Medipol Mega Üniversite Hastanesi Çocuk Hematoloji Bölümünden Prof. Dr. Murat Elli, 1-7 Nisan Ulusal Kanser Haftası kapsamında çocukluk çağı kanserlerine ilişkin bilgiler verdi. Prof. Dr. Murat Elli, tüm dünyada yılda 300 ila 400 binden fazla çocuk ve ergende kanser geliştiğine dikkat çekerek, “Bu çocukların önemli bir kısmı daha tanı alamadan hayatını kaybetmektedir. Çocukluk çağı kanserlerinde erken tanı çok önemlidir. Afrika’da yüzde 43, Güney Asya’da yüzde 57, Amerika’da yüzde 47, Avrupa’da yüzde 3 oranında kanserin tanısı konamadan kaybedilen olgular olduğu bildirilmiştir. Tanı alan çocukların gelişmiş ülkelerde doğma ve yaşama şansı planlarının yüzde 80’i uzun dönem yaşama şansı yakalayabildiği halde, düşük gelirli, sosyoekonomik olarak geri kalmış ülkelerde bu oran yüzde 20’ye kadar düşmektedir. Kısaca yüzde 80’i iyileştirilebilir olmasına karşın, dünyadaki kanserli çocukların yüzde 50’si ancak yaşatılabilmektedir” diye konuştu.

"Türkiye’nin kanser tedavisinde başarı oranı yüksek"

Türkiye'de çocukluk çağı kanserleri tedavisinde başarı oranının oldukça yüksek olduğunun altını çizen Prof. Dr. Murat Elli, şöyle devam etti: "1960’lı ve 1970’li yıllarda kanserli çocukların ancak yüzde 10’u beş yıldan uzun yaşarken, günümüzde gelişmiş ülkelerde bu oran yüzde 85’e ulaşmıştır. Türkiye bu orana çok yakındır. Bu başarının temelinde bilimsel ve sosyal şartlardaki gelişmeler yer alıyor. Her geçen gün yeni gelişen tedavi teknikleri ve yeni ilaçlarla kanserli çocukların uzun ve sağlıklı bir ömür yaşamaları için çalışılıyor. Ülkemizde doktora ulaşımın kolaylaşması, hastanelerdeki hijyeni etkileyen şartların iyileştirilmesi, destek tedavi konularındaki gelişmelerle önemli başarılar elde edilmiştir. Artık hedefe yönelik tedavi kavramları ve akıllı ilaçlarla yan etkisi daha az olan, daha etkin tedaviler için çalışılıyor. Çocukluk kanserleri geleneksel kemoterapi ajanları ile rahatlıkla tedavi edilebilmektedir. Bu ilaçlar ucuz ve kolay uygulanabilir ilaçlardır. Yeter ki hekimler iyi eğitilip kanser tanısı ihmal edilmesin, anne ve sağlık çalışanları çocuklar temiz şartlarda bakabilsinler".