Sarımsak güzeli Taşköprü

Geleneksel Anadolu el sanatlarının, lonca ve ahilik kültürünün yaşatıldığı yerdir Taşköprü…

Geleneksel sanatlar/zanaatlar arasında, ip ve urgancılık, kilim ve bez dokuma, ağaç işçiliği, bakırcılık sayılabilir. Kendirden ip ve urgan eğirme, germeç ve kendir üretilen diğer yörelerde eskiden önemli bir faaliyet idi. Ev tezgâhlarında kendir kilim, pamuktan önlük ve göynek (iç gömlek) dokuma da geleneksel zanaatlar arasındadır. Yaşanan değişmeler sonucu, bahsedilen faaliyetler ve bunlara ait tezgâh ve aletler, ortadan kalkmak üzeredir.

Sarımsak üretimi yanı sıra; folklorik zenginlik, ormancılık, kenevir üretimi, organik tarım, meyvecilik, hayvancılık, arıcılık ve kestane balı ile ünlü Taşköprü, yeni konuklarını çağırıyor… Bunların arasından ipek iğne oyası, yapılışının zor olması ve yapımının uzun sürmesi nedeniyle yüz tutmuş bir geleneksel zanaat olsa da Kastamonu’ya ziyarete gelen Japon kadınlar, kent kültürünü inceledikten sonra ipek iğne oyasını Japonya’da tanıtacaklarından bahsetmişlerdir.

Taşköprü’deki Şeyh Hüsamettin Türbesi, Abdal Hasan Tekkesi, Dilsiz Sultan ve baharın ilk günlerinde  ya da festivallerde yakılan Ateş Şelalesi ile oluşan çoşku ve gelenekler, bir birinin hemen aynıdır. Ya da, Horasan Türkmenleri’nin “Yurd” adını verdikleri kara kıl çadırlardaki, yaşam tarzı ve giyimleri ile Taşköprü halkı arasında inanılmaz benzerlikler vardır. Şiraz yakınlarında bulunan Persepolis harabelerindeki kalıntılar, sutunlar ve öteki tarihi dokular ile Taşköprü Zımbıllı Tepesi’nde bulunan Paflagonya eyaletinin merkezi olan Pompeiopolis antik kenti, Büyük İskender ve Doğu Roma dönemini anlatan önemli tarihi dokuyu içinde saklamaktadır.

Taşköprülüzadeler

Moğol istilası sebebiyle İran taraflarından gelip Kastamonu’nun Taşköprü kasabasına yerleşen Taşköprülü Ailesi, birçok alim yetiştirmiştir. Bu aileye mensup olan Taşköprülüzade Ahmed Efendi, daha çok yazmış olduğu Şakayık-ı Nu’mâniyye ve Miftâh-üs-Se’âde isimli, alim ve evliya bibliyografyaları; ilim ve fen alanlarının açıklamalarını içeren, iki kitabıyla tanınmaktadır.

Toplum, eğitim ve ekonomi

Taşköprü biri 1308, diğeri 1927 de olmak üzere iki defa yanmış ve birçok tarihi eser yok olmuştur. 1927 yangınından sonra ilçede Kadastro uygulanmış, mevcut sokak düzeni oluşturulmuş, geniş caddeler açılmıştır. Çok sayıda köyün ekonomik merkezi olmasına bağlı olarak ekonomisi gelişmiş ve modern yapılar yapılmıştır. Ancak ilçenin genişleme imkânları değerlendirilmemiş, yukarıda belirtilen planın oluşturduğu tek merkeze bağlı olarak çok katlı yapılar çoğalmış, yerel mimari örnekleri yok olmaya yüz tutmuştur.

Taşköprü, toplum ve kültür özellikleri bakımından Türk-İslam kültürünün egemen olduğu tipik bir Anadolu ilçesidir. İlçenin, özellikle “kuyu kebabı” meşhurdur. İlçe pazarı “cuma” günleri kurulur. Ayrıca, son yıllarda salı günleri “sarımsak pazarı” da kurulmaktadır. (Ayrıca, ilçeye bağlı Alatarla (germeç) köyünde “perşembe” günleri “Germeç pazarı” da kurulmaktadır.)

 

Devamı haftaya…