Tuva’nın başkenti Kızıl, Asya’nın orta noktası

Müzik (Tuva Kanzat-Kargıraa  Gırtlak Şarkıcılığı)

Çirgilçin Ir Topluluğu; Tuva kendine has müzik üslubu ile bölgesinde bir önderdir. Gerek Buryat, Moğol ve gerekse Altay, Hakas şarkıcıları Tuva sanatçıları kadar etkili olamamışlardır. Tuva da boğazın derinliğinden söylenen şarkılar dünyaca tanınır. Tuva’nın Gırtlak Sanatçıları epey vardır. Kuvezin Tuva halk topluluğu Huun-Huur-Tu’nun (aslı Hün-Hürtü) kurucu üyelerinden birisidir ve Tuva halk / rock / elektro / post punk grubu Yat-Kha’nın lideridir. Benzersiz, kontra-bass biçimi Tuva Kargıraa gırtlak şarkıcılığı, kendi deyimiyle “kanzat kargıraa” ile ünlüdür.

Tuva topluluǧu Alash tarafınca seslendirilmiş Tuva Girtlak Müziǧi (Hömey), Tuva topluluǧu Alash tarafınca çalınan Tuva enstrümanları, Tuva şarkı sözleri hakkında Tıva Ir Sözleri.

Tuva gençlerinin en çok beğendiği popüler şarkıcı ise, İşkin-oğludur. İşkin-oğlu’nun “Çaptaşka ve May Ayı” adındaki şarkıları, herkes tarafından beğeni ile dinlenmektedir…

Modern Seyyah-Yoleri Gezgin Derviş rehberliğinde; bir başka gezide ya da hayatı keşfedeceğimiz ve belgeleyeceğimiz, öteki kültür ve coğrafyalarda buluşmak dileğiyle, dostlukla… Yolunuz ve bahtınız açık olsun… 

İçimizdeki Şaman “Sevgi Ağacı”

Türk Dil Kurumu, yayınladığı Türkçe sözlükte Şamanizm’i şöyle tanımlıyor: “Kuzey ve Orta Asya’da Türkler arasında günümüze dek süregelen doğaya tapma, doğa üstü ruhlara inanma temeline dayalı din.”

Oysa, Şamanizm’i yalnızca din olarak tanımlamak eksikliktir. Şamanların kutsal bir kitabı yoktur. Kitaplı- kitapsız tüm dinlerin ve peygamberlerin esin kaynağıdır. Şamanizm, doğa sevgisi, inanç ve yaşam biçimidir. Sosyoloj, pedegoji, psikolji, tıp, felsefe, edebiyat ve folklor özellikleri olan insani ve doğa üstü yöneliştir. Zikir, dans, müzik, doğruluk, güzellik, sağlık, mutluluk ve aydınlıktır... Şamanizm Orta Asya’da, 15 bin yıl önce Türklerle başlayan ve “At-Avrat-Kımız” ortak paydasınsa süren bir kültürdür.

Anadolu’da da Şamanizmin izleri görülmektedir. Orta Anadolu çanağının yanı sıra; Doğu Anadolu’da Kırmançi Nevruz törenleri, Tunceli yöresinde Zazaların koç başlı mezar taşları, Toros Dağları Türkmenleri, Fethiye yöresi Karakeçili ve Bey Dağları Sarıkeçili Aşiretleri, Bolkarlarda, Ege Bölgesi dağlık yörelerinde, Kaz Dağları ve Bergama’da göçebe ve yerleşik olarak yaşayan Yörükler ve Tahtacı Bektaşilerin yaşam ve inaç biçimlerinde Şamanizmin etkisi hala sürmektedir. Bolkar Dağları’nın kuzeyinde bulunan Ulukışla yaylalarında ve Feke, Saimbeyli, Sarız, Eğirdir, Karaman, Konya, Ereğli, Ermenek, Mut, Gülek, Karaisalı, Aslanköy, Pozantı, Aktoprak, Emirler, Darboğaz ve Beyağıl köyünde bu izlere raslamak mümkün. Beyağıl halkının inancı Sunni-Kadri olmasına karşın; Nakşi Bendi, Ataist, Bektaşi ve Şaman izlerine de rastlanmaktadır.

Doğup-büyüdüğüm ve çocukluk yıllarımın geçtiği Beyağıl Köyü’ne yönelmemdeki sır nedir? Beni bu topraklara çeken gizli güç nasıl açıklanabilir? Köyümün yaşlılarını ve ilginç coğrafi yapısını bir türlü unutamıyorum. Köyün gün doğumunda Beşiklitaş ve Çatal Kaya (Ateş kulesi), kuzeyindeki tepede Zefter-Ardıç Ağacı (Adak ağacı), batısında bir derviş-yatır mezarının bulunduğu ve yağmur duasına çıkılan Hacat Tepe, güneyinde Kızıl Tepe ve başı dumanlı-karlı Bolkar Dağları var. Köyün önünden geçen tarihi İpek-Baharat Yolu, Bağdat Demiryolu ve kuzeyi güneye bağlayan E-5 Devlet Karayolu bulunmaktadır

Tekneçukur, İlhan ve Kılan gibi köylerin zikirlerinde Şaman izleri görünür. Öte yandan; Yemen, Çanakkale ve Ulusal Kurtuluş Savaşı’nda şehit düşen Beyağıllı erkeklerin yanı sıra; gazi olarak köye dönen köyün yaşlılarından Hasbi Çavuş, Asım Hoca, Halil Ağa, Esmen Oğlu, İbrahim Hoca, Kamil Onbaşı, İhsan Hoca, Irza Memet, Halil İbrahim, Şıh Osman, Konur Osman, Kulaksız İsmail, Kolsuz Emmi, Abdullah Usta, Tihnalı Memet, Mercan Dayı ve Zahit Hoca gibi köyün aydın ve bilge kişileri (bunların çoğu Kuvay-ı Milliyeci) ve de yaşlı kadınlar, gece kandil ışığı etrafında ağlayarak ve ilahiler söyleyerek döne döne ve zıplayarak yaptıkları toplu zikirler sırasında kendilerinden geçmeleri, tinsel ve dinsel doyuma ulaşmaları; Güney Arap Yarımadası’ndaki Bedevi Göçerlerin ve Dofar Dağlarında yaşayan Cemali Kabilesi’nin müzik eşliğindeki toplu dans ve zikirleri, Afrika- Sudan Omdurman Tekkesindeki Kadri tarikatı mensubu yüzlerce yerli halkın, üç saat süren tütsülü sufi muzik ve dans eşliğinde topluca transsa geçip tinsel, dinsel ve cinsel doyuma ulaştıkları zikirleri ve Orta Asya Şaman ayinlerindeki Gök Tanrı’ya yakarış ve ruhsal yönelişleri çağrıştırıyor.

Devamı yarın…