Halep'in bir bölümünü yıllardır hakimiyeti altında tutan ve "muhalifler" olarak adlandırılan grup, uzun süredir Şam-Moskova kuşatmasını yarmaya çalışıyor. Doğu Halep'te Şam'a bağlı güçler son dönemde hayli ilerleme kazandı ve "muhalifler" denilen grupları dar bir alana sıkıştırdı.

Rus destekli Esad uçakları hastane, ibadethane, konut dinlemeden vuruyor, yaşlılar, çocuklar ve kadınlar ölüyor. Yaşanan facianın görüntüleri karşısında yüreği sızlamayan yok gibidir. İnsanı, insanlığından utandıran görüntüler. Bu görüntülerin tek suçlusu "öldüren" de değil bence. Evet, Rusya kendi stratejik önceliği için bölgedeki varlığını artırıyor. Halkını öldürdüğünü bile bile, ülkesinin çıkarı için diktatör Beşar Esad'a destek veriyor.

Vekalet savaşının diğer cephesi de var ama. Suriye'de iç savaşı, ABD ve Büyük Ortadoğu Projesi içerisinde roller dağıttığı müttefiklerinin çıkardığı tartışılmaz bir gerçek. Yıllarca Irak'ı Saddam Hüseyin'in, Libya'yı Muammer Kaddafi'nin hakimiyetinden kurtarmak isteyen ABD'nin Neo Con'ları, bu amaçlarına ulaşınca yönünü Suriye'ye çevirmişti. Türkiye ve Ürdün sınırına yakın bölgelerde nasıl çıktığı tartışmalı olan bazı gösteriler Şam yönetimi tarafından kanlı müdahalelerle bastırılınca, o kıvılcım bir alev topu doğurdu. Milyonlarca Suriyeli, tıpkı Irak'ta olduğu gibi evini, yurdunu terk edip komşu ülkelere göç etmek zorunda kaldı. Çoğu kadın, çocuk ve yaşlı olmak üzere yüz binlerce sivil vahşi şekilde can verdi bu savaşta. Kazananın, Suriye halkı olmayacağı bir savaş bu. Adı üzerinde "vekalet savaşı"...

* * *

Peki, uzun süredir kuşatma altında bulunan Doğu Halep'te çocuklar, kadınlar ve yaşlılar neden ölüyor? Tamam, Rus destekli Esad uçakları bombalıyor, obüsler ateşleniyor, rast gele ateş açılıyor. Ama neden o bölgeden çıkarılmıyor sivil halk?

İşte olay burada düğümleniyor. Çünkü, kadınlar, çocuklar ve yaşlılar Doğu Halep'te "kalkan" olarak kullanılıyor, uğradıkları katliamların görüntüleri de propaganda aracı olarak...

Bu ay başında Doğu Halep'te bir bildiri dağıtıldı. Bölgeyi kontrolü altında tutan Fetih Ordusu'nun fetvası olduğu söylenen bildiride özetle şöyle deniliyor:

"Fetih Ordusu'nun Yüksek Komutanlığı, rejim tarafından talan edilen ve kuşatılan Halep halkının sabırla katlandığı acıların büyüklüğünün tamamen bilincindedir. Diğer fraksiyonlardaki mücahitlerle istişare ettikten sonra, işbu ilanla, cephede çarpışan kardeşlerimizi desteklemek için, cihat adına 150.000 Suriye Lirası ödemesi koşuluyla, 14 yaşından küçük ve 55 yaşından büyük sivillerin kontrolü altındaki bölgelerden ayrılmasına izin verdiğini duyurur.

Allah'ın izni ve yardımıyla, size büyük zafer için söz veriyoruz. Gökyüzü ve yeryüzünden daha geniş bir cennet için acele edin. Eğer bizzat yapamıyorsanız, para ödeyerek cihada katılın. Allah'a itaat edin ve cennettin kapıları size açılsın. Bu müjdeyi bütün müminlere aktarın."

Fetvaya aykırı hareket ederek para ödemeden bölgeyi terk etmeye yeltenenlerin vurulduğu haberleri geliyor Doğu Halep'ten. Eğer bir "kara propaganda" değilse bu fetva, yayınlayan kim olursa olsun tam bir utanç belgesi.

14 yşından küçük, 55 yaşındaki büyüklerin parası yoksa ölüm fermanı çünkü dağıtılan bu bildiri. Parayı veren göç etsin, mülteci olsun. Parası olmayanın ise ölümünün görüntüleri propaganda aracı...

* * *

Suriye'de uzun süre Esad'ın hakimiyet kuramadığı iç savaşta rüzgâr, Rusya'nın devreye girmesinin ardından tersine döndü. Rusya, İran'la birlikte Şii-Nasrani ekseniyle ittifaka girişti. Çünkü, ABD ve müttefikler, Esad'ı devirmek için Sünni direniş gücünü kullanıyor, "mücahitler" şeriatla yönetilen bir ülke kurmak için savaşırken, ABD de "Esad'sız Suriye" için silah ve lojistik destek yağdırıyordu.

Suriye'nin ilk savaşçı gruplarını ABD'li, İngiliz ve Fransız "özel kuvvetler" mensupları eğitti, yetiştirdi. ABD aynı yöntemi, -bugün Esad'la sessizce stratejik işbirliği yapan- Suriye PKK'sı üzerinde de uyguladı. Ağır silahlarla donattı, komandolar tarafından eğitildi Suriye PKK'sı...

Rusya da, bu gücün hedef aldığı Şii-Nasrani cephesine yüklendi ve dengeleri değiştirdi. Şii güç Hizbullah da Suriye savaşında önemli rol oynuyor. Doğu Halep'teki kuşatmanın bir yanında Suriye PKK'sı, bir yanında Şam birlikleri, diğer yanında da Hizbullah var. Tam ortada da cihatçı Sünni gruplar...

ABD seçimleri döneminde Rus Hava Kuvvetleri Doğu Halep'i bombalamayı durdurdu. Viladimir Putin, "Bombardıman Hillary Clinton'un seçilmesine hizmet eder" diyerek durdurdu bombardımanı. NATO da, bunu fırsata çevirip Doğu Halep'e İdlib'ten takviye gönderdi. İşte o takviye Hizbullah'ı kıskaca aldı. Ama Hizbullah, İdlib'den gelenlerle Doğu Halep'teki grupların birleşmesini engellemeyi başardı.

Rusya, bu başarıyı (!) gösteren Hizbullah'la "eşgüdüm" oluşturmaya karar verdi. Lübnan Hizbullahı ile Rus Ordusu artık müttefik... Hizbullah'ın iki cihatçı Sünni grubun birleşmesini önleyen savaş taktikleri de Rus askeri akademilerinde ders olacak.

Bunları neden mi anlatıyorum? Rusya, Ortadoğu'da müttefik olarak Şii eksenini seçmiş durumda. Putin'in Şanghay İşbirliği Örgütü işlerinden sorumlu özel temsilcisi Bahtiyar Hakikov, örgütün yakında İran'ın katılım dilekçesini incelemeye alabileceğini söyledi geçen hafta.

ABD ise, Trump'un seçilmesiyle birlikte "Sünni cihatçı" gruplara eskisi kadar destek veremeyecek. Belki de yeni dönemde ABD'nin de hedefi olacak bu gruplar.

Kısaca, Suriye'deki iç savaş, başlatıldığından çok farklı bir noktaya geldi ve tüm hesaplar tersine döndü. Bunun faturasını da yine, sivil halk, kadınlar, çocuklar ve yaşlılar ödüyor. Tüm vekalet savaşlarında olduğu gibi, kaybeden yine halk, kazanan yine silah tüccarları...