Yaygın bir tabirdir ve günlük hayatta kullanılır bu söz. Ben de CHP'nin Parti Meclisi toplantısında konuşulanları ayrıntılarıyla okurken, bir yerinde "Dilinizi eşek arısı soksun" deyiverdim kendi kendime. Yerel seçimlerde izlenecek strateji, adayların nasıl belirleneceği, ittifak yapılıp yapılmayacağı gibi konular gündeme gelmiş Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan CHP Parti Meclisi'nde. Bütün medya "Muharrem İnce gündeme gelmedi" diyerek işin raiting bölümüyle ilgilenmiş. "Dil" konusu basit bir ayrıntı olarak görülmüş ki hiç kimse buna değinmemiş.

PM'de yerel seçimlerde kullanılacak dili de konuşmuş CHP'nin politika belirleyicileri. Parti yönetiminden bazı isimlerin "Sağın dilini kullanmalıyız" önerisini dillendirmiş. Bazı PM üyeleri de çıkan tartışmada bu öneriye karşılık "Başarıyı ancak sol söylemleri kullanarak yakalarız" diyerek itiraz etmiş. O kadar "siyaset kurdu" arasından biri de çıkıp "halkın dilini kullanmamız yetecek arkadaş, bir de dil sorunu çıkarmayın" dememiş. Bence diyememiş, halkın dilini bilen adam kaldı mı parti içerisinde merak ediyorum. Ve, "sağın dili", "solun dili" gibi öneriler getirenlere "Hay dilinizi eşek arısı soksun" diyorum.

* * *

Avrupa'nın en büyük havaalanının açılmasına çok kısa bir süre kaldı ve hafta sonu işçi eylemleriyle gündeme geldi dev proje. Uzun zamandır hoş olmayan kokular geliyordu şantiyeden ama kimse üzerinde durmuyordu. Sürekli geç kalan işçi servisleri Cuma günü yağmur yağarken gecikince bardak taştı. İşçiler, tüm birikmiş sorunları dile getirmek için fırsat bildi bu durumu ve şantiyede eylem yaptı. Cumartesi günü 400'e yakın işçinin gözaltına alındığı söylendi.

Havaalanındaki işçilerin servis işini Galatasaray yöneticisi de olan Abdürrahim Albayrak'ın sahibi olduğu ALTUR şirketi yapıyor. Bu şirket, yeni havalimanı ile şehir içi ulaşımı sağlamak için kurulacak 18 otobüs hattı için açılan ihaleye girmişti. Bir konsorsiyumla birlikte ihaleyi kazanmış, lüks otobüslerle taşımacılık işini 29 Ekim'den önce başlatmak üzere imza atmıştı. Hatta, bu "lüks taşımacılık" sözcüğünden yola çıkarak bazıları "Bu bahaneyle UBER konulacak ve yasal hale getirilecek" iddiasını ortaya atmıştı. ALTUR bir açıklama yaparak "hiç bir lüks taşımacılık şirketiyle işbirliğimiz ve ilgimiz yoktur" demişti.

İETT'nin gerçekleştirdiği ihale, Perşembe günü "Kamu yararı oluşmadı" denilerek iptal edildi. Cuma günü de ALTUR'un servislerinin gecikmesi, işçilerin isyanına yolaçtı. Bu iki olay birbirine bağlantılı mı, değil mi henüz bilmiyoruz.

* * *

Havalimanındaki işçilerin eylemi, muhalefet için de iyi bir fırsat oldu. Sosyal medyada ardı ardına paylaşımlar yaparak, işini riske atarak hakkını savunan işçiler üzerinden prim yapma yarışı başladı. Hiç "acımasız bir değerlendirme" olarak nitelendirmeyin bunu.

Havalimanı işçilerinin eylemini gazetemizin sürmanşetinde yayınladığımız gün, ana manşetimiz Avcılar Belediyesi'nde yıllardır maaş çilesi çeken işçilerdi. "Toprak Ana" lakaplı Handan Toprak için işçiler "Böyle ana mı olur?" diyor. Festivallere, yılbaşı kutlamalarına, çiçek-böcek süslemelerine para bulan belediyenin işçileri evine ekmek götüremez hale getirmesini dillendiriyordu. Görmezden, duymazdan gelemezdik. Hele hele "işçi hakkı, emek, özgürlük" edebiyatı yapan bir "devrimci" (!) başkana yakıştıramadık durumu. Kısaca biz üzerimize düşeni yaptık. Şimdi 3. Havalimanı'ndaki işçiler için günde bilmem kaç twit atan, belli medya organlarında kamyonlar dolusu laflar eden CHP'li ünlü isimleri, Avcılar'daki işçilerin yanına koşmaya davet ediyorum. Onların da dertleriyle dertlenip, "hak, emek, özgürlük" dedikleri zamanı görmek istiyorum. PM'de "sağ dil mi olsun, sol dil mi olsun" diyenleri özellikle Avcılar'a davet ediyorum.

* * *

Şişli Belediyesi işçileri de geçtiğimiz hafta belediye önünde maaş eylemi yaptı. İki belediyenin de CHP'li olması tesadüf mü, değil mi yakında ortaya çıkacak. Çünkü İstanbul'un 39 ilçesini mercek altına aldık ve tek tek sorunları tespit ediyoruz. Hem vatandaşa, hem belediyeyi yönetenlere, hem de muhaliflerine mikrofon tutarak objektif yayıncılığın gereğini yapacağız.

Şişli'de de işçiler tıpkı Avcılar gibi daha önce eylem yapmıştı. Bu sefer eylemin "tetikleyici gücü"nün, yerel seçimler öncesi adaylığa soyunan bazı isimler olduğu iddiası var. Maaşlar aksıyormuş ama işçileri de birileri kışkırtıyormuş. Tıpkı, havalimanı inşaatında çalışan işçiler için anlatılana benzer bir bahane farkındaysanız. Oradaki işçiler için de "Birileri kışkırtıyor" deniliyor, Şişli ve Avcılar'daki işçiler için de.

İşçi, alın terinin karşılığı aldığı normal yaşam standartlarının altında kalan üç kuruşla evine ekmek götüren, çocuğunu okutmaya çalışan kişidir. Yan geliri olması için "ek iş" yapması şarttır.

İster Hz.Peygamber'in "Çalışanın hakkını alın teri kurumadan veriniz" Hadis-i Şerifi'ni dayanak alıp "sağ dil" kullanın, isterseniz "Proleteryanın emekten doğan artı değer hakkı" diyerek "sol dil" kullanın hiç fark etmez.

İşçinin nerede çalıştığına ve hakkını kimin ihlal ettiğine bakmadan sahip çıktığınız anda "halk dilini kullanmış" olursunuz ve kimse de size durup dururken "Hay dilinizi eşek arısı soksun" demez...