Nerede olduğumuzu bilmek için bazı verilere ihtiyaç duyarız. Bir harita üzerinde hesap yapıyorsak enlem ve boylamı bilmemiz yeterlidir.
Eğer bir uçağın içindeysek üçüncü bir veri gerekir. Bu da o andaki yüksekliğinizdir.
Bu hesaplamayı uzayda yapmak zorundaysanız verilere bir de zamanı eklemeniz gerekir.
Hesaplama yapabilmek için referans aldığınız noktaya nirengi noktası denir. Bir noktayı belirledikten sonra tanımlamalarınız o belirlenen noktaya göre olacaktır.
İnsan yaşamı için de sanırım nirengi noktalarına ihtiyacımız var. İnsan öncelikle yaşamını sürdürebilmek için bilinçli seçimler yapmak zorundadır. Ev ya da araba alacaksanız nirengi noktanız sahip olduğunuz paradır. Elbette bu noktaları çeşitlendirmek mümkün; sosyal çevre, çocukların okulu, sizin işinize uzaklığı gibi.
İnsanın en önemli nirengi noktasının diğer insanlar olduğunu düşünüyorum. Birey kendini diğer insanlara bakarak konumlayabilir. Bu sağlıklı bir şekilde yapılırsa eminim ki insanı geliştirir. Tabi toplum ahlaki kuralları ve sosyal yapısını sağlıklı bir noktaya getirmişse gerçekleşir bu durum.
Hırsızları veya hırsızı görüp kendinizi onun karşısında konumlayabilirsiniz. Bu konumlama çoğu zaman bir eyleme, bir duruma verilen tepkiyle gerçekleşir. Hırsızlığın karşısında oluyorsanız doğrusunu yapıyorsunuz demektir.
Eğer hırsızlığa karşı yeterince tepki vermiyorsanız bunun temelinde bir gün ‘’fırsatı yakalayınca’’ sizin de çalacak olmanızdır. Tabi şunu da belirtmeliyim ki ‘’korkularınızın’’ olması da sizin tepki vermenizi engeller. Çaresizlik sizi baştan sona değiştirebilir.
Burada kötücül eylem olarak örneklediğim hırsızlığın yerine siz istediğiniz sözcüğü yazabilirsiniz.
Sadece kötüden yola çıkarak kendinizi konumlandırmanızın ya da tanımlamanızın dışında iyiden yola çıkarak da kendinizi tanımlayabilirsiniz. İyinin yanında olmak da bir nirengi noktası belirlemektir. Ne kadar çok nokta belirlerseniz o denli sağlam basarsınız yere. Noktalarınızın net ve çok olması hata katsayınızı düşürür.
Bazen ideolojiyle ya da aklınıza yerleştirilmiş, ekilmiş yalan yanlış kurallar nirengi noktalarınızı silikleştirir, yerinden oynatır. Genelde çok büyük bedeller ödemeden başardığınız yere geri dönemezsiniz. Ortak ideoloji, fikir, inanç nedeniyle bir yanlışı görmezden gelmek bütün noktalarınızı silikleştirir. Biraz abartılı örnekleyecek olursak böyle bir tutum sizi bir katile dönüştürebilir. Dünya üzerinde gerçekleşen katliamların hepsi sıradan insanların desteğiyle başlamış ve sürmüştür.
Kendinize sorduğunuz ve dürüstçe yanıtladığınız her soru size yeni nirengi noktaları kazandırır. Çocuklara, hayvanlara ve insanlara davranışınızı kendiniz belirler ve sürdürürsünüz. Bakın ‘’çocuk, hayvan, insan’’ sıralaması bile benim için bir nirengi noktasıdır. Benim sıralamam güçsüzden güçlüye doğrudur ve kendini koruyabilmekle ilintilidir. Biri çıkıp ortadaki hayvanı sona alırsa (birçok insanın bu şekilde düşünüyor) gerçekleştirmek için çabaladığımız ‘’uyum’’ büyük yaralar alır.
Yaşamınızı saran doğanın içindeki canlara nasıl davrandığınıza göre de bizler sizleri başka başka yerlere konumlandırıyoruz.
Sadece çocuk – hayvan – insan sıralaması da değil; bu sıralamanın istediğiniz yerine ırmakları, denizleri, ağaçları koyabilirsiniz.
Kendimizden başlayarak ne varsa bağışlamamız gerekiyor. Kendimizi bağışlamazsak asla yaşama karışamayız.
