Çay yine gündemde…

Giresun’da geçen yıl sel olmuştu… Vatandaşlara keyfini çıkarın diye otobüsten çay fırlatıldı.

Bu yıl Rize Güneysu’yu sel vurdu. Çare (!) olarak vatandaşlara yine çay dağıtıldı…

En son Marmaris’te yangından sonra halka keyif çayı dağıtıldı!

Dağıtılan çaylardan içenler ne kadar keyif aldı bilemeyiz ama çay üreticileri çok dertli…

Rize ve çevresinde ikinci sürgün çay toplanıyor bu aralar…

Üreticiler topladıkları çayları satamıyor veya çok düşük fiyata satmak zorunda kalıyor.

Hükümet, henüz birinci sürgün başlamadan taban fiyat belirledi; kilogram fiyatı 3,87 TL, 13 kuruş da destekleme veriliyor. Destekleme ile birlikte fiyatı 4 TL…

Fiyatın düşük olması bir yana üreticiler, belirlenen taban fiyattan bile çayı satamıyor.

Yaş çayın en büyük alıcısı ÇAYKUR… 

ÇAYKUR çaya kota uyguluyor. Dekar başına birinci sürgünde 600 kilo yaş çay aldı.  İkinci sürgünde 450 kilo çay alıyor. Bir dekarda ortalama 750-800 kilo, verimli arazide ise bir ton çay oluyor.

450 kilodan fazlasını ÇAYKUR almıyor, üretici zorunlu olarak özel sektöre veriyor.

ÇAYKUR sadece kota koymakla kalmıyor, günlük çay alımına da kontenjan uyguluyor.

Haftada bir gün tatil yapıyor ve çay almıyor.

Kalan günlerde de dekar başına çay alıyor. Çay alımı başlar başlamaz, ÇAYKUR kontenjan uyguluyor. Dekar başına 50 kilodan başlayıp, sürekli aşağı çekiliyor. İzdiham zamanı dekar başına alımı 10 kiloya kadar düşürüyor.

Düşünün dekar başına 20 kilo kontenjanla çay satarsanız, 450 kiloyu 22 günde tamamlıyorsunuz, haftalık tatili de ekleyince neredeyse bir ayı buluyor.

Bir ayda yaş çayın tarlada kalma ihtimali yok, hemen kartlaşıyor. Kartlaşınca ÇAYKUR dahil kimse çayı almıyor.

ÇAYKUR bu kadar zorluk çıkarınca özel sektör de fiyatı düşürüyor.

Özel sektör 3 lirandan da az fiyata çayı alıyor.

Başka bir deyişle geçen yıldan daha düşük fiyat veriyor.

Üretici maalesef ÇAYKUR’un kota ve kontenjan uygulaması, özel sektörün fiyat kırması arasında eziliyor.

Yaş çayın en büyük sıkıntısı tarlada da tutamazsınız, toplayınca elinizde de saklayamazsınız.

Zamanı gelince hemen toplamak, topladığınızı aynı gün satmak zorundasınız.

Çay üreticisi zamanla yarışırken zorluklarla boğuşuyor.

ÇAYKUR kota ve kontenjan uyguladığı için üretici özel sektöre mahkûm oluyor.

ÇAYKUR kota ve kontenjan uygulamasa hiçbir sorun olmayacak.

Ülkemiz kaçak çay cenneti haline getirildi…

Buna rağmen ÇAYKUR niçin kota uygular, anlaşılır gibi değil…

*****

İbretlik mezar taşı

Bir din adamı vefatından önce mezar taşına şunların yazılmasını vasiyet etti:

“Genç ve özgür iken, düşlerim sonsuzken, dünyayı değiştirmek isterdim. Yaşlanıp akıllanınca, dünyanın değişmeyeceğini anladım.

Ben de düşlerimi biraz kısıtlayarak sadece memleketimi değiştirmeye karar verdim. Ama o da değişeceğe benzemiyordu.

İyice yaşlandığımda, artık son bir gayretle, sadece ailemi, kendime en yakın olanları değiştirmeyi denedim. Ama maalesef bunu kabul ettiremedim.

Ve şimdi ölüm döşeğinde yatarken birden fark ettim ki, önce yalnız kendimi değiştirseydim, onlara örnek olarak ailemi de değiştirebilirdim.

Onlardan alacağım cesaret ve ilhamla, memleketimi daha ileri götürebilirdim. Kim bilir, belki dünyayı bile değiştirebilirdim.”

*****                 

TEBESSÜM

Kasırga

Tatil köyünde bir Amerikalı ile tanışan Türk işadamı sohbete başlar:

- Böyle bir tatil aklımdan bile geçmezdi. Bir yangın fabrikamı kül etti. Sigorta paramı ödeyince, “Bunca yıl çok çalıştın da ne oldu? Şimdi tatil zamanı” dedim ve bu tatile çıktım.

- Tesadüfe bak, benim de çok iyi iş yapan bir restoranım vardı. Bir kasırga taş üstünde taş bırakmadı. Sigorta paramı ödeyince ben de bu tatile karar verdim.

Biraz düşündükten sonra Türk işadamı sorar:

- Anlatsana, sen kasırgayı nasıl başlattın?

*****

GÜNÜN SÖZÜ

Fenalıkların ilki ve en büyüğü, haksızlıkların cezasız kalmasıdır

Eflatun