Meclis’in gündeminde yine bir torba yasa var.

Birçok kanunun, birçok maddesinde değişiklik yapılıyor. En dikkat çekeni yeni aflar ve İş Kanununda yapılacak değişiklikle belirli süreli iş sözleşmesinin getirilmesidir.

Aflara artık alıştık. Dürüst vatandaş vergisini, SGK ve kamuya olan her türlü borcunu zamanında ödesin. Borcunu ödemeyenlere ise argo tabirle kıyak geçilsin…

Başka bir deyişle dürüst vatandaş cezalandırılsın, devlete borç takanlar ise ödüllendirilsin.

Vergi, SGK veya devlete borcu olanlar artık sürekli aynı soruyu soruyor…

Ne zaman af gelecek? Neredeyse her yıl, hatta bazı yıllar iki üç kez af yasası çıkarılıyor.

Neredeyse vergisini ödememek, devlete borç takmak için insanlar teşvik ediliyor.

Herkes affı konuşurken son torba yasada çok ciddi bir değişiklik daha araya sıkıştırıldı.

4857 Sayılı İş Kanununda yapılan değişiklikle, 25 yaşını doldurmamış işçiler ile 50 ve üzeri yaşta olanlarla belirli süreli iş sözleşmesi yapılabilecek.

Mevcut yasada çalışanlarla belirli süreli iş sözleşmesi yapılamıyor, sözleşmeler belirsiz süreli oluyor. Yani işveren istediği zaman işçiyi kapının önüne koyamıyor.

Belirsiz süreli iş sözleşmesinde işçinin, işe iade davası açma, ihbar ve kıdem tazminatı hakkı var. Sözleşme süresi belirli olursa, örneğin bir yıllık veya iki yıllık ya da üç yıllık sözleşme imzalanırsa, sürenin bitimiyle işçinin iş akdi sona erer.

Belirli süreli sözleşmeli işçiye kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı ödenmeyecek. İşe iade davası ise hayal olacak.

Ülkemizde maalesef işsizliğin önüne geçilemiyor. Özellikle gençler iş bulmakta zorlanıyor.

İş bulan gençler de çok düşük ücretle ve çok zor şartlarda çalıştırılıyor.

Çoğu gençler kayıt dışı çalıştırılıyor, hatta asgari ücret bile ödenmiyor.

Üniversite mezunu olup, asgari ücretle sigortalı iş bulan gençler kendilerini şanslı sayıyor. Durum bu kadar vahim…

Hal böyle iken 25 yaş altı ve 50 yaş üstü çalışanları, işverenin insafına terk etmekle ne amaçlanıyor, doğrusu anlamak mümkün değil.

Yaklaşık 20 yıldır, kıdem tazminatının kaldırılmasının hesapları, planları yapılıyor. Aşırı tepkiden çekinildiği için 4857 Sayılı İş Kanunu ile kıdem tazminatı kaldırılamadı…

Ara ara gündeme getiriliyor, ancak tepkiler üzerine geri çekiliyor.

Bu kez kademeli bir uygulama ile kıdem tazminatı kaldırılmak isteniyor.

Görünen o ki, önce 25 yaş altı ve 50 yaş üstü ile başlanıyor…

Tepki gelmezse ikinci aşamaya geçilecek…

İşçinin alın teri ile oyun olmaz…

*****

Biz böyle çürüdük!

Kültürümüz, geleneklerimiz, adetlerimiz, örfümüz toplumumuzun yazılı olmayan hukuk kurallarıdır.

Atalarımız, hasta tavuktan sağlıklı yumurta çıkmaz, derdi. Öyle sözler ağzımıza pelesenk oldu, atasözü olarak benimsedik ve kullanıyoruz ki, akıl işi değil… Sosyal medyada çok konuşulan o sözlerden küçük bir derleme…

“Bal tutan parmağını yalar” dedik hırsızlığı mubah gösterdik.

“Devletin malı deniz, yemeyen domuz” dedik, devleti soymayı mubah gösterdik.

“Yemeyenin malını yerler” dedik, dolandırıcılığı mubah gösterdik.

“At binenin, kılıç kuşananın” dedik, gaspçılığı mubah gösterdik.

“Kol kırılır, yen içinde kalır” dedik, şeyhlerin tacizini, aile içi şiddeti mubah gösterdik.

“Söz gümüş ise sükut altındır” dedik, ortamı yalancıya bırakmayı mubah gösterdik.

“Komşuda pişer bize de düşer” dedik hazırcılığı mubah gösterdik.

“Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez” dedik, çıkarcılığı mubah gösterdik.

“Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar” dedik, yalan söylemeyi mubah gösterdik.

“Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” dedik, bencilliği mubah gösterdik.

“Üzümünü ye bağını sorma” dedik, haramı mubah gösterdik.

“Köprüden geçene kadar ayıya dayı de” dedik, kurnazlığı, takiyeyi mubah gösterdik.

Sonra toplum neden bozuluyor, diye oturup ağıt yaktık.

Biz bozuyoruz…

*****

TEBESSÜM

Büyümüş

Bir baba, mağazadan aldığı gömleği, çocuğuna giydirir. Yürümeye başlarlar. Biraz yürüyünce yağmur başlar ve ıslanan gömlek çeker.

Baba, çocuğun elini tutar ve yeniden mağazaya getirir. Satıcının yanına yaklaşır ve gömleği işaret ederek sorar:

- Tanıdın mı?

Satıcı pişkin:

- Maşallah, maşallah! Ne çabuk büyümüş, delikanlı olmuş maşallah!

*****

GÜNÜN SÖZÜ

Hiç kimse, hiçbir şey söylemeyen karıncadan, daha iyi öğüt veremez.

Benjamin Franklin