9 günlük Kurban Bayramı tatili de bitti. Ebeveynler işlerinin başına dönerken çocuklar teknolojik aletlere gömüldü, evlere kapandı. Annelerin aklından zamanla “okullar açılsa da okula gitse” diye iç geçireceği sürecin başındayız. Peki şimdiden sonra çocuklar yaz tatilini nasıl geçirmeli?

Bu yıl hemen hepimiz “yaz bir türlü gelmedi” demiştir.

Özellikle ebeveynler yoğun geçen eğitim-öğretim sürecine bir süreliğine ara vermeyi dört gözle bekledi. Sonunda havalar ısındı. Yaz tatili başladı. Bayram tatilinin de karne dönemine yakın bir zamana denk gelmesiyle ülke olarak birlik içerisinde zaman geçirdik.

Ancak süreç asıl şimdi başlıyor.

Ebeveynler işlerinin başına dönerken çocuklar teknolojik aletlere gömüldü, evlere kapandı. Annelerin aklından zamanla “okullar açılsa da okula gitse” diye iç geçireceği sürecin başındayız. Bu süreci doğru yönetmek bizim elimizde. Her geçen gün büyüyen fiziksel yapısı ve değişen düşünceleriyle çocuğunuzu tanımak, onu keşfetmek için yaz tatili çok güzel bir fırsat.

Günlük yaşam etkinliklerinize çocuğunuzu dahil ederken onu yetişkin hayatının diyaloglarına maruz bırakmayın.

Onun henüz bir çocuk olduğunu unutmayıp, anlama-anlamlandırma işleyişinin sizinkiyle bir olmadığının bilincinde olun. Gün içerisinde kendi işlerinize odaklanıp çocuğunuzun saatlerce teknolojik aletlerle yaşamasına izin vermeyin.

Eğitime devam, öğretime mola!

Çocuğunuz yoğun bir eğitim ve öğretim dönemini bitirdi. Ders çalışma eyleminden uzaklaşmak istemesi kadar doğal bir şey yok. Ancak bu yeni dönem başlayana kadar kitap kapağına dokunmamak anlamına gelmiyor. Çocuğunuzun akademik bilgilerini güncel tutmak ve okuldan tamamen uzaklaşmasını engellemek adına haftalık programlarınıza kısa süreli hatırlatmaya yönelik çalışma planları ekleyin. Günlük yaşamda sorular sorarak akademik bilgilerini eğlenceli bir şekilde hatırlamasını sağlayabilirsiniz.

Hemen hemen üç ay süren yaz tatili süresince okula dair her şeyden uzak duran bir çocuğun okullar açıldığında derslerine kısa sürede adapte olması da zor olacaktır. Bu sert geçiş yerine çocuğunuza yeni bir şeyler öğrenmesinin ve bundan mutluluk duymasının yaşamının bir parçası olduğunu anlatın. Merak duygusu zaten çocuklarda olan bir duygudur. Bu duygularını köreltmeyip olumlu yönde yönlendirirseniz çocuğunuzun gelişimine büyük bir katkı sağlarsınız.

Çocuklarınızın size ömür boyu ihtiyacı olduğu bir gerçek. Ancak onlara asıl katkınız çocukluk döneminde… Size meraklı gözlerle bakan çocuklarınızın bu günlerinin kıymetini bilerek hareket etmeniz dileğimle… Her şeyde olduğu gibi çocuk büyütmekte de yarın çok geç oluyor…