekti.

Kadın her geçen gün kendini daha kötü hissediyor, çok sevdiği kocasına yük olduğunu düşünüyordu

Eşinin içine kapanık, karamsar hali kocayı çok üzüyordu. Bir an önce bir şeyler yapması gerekiyordu. Bütün gün düşündü, güzeller güzeli eşime nasıl yardım edebilirim diye. Birden aklına eşinin eski işi geldi. Geri dönmesini isteyecekti. Ama bunu ona nasıl söyleyecekti, artık çok kırılgan ve neşesizdi. Bütün cesaretini toplayarak akşam karısına konuyu açtı.

Karısı dehşetle gözlerini açtı; “Bunu nasıl yaparım, ben körüm” diye bağırdı.

Kocası ona destek olacağını, her sabah kendisinin işe bırakacağını ve akşamları da iş çıkışında alacağını ve ona çok güvendiğini söyledi. Eşini tanıyordu ve bunu başarabileceğini biliyordu. Kadın büyük bir umutsuzlukla kabul etti. Çünkü eşini çok seviyordu ve onu kırmak istemiyordu.

Her sabah eşini işine bırakıyor ve akşamları da alıyordu. Günler böyle ilerledi, karısı eskisinden biraz daha iyiydi. Fakat kocası daha fazlasını istiyordu, kendisine söz vermişti, sonuna kadar gidecekti.

Akşam karısına; “Artık işe kendin gidip gelmelisin” dedi.

Kadın şaşırmıştı. Bunu asla yapamayacağını söyledi. Kocası ısrar edince onu yine kıramadı ve bütün cesaretini topladı. Bunu kendisi de istiyordu ama o kadar güveni yoktu. Sabahları artık otobüs durağına kendisi gidiyor, otobüsüne biniyor ve otobüsten inerek işine gidebiliyordu.

Günler günleri kovaladı, hiçbir problem yoktu. Yine bir gün otobüse binerken, şoför; “Sizi kıskanıyorum, hanımefendi” dedi.

Kadın “Neden?” diye sordu.

Şoför; “Her sabah arkanızdan bir deniz subayı genç adam otobüse biniyor ve bütün yol boyunca sevgi ile size bakıyor, otobüsten indikten sonra yeşil ışıkta yolun karşısına geçmenizi bekliyor. Siz binaya girdikten sonra arkanızdan öpücük yollayıp size her gün sevgiyle el sallıyor” dedi.

***

TEBESSÜM

Mektup

Temel hızla postaneden içeri girip;

- Demin atmış olduğum mektubu geri istiyorum.

Memur şaşırarak sorar:

- Neden?

- Yanlışlıkla fazla pul yapıştırmışım, uzağa gitmesin.

*****

GÜNÜN SÖZÜ

Ya hatalarınla yüzleşirsin ya da hatalarınla yüzsüzleşirsin.

Dostoyevski