Zaman zaman zıpırca fikirler ürüyor beyin hücrelerimin içinde…

Almakta olduğum kemoterapi ilaçlarının etkisinden mi?…

Yaşlılığın verdiği rahatlıkla frene basılacak yerleri es geçmemden mi kaynaklanıyor, bilemiyorum…

Televizyonda seyrettiğim bir programdaki konuşmacının bir cümlesi…

Veya herhangi bir dizide senaryo çelişkileri…

Güneş sistemindeki iki yıldızın diğerlerine göre tersine dönmesi…

Ya da diğerlerinin ters, iki yıldızın ise normal dönmesi…

Neye göre, hangisinin doğru olabileceği konusunda abuk sabuk düşünceler…

Bu dünya gerçek mi sanal mı?…

Rüya içinde rüya görerek yaşadığımızı mı sanıyoruz…

Gittikçe unutkanlık batağına saplanan bende, unutulmaz etkiler yaratmakta…

Düşünce denilen şey dur deyince durmuyor… Git deyince gitmiyor ki…

Bu korsan fikirleri kim enjekte ediyor beynime, arıyorum, düşünüyorum bulamıyorum…

Bir yakalarsam göstereceğim dünyanın kaç bucak olduğunu ama peşinde koşmaktan da çabuk yoruluyorum artık…

Bu günlerde de kafayı Fikir ve eklerine taktım…

Mesela, ana fikir var da, baba fikir niye yok gibi…

Fikri-sabit var ama fikri- gezgin hiç duymadım…

Sevgilisini beklediği için mi fikir sabit duruyor…

Fikri-takip ederken “peşimi bırak terbiyesiz” der mi?…

Ya, fikri-yat’a ne demeli…

Bir fikri yatağa atmak gibi bir şey mi acaba…

Aklımızda belirlenen fikri uyutmak ve unutmak için mi yatağa atarız…

Fikir yatağa atılırsa bekâreti gider mi?

Yoksa Fikri adındaki bir kişiye ‘yat’ emri mi verilmekte…

Yatmayan fikir günlerce haftalarca ayakta mı durur...

Yoksa yorgunluktan ayakta uyumak zorunda mı kalır…

Fikrin ayakta uyuması, insanın yalanla dolanla uyutulmasına mı benzer…

Seçmenin oy için uyutulmasıyla, fikrin yatağa atılıp uyutulması arasında bir bağlantı var mıdır?...

Düşünceler beynimin içinde met- cezir gibiydi…

Aşırı dalgalanmalar karşısında ceviz kabuğu gibi sallanmaktaydım…

Tüm insanların beyinlerinde bir fikirden başka bir fikir oluşmaması robotlaşma değil midir?

Birden bir ışık yandı içimin içinde…

Yıllar önce bir kitap ta okuduğum, ünlü düşünür Lowell’in bir sözü geldi aklıma…

“Yalnız aptallarla, ölüler fikirlerini değiştiremez…”

Derin bir nefes aldım…  Zıpırca düşünceler balon gibi sönüverdi beynimde... Bir rahatlık ve huzur sardı benliğimi…  Ölmeden önce ölenlerden olmayı çok isterdim ama en azından aptallar sınıfında değildim…