İçinden Volga akan şehir: KAZAN

Kazan kenti tarihi dokusu

XX. yüzyılda Kazan, Rusya İmparatorluğu’nun en önemli ticaret ve kültür merkezlerinden biri durumuna geldi. 2 Ocak 1848’de ilk banka, 24 Mayıs 1850’de ilk kız lisesi, 1860’ta ilk deri fabrikası (Alafuzov), 1865’te şehir kütüphanesi, 1876’da Tatar Öğretmen Okulu, 1881 ilk müzik okulu açıldı. Şehrin en büyük kütüphanesi olan Kazan Devlet Üniversitesi Kütüphanesi (Nauçnaya Biblioteka İmeni N. İ. Lobaçevskogo) 1814 yılından itibaren kitap toplamaya başladı. 1907 yılında 18.508 kişinin istifade ettiği kütüphanede 160 bin cilt kitap bulunuyordu. 1997 sayımına göre kütüphanede 4.700 bin cilt kitap bulunmaktadır. Bu kitapların 153 bin cildi Tatarca, 23 bin cildi de Arap harfli matbu ve el yazmasıdır. Şehirdeki diğer bir önemli kütüphane de Tataristan Millî Kütüphanesi’dir. Bu kütüphanede de 3.700 bin cilt kitap bulunmaktadır ve bunların 80 bin cildi Tatarcadır.

Kazan 27 Mayıs 1920’de kurulan Tataristan Muhtar Cumhuriyeti’nin başkenti olduktan sonra hızla gelişmeye başladı. 1926’da yolcu otobüsleri çalışmaya başladı. 1928’de kanalizasyon inşasına ve yeni konut yapımına başlandı. 1932 yılında havacılık enstitüsü ve sinema filmi üreten bir fabrika açıldı. 13 Nisan 1945’te Rusya İlimler Akademisi’nin Kazan şubesi açıldı. 1954 yılında şehre doğal gaz boru hatları döşenmeye başladı.

Kazan Üniversitesi, Pedagoji Üniversitesi, Teknik Üniversite, Konservatuvar ve çeşitli yüksek okullar, şehirdeki en önemli öğretim kurumlardır. İlimler Akademisi’ne bağlı çeşitli enstitüler de üniversite sonrası eğitim verilmektedir. Galiasker Kemal, Kerim Tinçurin, Musa Celil, Kaçalov drama tiyatrosu şehirdeki en büyük tiyatrolardır. Tukay, Lenin, Musa Celil, Gorki ve Devlet Müzesi (700 bin parça koleksiyonu bulunmaktadır) şehirdeki önemli müzelerdir.

Sovyetler Birliği Dönemde inşa edilen yeni üniversite binaları, parlamento binası, sirk ve Tataristan oteli, şehirdeki görkemli yapılardan bazılarıdır.

1990’dan sonra Türkiyeli inşaat şirketleri tarafından inşa edilen devlet binaları, spor sarayı, pramit (eğlence merkezi), Safar oteli ve filarmoni salonu şehirdeki modern yapılardan bazılarıdır. Ayrıca 1990’dan sonra Kazan’ın hemen hemen her mahallesinde inşa edilmeye başlayan değişik mimarideki küçük camiler ve kiliseler de şehre çok dinli bir kimlik vermiştir. Devlet müzesi, Tukay müzesi, Millî Kütüphane binası, Opera binası, Mercanî, Apanay, Burnay, Ecim (Azimov), Peçen Pazarı ve Sultan camileri ile St. Pavel ve St. Pyotr kiliseleri ve Kazan Lenin Üniversite binası Kazan’daki önemli tarihi eserlerden bazılarıdır.

Volga (İdil) Irmağı kenarında yer alan Kazan kenti, binlerce yıllık tarihi ve kültürel zengin dokusu yanı sıra, doğal güzellikleri ve zengin mutfak kültürü ile de Tataristan Özerk Cumhuriyeti’nin ve genel olarak da Rusya Federasyonu’nun eşsiz coğrafyalarının başında gelmektedir. Dünyada farklı mevsimlerde, mutlaka gezip görülmesi gereken yerlerin başında gelen, içinden Volga akan Kazan’ı merakla keşfetmek ve belgelemek istiyor iseniz, gezi haritanıza Kazan’ı işaretleyiniz… Ömrünüzde kazan kaynamadan, Kazan’ı görünüz… Gözünüz arkada kalmasın… Trans Sibir treni ile Sibirya coğrafyasında yaptığım 10 bin kilometrelik ve 21 günlük kezimin 3. durağı olan Kazan, yeni konuklarını bekliyor… 3. kez gittiğim Kazan gezimde, beni konuk eden değerli iş adamı Metin Yıldırım, TYH ve Kazan Öğrenci Yurdu Müdürü Hüseyin Kılınç ve Fatih Beye ayrıca teşekkür ederim… Bu gezimde bana pek çok olanaklar sağlayan, Kazan Kentini yeniden inşa eden yüklenici firma sahibi olan rehber arkadaşım Metin Yıldırım, Kazan’da hala izleri bulunan İdil Bulgar Tatar Türk Hanlığı hakkında şu bilgileri verdi…

Devamı haftaya…