Sen hiç yandın mı?

Abone Ol

Kasıtlı yangın çıkartan,
Şişeleri yol kenarına atan,
İzmariti aracından fırlatan,
Bilinçsizliğinden yangına sebep olan,
Ateşle oynamayı eğlence sanan,
Ormanda mangal yakmayı keyif bilen,
Çevredeki yangın olasılıklarını görmezden gelen, göz yuman,
Yangın sonrası nemalanmalardan yararlanan,

"Sen hiç yandın mı?"

Sen hiç ormanda yaşayan bir canlı oldun mu?
Sincap, tavşan, kurt, çakal, ayı, domuz, geyik, kuş, börtü, böcek...

Sen hiç ağaç oldun mu?
Çam, meşe, selvi, zeytin, kavak, söğüt...

Sen bir canlı olarak hiç nefessiz kaldın mı?
Sen hiç dumandan boğuldun mu?
Sen hiç canlı canlı yandın mı? Yanma acısının ne olduğunu hiç yaşadın mı?
Sen hiç yanarak öldün mü?

Bunlardan birisini bile yaşasan eminim insan olmanın gereğini yerine getirirdin. Sorumlu bir insan olurdun. Ama önemli olan bunları yaşamadan da insan olabilmek. Bunun için tek şart empati yapmak kardeşim empati yapmak.

Bak bıraktığın esere;
Devlet ormancısıyla, itfaiyecisiyle, askeriyle tüm yetkili kurum ve görevlileriyle bir olmuş vatandaşı da yanına alarak tüm araç ve ekipmanlarını seferber etmiş, senin yarattığın dramı temizlemeye çalışıyor.

Halbuki buraya sarfedilen enerji daha olumlu işlere yönlendirilebilir, bütçe daha yararlı işlerde kullanılabilirdi. Sen ve tüm sülalen de diğer vatandaşlarımızla birlikte bundan faydalanırdınız.

Ormanların yanması sonucu çölleşen bir ülke haline gelmemizden bahsetmiyorum bile. Gelecek nesillere böylesi kötü bir miras bıraktığımıza da değinmedim. Yanan ormanların yeniden oluşmasının yüzyıllar süreceği de bugün değinmediğim konular içerisinde.

Bugün tek bir şey istedim empati yapmak. Eğitimli bir toplum olmak, tedbir almak. Tamam bunlar zaten olmalı. Ama biraz da empati lütfen...