Gönen'de ve kent dışında yaşayan şair, yazar, gazeteci, sinemacı ve her daldan sanat ve kültür adamları, yerel yönetimden ilgi ve destek bekliyor... 2020 yılında yapılacak "Ömer Seyfettin 100. Yılı" etkinlikleri kapsamında, konusunda uzman sanatçılar ve yerel gönüllü grupların çalışmaları görmezcilikten mi geliniyor?

Gönen Kaymakamlığı öncülüğünde başlatılan, Üniversite, Gönen Ticaret Odası ve sivil toplum kuruluşlarının da içinde yer aldığı; bu ve benzeri çalışmaların sürdüğünü gözlemledim... Bereketli toprakları yanı sıra; şifalı ve zengin termal su kaynakları olan Gönen kenti ve köyleri için olması, keşfedilmesi ve tanıtılması gerekli alternatif turizm projelerinin kısa, orta ve uzun erimde gerçekleşmesi için; kimi acemice, sorumsuz, bilinçsiz ve olumsuzluklara karşın; özverili, heyecanlı ve gayretli adımların atıldığına da tanıklık ettim... Bu sevindirici bir başlangıç ya da yarım kalan işlerin bitirilmesi için yeniden silkiniş olmalıdır... Gönen halkının huzurlu bir ortamda gönenmesi ve marka kent olması için, hiç bir şey geç kalmış değildir... Çalışkan bölge insanının farklı sosyal yapısı ise, kültürel bir zenginlik olarak değerlendirilmelidir. Yörük, Manav ve Kafkas düğünleri yanı sıra; sepetçi-süpürgeci ve müzisyen Roman halkının, renkli yaşamı ve folklorik zenginliği, bir başka kültür turizm potansiyeli olarak değerlendirilmelidir...

Öte yandan; "Troya-Bergama-Gönen Üçgeni" içinde yer alan tarihi zenginlikler ve turizm rotaları öne çıkarılmalı, yapımı süren Çanakkale Boğazı Köprüsü bağlantılı Otoyol güzergahı çevresinin, bölge turizmine katkısı değerlendirilmelidir. Şimdilerde ise, şehir merkezinden geçen ve kenti tehdit Gönen Çayı ve çevresi ıslahı için yapılacak çağdaş ve çevreci projeler; yerel, ulusal ve uluslararası kaynaklardan beslenmelidir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Sağlık Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Tarım Bakanlığı, Güney Marmara Kalkınma Ajansı, UNESCO, AB Fonları, DSİ, Balıkesir Büyükşehir, TURSAB, Kaymakamlık, yerel yönetim, iş çevreleri ve sivil toplum kuruluşlarının hazırlayacağı ortak projeler, yürürlüğe sokulmalıdır. "Marka Kent Gönen" olmak için, kolları sıvamanın tam zamanı... Yerli ya da yabancı turistlerin ve yatırımcıların bölgeye gelmesi, huzur ve güvenle Gönen'i tercih etmesi ve ülkesine döndüğünde, kent hakkında olumlu konuşması ve yazması için, uluslararası standartlarda bir hizmet ve konukseverlik izlenimi vermenin önemini bilerek, işe koyulmanın tam zamanı... Bu bağlamda, genç ve dinamik Gönen Kaymakamı Arslan Yurt, Üniversite, Ticaret Odası, Kent Konseyi ve Sivil İnsiyatiflerin ortak çalışmaları ile pek çok projenin gerçekleşmesi için, umut veren adımlar atılmaktadır... Termal turizm ile adı öne çıkan ve aynı kulvarda koşan pek çok kentten faklı ve artı özellikleri olan; sağlık, huzur ve su kenti Yeşil Gönen'e yeniden gelmeniz için, pek çok neden vardır...

Bu gezi yazımın ve yıllardır üzerinde çalıştığım belgesellerimin ve kitaplarımın tematik içeriğinde ve özünde; su ve su medeniyeti, termal turizm ve su ile gelen şifadan söz edilmektedir. Aslında sulu tarım ve sulu yaşam kaynağı bakımından zengin olan Gönen'deki su kaynakları, hiçte tükenmeyecek kadar bol ve temiz değildir. Yaşam kaynağımız su da; bitmeyen ve sonsuz değildir. Su kullanım bilincini edinmez isek, su kültürünü özümsemez isek, büyük ve önüne geçilmez bir risk ve tehlike ile karşılaşacağımızı bilmeliyiz. Ailede, okullarda ve yaşamın her aşamasında bu duygu ve bilinçle hareket etmeliyiz. Yarın geç olabilir...

Belediyenin ilgisizliğine karşın; bu gezimde bana destek olan Gönen Kaymakamı Arslan Yurt, İlçe Tarım Müdürlüğü, Ticaret Odası Başkanı Ahmet Selvi, Yazar Işıl Akkoyunlu, Turizmci Yazar Gürol Demir, Öğretim Üyesi İzzet Onar, Fotoğrafçı Alpaslan Yalçınkaya, İşletmeci Bülent Uzer, Dereköylü Şair İsmail Cem Temiz (Keçecili), Paradigma Yazarı Mustafa Özcan, Konuksever köylüler ve esnaf, tüm Ömer Seyfettin dostu ve Gönen sevdalılarına sonsuz teşekkür ederim...

Devamı yarın…