Yardımcı iş nedir?

“İş – asıl iş = yardımcı iş” formülü ilk bakışta makul görünebilir ancak yanıltıcıdır.

Mevzuat yardımcı işi “İşyerinde yürütülen mal veya hizmet üretimine ilişkin olmakla beraber doğrudan üretim organizasyonu içerisinde yer almayan, üretimin zorunlu bir unsuru olmayan ancak asıl iş devam ettikçe devam eden ve asıl işe bağımlı olan iş” şeklinde tanımlanmıştır. Bu tanıma göre bir işin yardımcı iş olarak kabul edilebilmesi için aşağıdaki şartları taşıması gerekmektedir.

Yardımcı iş:

-        İşyerinde yürütülen mal veya hizmet üretimine ilişkin olmalı

-        Doğrudan üretim organizasyonu içerisinde yer almamalı

-        Üretimin zorunlu bir unsuru olmamalı

-        Asıl iş devam ettikçe devam etmeli

-        Asıl işe bağımlı olmalı

Bir tesisteki her iş devri ilişkisi alt işverenlik ilişkisi olarak kabul edilmeyebilir veya asıl iş ve yardımcı iş ayrımı kapsamında değerlendirilmeyebilir.

Örnek: Bir süt ürünleri üreticisi, fabrika arazisi içerisinde atıl durumda olan 1000m2’lik bir alana oto yıkama tesisi kurmuş ve bu tesisin tüm işlerini alt işverene devir etmiştir.

Bu örnekte görüleceği üzere, bazı işler yukarıda listelenen yardımcı iş şartlarını karşılamayabilir ve bazı işler için alt işverenlik ilişkisi kurulamayabilir. Alt işverenlik ilişkisi kurulabilmesi için bir asıl işverenin, bir alt işverenin, asıl işlerin ve yardımcı işlerin bulunması gerektiği gibi, tüm bu unsurların mevzuatta tanımlanan şartları sağlaması gerekir.

Tespit

 Mevzuat asıl iş ve yardımcı iş kavramlarına belli tanımlar getirerek düzen sağlamaya çalışmış olsa da uygulama sahasında ciddi bir denetimsizlik, iş bilmezlik ve suistimal söz konusudur. Günümüzde mevcut alt işverenlik ilişkilerinin büyük çoğunluğu (iş bilmezlik veya kasıt nedeniyle) yanlış yapılandırılmış durumdadır. Milyonlarca alt işveren çalışanı asıl iş sınıfında olan işlerde çalışmaktadır ve çok sayıda ilişki baştan muvazaalıdır. Görece sorunsuz işbirliklerinde bu durum gün yüzüne çıkmayabilir ve beklenmeyen bir durumla karşılaşılmadıkça gündeme dahi gelmeyebilir. Fakat doğru yapılandırılmamış bir alt işverenlik ilişkisi, tabiri caiz ise uyuyan bir devdir. İş ilişkisinin sona ermesi, alt işverenin çalışanlara haklarını ödememesi, iş kazası, sendikal gelişmeler gibi onlarca farklı durum nedeniyle şikâyetlerin söz konusu olması ve uyuyan devin bir iş müfettişi tarafından uyandırılması kuvvetle muhtemeldir. Asıl işveren ile alt işveren ilişkisine dair şikâyetlerin ezici çoğunluğu bu nedenlerle tetiklenmektedir ve genel yargılama “alt işverenlik ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı ve asıl işin alt işverene verilip verilmediği” üzerinde yoğunlaşmaktadır.

Devamı sonraki yazıda…