Belki ülkesinin kendine verdiği görev bölgesinin çapı, belki kendi hadsizliği nedeniyle sınır tanımayan açıklamalarıyla Barrack, adeta bölgenin tek adamı görüyor kendisini.
Aslında en büyük yanlış, Suriye gibi sorunlar yumağı bir ülkede görevlendirilmiş bir diplomatın aynı zamanda bir başka ülkede büyükelçilik yapması.
Suriye'nin mevcut hükümeti, ABD destekli olarak iktidara gelmişti. Kuzey'deki Kürt çoğunluğun olduğu bölgede de ABD'nin taşeronu SDG etkin. Dolayısıyla üzerinde tartışmasız büyük etkisi olan bu iki gücün ABD kontrolünde hareket etmesi kaçınılmaz. Barrack da özel temsilci olarak gitsin orada onlara istediğini söylesin ABD çıkarına uygun bir şekilde. Ancak bunu aynı zamanda Ankara Büyükelçisi olarak söylüyorsa işin rengi değişir. Açıklamaları içerisinde Türkiye ile ilgili hususlar da olabiliyor. Çoğu da bölge ile ilgili bizim politikamızın tersi.
Türkiye Cumhuriyeti bağımsız bir ülkedir. Hiçbir ülkeye bağımlılığı yoktur. Barrack ya Ankara Büyükelçisi olsun ve uluslararası diplomasi kurallarına uygun davransın ya da Suriye Özel Temsilcisi olsun ABD'nin Suriye'deki menfaatlerine uygun davransın, gerekirse Türkiye'yi karşısına alma bahasına! Ama buradan bu işleri yürütmeye kalkmasın.
Tom Barrack meslekten gelme bir diplomat değil, işinsanı. Olayları değerlendirirken ve işleri yürütürken bir işadamı gibi davranıyor, aynı kendisini söz konusu göreve getiren iş insanlığından gelme başkanı Trump gibi.
Barrack, kendi hükümetinin direktifiyle hareket ediyor olabilir ama onun her söylevi Türkiye-ABD ilişkisine zarar veriyor. Umarım sonunda onarılmaz zararlara yol açmaz.