Cide’de gezilip görülmesi gerekli yerler

Gideros Kalesi ve Doğal Koyu

Amasra istikametinden Cide’ye gelirken, Cide’ye 11 km kala, yoldan sapıldığında, Gideros Kalesi ve koyuna ulaşılır. Kestane, meşe, kayın, şimşir ve çam ağaçlarından oluşan, yemyeşil bir örtü ile çevrilmiş bir alan. Cide ile Kurucaşile burunları arasında, burnun arkasına saklanmış bir güzellik. Tarih boyunca, gemilere doğal liman olarak hizmet etmiş. Karadeniz’de fırtına patladığında; denizciler buraya sığınmış. Şimdilerde ise, turistlerin gözdesidir. İsmi ise, Cenevizlilerden gelmektedir.

Burada iki balıkçı lokantası ve yalnızca birkaç ev var. Bu balıkçı lokantalarının müşterileri, salata ve balık yiyebilmek için, Kastamonu-Ankara-İstanbul gibi yerlerden geliyorlar. Ancak buraya ulaşmak zor. Yollar virajlı, dar, rampalı. Ancak yine de, bu güzelliği mutlaka görmenizi öneriyorum. Araçlar için park yeri var. Küçük bir de plajı var. Kumsaldan denize girebilirsiniz. Ayrıca arzu ederseniz tekne tutup, koyun dışına da açılabilirsiniz.

Rıfat Ilgaz Evi

Bir Kültür ve Edebiyat Müzesi özelliğinde olan bu ev, ünlü eğitimci yazar ve şair olan Cideli Rıfat Ilgaz’ın babasının doğup büyüdüğü ve kendisinin çocukluğunun geçtiği bir yer. Cide Belediyesi tarafından restore edilerek ziyarete açılmış. Evde, İstanbul’dan getirilen çalışma masası, kalemler, yatak, radyo, gözlük, takım elbise ve kitapları gibi kişisel eşyalar sergileniyor. Burası zengin bir Edebiyat Arşivi ve Müzesi özelliğindedir. Bu müzenin iç donanımı ve pek çok eşya ve kitapların kazandırılmasında; Rıfat Ilgaz’ın yayıncı oğlu Aydın Ilgaz’ın katkısı büyüktür… “Cide Kaşın, Sarıyazma, Rıfat Ilgaz Kültür ve Sanat Festivali” sırasında ya da başka zamanlarda geldiğinizde, mutlaka bu müzeyi geziniz…

Çoban Kalesi

Güble ve Gilivri arasında bulunur. Denizden 50-60 metre yükseklikte, tabii bir kayanın üzerinde yapılmıştır. Romalılar döneminde yapılmış ve Osmanlılar döneminde onarım görmüştür.

Timle Kalesi

Uğurlu (Timle) köyündedir. Deniz seviyesinden, 100 metre yükseklikte olan doğal bir tepe üzerine kurulmuştur. Kalenin yapılış amaçlarından birinin de önündeki sahilinden, gemilerle karaya çıkabilme imkanının bulunmasının kontrolüdür. Bizans dönemine aittir. Osmanlılar tarafından bu kale, Osmanlı-Rus savaşında kullanılmıştır. Timle Kalesi, şu anda tahrip olmuş ve kalıntıları, restore edilmeyi bekliyor.

Gazallı Kalesi

Köseli köyünde, bir burun üzerine kurulmuştur. Bizans dönemine aittir.

Okçu Kalesi

Okçular köyünde bulunur. Batıdan doğuya doğru uzanan, doğal bir kayanın üzerine kurulmuştur. Kalenin tam olarak ne zaman yapıldığı bilinmemektedir.

Çayyaka Plajı

Karadeniz kıyıları, dağların genelde denize paralel uzanması nedeniyle, koy bakımından Ege ve Akdeniz kadar zengin değildir. Ama özellikle Cide kıyılarında, irili-ufaklı, birbirinden güzel ve denize girmeye elverişli, pek çok koy vardır. Ancak bunların bir kısmına araba ile gitmek mümkün değildir. Örneğin: Kazalı Altı Plajına gitmek isterseniz, ancak patikadan yürüyerek inebilirsiniz. Veya tekneyle ulaşmak mümkün. Plaj zaten, bu yüzden pek bozulmamıştır. Bunun yanında, Karadeniz plajları doğal güzelliklerinin yanı sıra, alışılmamış manzaralar ve kaya yapıları gösteriyor. Tıpkı, Cide’nin doğusundaki, Çayyaka Plajı’nda olduğu gibi. Yeşil renklerin hakim olduğu kayalar, değişik bir görünüm sunuyor. Plajın hemen karşısında ise, büyük kayalıklar yükseliyor.

Devamı haftaya…