Tuncer İnan, türkülerin gül dikenli yollarında yürümeye çocukluk yıllarında başladı. Gönül coşkusu hiç bitmedi. Türkülerin sevilmesinde, derlenmesinde, notaya alınmasında, radyomuzda görev yapan onlarca sanatçı arkadaşımızın yetişmesinde emek verdi. Her ne kadar emekli olsa da, yine türkü sevdasıyla başı, gönlü bağlı olarak hayatını sürdürüyor, dersler veriyor, öğrenciler yetiştiriyor. Tuncer İnan'dan söz edeceğim. 

Tuncer İnan, 18 Haziran 1937'de Ordu'nun Taşbaşı Mahallesinin Zeytinlik sokağında doğdu. Babası Tevfik Bey, Trabzon'dan Orduya tayin olmuş bir öğretmendi. Tevfik ve Saliha çiftinin beş çocuğunun en küçüğüydü. İlkokul, ortaokul sıralarındayken, imkân buldukça Muzaffer Sarısözen'in yönettiği Yurttan Sesler Programını ve Ürgüplü Refik Başaran ve Bayram Aracı gibi sanatçıların plaklarını dinliyordu. On altı yaşındayken saz çalmaya başladı. Öğretmenleri Sevim ve Zeki Çağlar'ın desteğini gördü. Sınıfta arkadaşları mandolin çalarken, onun saz çalmasına izin vermişlerdi. 1955 yılında öğrenimi sürdürmek için İstanbul'a geldi. Şimdiki Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesinin ilk nüvesini oluşturan İstanbul Gazetecilik Okulu'na girdi. 

Tuncer İnan 1958'e kadar sürecek olan gazetecilik eğitimini sürdürürken, Sadi Yaver Ataman'ın çalıştırdığı İstanbul Belediye Konservatuarı Folklor Tatbikat Topluluğuna devam etmeye başlamıştı. O yıllarda Muzaffer Akgün'ün sahne konserlerine sazıyla eşlik etmekteydi. 

1959 yılında deniz yedek subayı olarak askere gitti. Askerlik görev devam ederken, 1960 yılı Tuncer İnan'ın hayatının bir dönüm noktası olmuştu. O yıl, radyolarımızın müzik ünitelerinde  hareketlenmeler görülmüştü. Türk Halk müziği için Durmuş Güçlü, Selahattin Erorhan, Rıdvar Çor, Hüseyin Oylum, Dr. Yüksel Özkaynak, Aziz Kızılgün, Mükerrem Baydam, Ahmet Çubukoğlu, Şahin Gültekin, Turan Engin, Nurten İnnap gibi ses sanatçıları kadroya katılmıştı. 

Yeni saz sanatçıları arasında Hamdi Özbay, Ali Ekber Çiçek, Ömer Akpınar ve Tuncer İnan vardı. Tuncer İnan, Muzaffer Sarısözen'in jüri üyesi olduğu iki aşamalı yetişmiş sanatçı sınavını kazanmış, İstanbul Radyosu'nda bağlama sanatçısı olarak göreve başlamıştı.

Tuncer İnan 1961 yılında İstanbul Belediye Konservatuarında açılan sınavı da kazandı. Orada da çalışmaya başladı. İstanbul Belediye Konservatuarı 1986 yılında Yüksek Öğrenim Kurumuna devredildi. "İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı" oldu. Tuncer İnan sanatçı öğretim görevlisi olarak görevini 1989 yılına kadar sürdürdü. TRT de ise saz sanatçılığının yanı sıra 1976 yılında "Yurttan Sesler Korosu"nun şefi olmuştu. 

1980'li yıllarda İstanbul Radyosunda, birçok açıklamalı Türk halk müziği programı hazırlanıyordu. Adnan Ataman ve Şahin Gültekin "Beraber ve Sola Türküler", Soner Özbilen, Ali Gürlü ve Ömer Şan " Türküler ve Oyun Havaları", Mehmet Erenler "Türk Halk Çalgılarından Ezgiler" programlarını; Tuncer İnan da "Yurttan Sesler " topluluğunu yönetiyordu. 

Saz çalmaya Muzaffer Sarısözen'in yönettiği Yurttan Sesler programlarını dinleyerek başlayan Tuncer İnan'ın aklına bir gün Muzaffer Sarısözen'in kurarak Ahmet Yamacı'ya bıraktığı bu topluluğu yöneteceği gelmiş miydi?  

Tuncer İnan bir yazısında " Ulusu ulus yapan, ulusal kültürüdür. Kültür ise, ait olduğu ulusun maddî ve manevî değerler yumağıdır. Hayat tarzıdır, yaşayış biçimidir, ulusları birbirinden ayıran ayraçtır kültür dildir, dindir, tarihtir, gelenektir, görenektir, örftür, adettir, musikidir..." diye vurguluyordu. Ona göre, ulusumuzu ulus yapan, diğer uluslardan ayıran kültür öğelerinden biri türkülerdi. Türküler bizi beşikten mezara kadar anlatmaktaydı. 

Tuncer İnan 18 Haziran 1937'de doğmuştu.  18 Haziran 2003'de yönettiği görkemli bir konserle emekli oldu. Bu güzel bir rastlantıydı. 

14 Haziran 2010 Pazartesi günü TRT Türkü ve Radyo 4'de yayınlanan Türkü Sevdalıları programında Tuncer İnan'dan söz edildi. Öğrencilerinden Programın yapımcısı Ahmet Turan Şan, konuk sanatçılar Tuğrul Şan ve İbrahim Can, sanatçı arkadaşları adına hocalarına saygılarını sundular. Yarın da  Tuncer İnan'dan söz etmeyi sürdüreceğim.