B A T8

BATUM TARİHİ

Batum, Gürcistan’ın Özerk Cumhuriyeti Acara’nın başkenti olan Karadeniz kıyısındaki liman kenti. Nüfusu 169.100 (2020 sayımı) olan Batum, önemli bir liman ve ticaret merkezi olarak hizmet vermektedir. Subtropikal bir bölgede yer almaktadır. Narenciye ve çay gibi tarımsal ürünler bakımından zengindir.

Batum, Transkafkasya Demiryolu’nun ve Bakü petrol boru hattının son bulduğu önemli liman ve ticaret merkezidir. Türkiye sınırına 21 kilometre uzaklıktadır ve subtropikal iklimin olduğu bölgede bol meyve ve çay yetişir. Petrol rafinerisi ve gemi yapımcılığıyla da tanınmıştır. Türkiye’yi karayoluyla Gürcistan ile Azerbaycan’a ve Orta Asya cumhuriyetlerine bağlayan Sarp Sınır Kapısı Batum’a açılır.

B A T14

Batum hakkında ilk bilgiler

Batum hakkında ilk bilgiler MÖ 4. yüzyılda, Yunan filozof Aristoteles’in eserinde karşımıza çıkmaktadır. Aristoteles, Karadeniz kıyısında, Kolkheti Krallığı’nda (Egrisi) “Batusi” adında bir şehirden söz etmektedir. Romalı yazar Flavius ve Yunan coğrafyacı Flavius Arrianus da Batum’u aynı isimle tanıyordu. “Batusi” Yunanca bir kelimedir ve derin anlamına gelmektedir. Gerçekten de Batum, Karadeniz’de Kırım Yarımadası’ndaki Sivastopol şehrinden sonra en derin ve elverişli limana sahiptir.

Şehrin doğu girişinde, Korolistzkali civarında yapılan arkeolojik kazılar, bu alanlarda MÖ 2 bin sonları ile binli yılların başlarında insanların yaşadığını ve komşu halklarla sıkı ticari ilişkilerinin olduğunu göstermektedir. Korolistzkali Vadisi’nde ekonomi ve kültür merkezi olan Tamaris Dasakhleba semtindeki Tamaris Tsikhe/Tamar Kalesi adını taşıyan tepe eski Batum’un merkezi sayılıyordu.

MS 2. yüzyılda, Roma İmparatoru Hadrianus döneminde Batum’da Roma garnizonu vardı. 5. yüzyılda (Kartli) Kralı Vahtang Gorgasali Batum’u kendi topraklarına kattı.

6., 7. ve 8. yüzyıllarda Batum ve çevresi Egrisi ve Egrisi-Abhaz Beyleri tarafından yönetiliyordu. Feodal dönemde Batum Kalesi çevresinde köy tipi yerleşimler vardı.

B A T3

Osmanlı hakimiyeti dönemi

Gürcü ulusunun birleşmesi ve Gürcistan Krallığı’nın kurulmasından sonra Batum şehri ve tüm Acara, Klarceti sınırları içerisine giriyor ve krala bağlı “Eristavi” denen derebeyi/prensler tarafından yönetiliyordu. Daha sonra Batum topraklarını Gurieli soyadlı eristaviler yönetmiştir. 15. yüzyılın sonunda, Kahaber Gurieli döneminde Türkler bu bölgeyi ele geçirmeyi başarsa da Rostom Gurieli kısa süre sonra Batum ve çevresini geri aldı ve Türkleri Gürcü topraklarından çıkardı. Rostom Gurieli’nin 1564 yılında ölümünden sonra Türkler, Lazeti (Lazistan) ve çevresindeki toprakları yeniden ele geçirerek şimdiki Batum’da istihkâmlar yaptılar. 1609 yılında Mamia Gurieli Türklerin ordusunu imha etti ancak 17. yüzyılın sonunda Türkler Lazistan (Lazeti) ve Batum’u tekrar aldılar. Türkler Batum’u Liva yani Lazistan Sancağı’nın merkez şehri yaptılar. Batum Sancağı, Acaristzkali Çayı ile Çoruh Nehri’nin birleştiği yerden Tsihisdziri’ye kadar olan toprakları kapsıyordu. Osmanlıların hâkim olmasından sonra İslam dini bölgeye girdi.

1873 yılında Batum, Lazistan Paşalığı’nın merkez kentiydi. Sancak beyi yani mutasarrıf tarafından yönetiliyordu. Mutasarrıf doğrudan Trabzon valisine bağlıydı.

B A T7

Devamı haftaya…