Kadınları destekleyerek, karşılaşılan güçlükleri ve daha eşit bir dünya için ürettikleri çözümleri görünür kılmayı hedefleyen WOW - Dünya Kadınlar Festivali bugün başladı.  WOW - Dünya Kadınlar Vakfı ve British Council ortaklığında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) desteği ile Kadıköy'de bulunan Müze Gazhane'de düzenlenen festival, müzik, performans, sohbetler ve atölyeler yoluyla kadınların hikayelerine ev sahipliği yapacak. 

WOW İstanbul Türkiye Küratörü ve British Council Sanat Direktörü Esra A. Aysun ile festivalin iki gün boyunca sunuculuğunu üstlenecek müzik yazarı İpek Atcan'ın sunumuyla başlayan festivalin açılış konuşmalarını WOW Vakfı Kurucusu ve Direktörü Jude Kelly, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Şengül Altan Arslan ve British Council Türkiye Direktörü Cherry Gough yaptı.

Festivalin açılış panelinde ise 'birlikteyiz' temasıyla, gazeteci Zeynep Miraç ve Jude Kelly yer aldı.  

KADIN HAKLARINI KONUŞMAK İÇİN BİRLİKTEYİZ

WOW Vakfı Kurucusu ve Direktörü Jude Kelly, "WOW Festivalleri, katılımcıların bir araya gelerek kadınların hayatını etkileyen önemli meseleleri tartışmalarına imkân sağlayan alanlar yaratıyor. Şimdiye dek pek çok farklı ülkede üç milyondan fazla insana ulaşmayı başardık. Bugün burada fiziksel olarak bulunmanın anlamı bizim için çok önemli.  İstanbul'daki ilk festivalimizi geçtiğimiz yıl çevrimiçi olarak gerçekleştirmiştik. Şimdi ise bu karlı cumartesi sabahında fiziksel olarak bir aradayız. İnsanlar cumartesi sabahı kalkıp birçok etkinlik yapabilir ama biz toplumsal cinsiyet eşitliğini ve kadın haklarını konuşmak için birlikteyiz. Bunu konuşmak için bir araya gelmek, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini gerçekten dert edinmeden yapılabilecek bir şey değil. Tüm festival boyunca kadınları dinleyeceğiz ve birbirimizle deneyimlerimizi paylaşacağız" ifadelerini kullandı.

BÜTÜN GAYRETİMİZ SESİ OLMAYANLARIN SESİ OLMAK

İBB Genel Sekreter Yardımcısı Şengül Altan Arslan ise, "Bu iş birliğinin bizde çok özel bir yeri var çünkü bu festivalin temsil ettiği değerler ve kreatif yaklaşım bizim İstanbul için gerçekleştirmeye çalıştığımız 'herkes için daha eşit, daha mutlu bir kent yaratma' vizyonumuz ile son derece uyumlu bir anlayış sergiliyor. Bütün gayretimiz sesi olmayanların sesi olmak ve kaybolan umutları yeniden yeşertebilmek" dedi. 

ZORLU HAVA ŞARTLARINA RAĞMEN HEP BERABERİZ

British Council Türkiye Direktörü Cherry Gough de yaptığı konuşmada, "Büyük emek inanç ve özveri ile çalışan kolektif bir ekibin gerçekleştirdiği WOW - Dünya Kadınlar Festivali İstanbul'da, bu sene birlikteyiz çağrısıyla, bu zorlu hava şartlarına rağmen hep beraberiz. Festivalin başlangıcından bugün geldiği noktaya baktığımızda altı kıtada 30'dan fazla yerde gerçekleşen oldukça kapsamlı ve kapsayıcı bir festival olduğunu görüyoruz. Dünyanın en önemli şehirleri arasında yer alan ve kültür, sanat ve sivil toplum alanlarında merkezi bir konumda bulunan İstanbul'un, WOW küresel ağı olarak hayata geçirdiğimiz değişimin bir parçası olması çok değerli. Bu sene ikinci kez hayata geçirdiğimiz festivalde bizleri yalnız bırakmayan ve bu festivali hayata geçirmemizde bize katkı sunarak toplumsal cinsiyet eşitliğini en az bizim kadar önemsediğini hissettiren iş ortaklarımıza ve festivalde yer alan tüm katılımcılara teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.

6 KITAYA YAYILDI; 30'DAN FAZLA MEKANDA GERÇEKLEŞTİ

WOW İstanbul Türkiye Küratörü ve British Council Sanat Direktörü Esra A. Aysun festivalle ilgili yaptığı açıklamada, "WOW Festivalleri İstanbul ayağı aslında geçtiğimiz sene dijitalde tüm Türkiye'ye yayarak başlamıştı. Bu sene ise hava şartlarına rağmen bizlerle birlikte olacak izleyicilerimizle ve festivali  mümkün kılan bütün katılımcılarımıza birlikte burada olmaktan çok mutluyuz.  WOW Festivalleri ilk kez 2010 yılında Birleşik Krallık'tan çıkan bir festival. Bu vakte kadar 2010 yılından itibaren 6 kıtaya yayılarak 30'dan fazla mekanda gerçekleşti. Biz bu sene İstanbul'da birlikteyiz teması ile bir araya geliyoruz" dedi.

AMACIMIZ KADINLARIN YAŞADIKLARINI KONUŞABİLMEK

Aysun, "Amacımız bu şehrin yarı nüfusunu oluşturan bütün kadınlarla, hep birlikte günümüzün problemlerini birlikte konuşmak, tartışmak, çözüm önerilerini getirmek üzere bir araya getirmek. Bu birlikteliği hem sivil topluma hem yaratıcı alanlardaki kadın profesyonellere ve sanatçılara bir çağrı olarak iletiyoruz. Amacımız bu iki günde kadın haklarını, kadın olmanın anlamını, bu şehirde kadınlar olarak yaşadıklarımızı yaratıcı bir platformda sanatçıların sözcülüğüyle konuşabilmek. Bütün festivaller bir hikaye anlatıcılığı üzerine değiniyor. Biz de bu hikaye anlatıcılığı için birçok kadına sahnemizi  açıyoruz. Aralarında sanatçılar var, sivil toplum aktivistleri var, yazarlar var ya da sıradan herhangi bir kadın olarak bu şehirde kendi mücadelesini sürdüren aktivistler var. Hepsinin hikayesinin hepimiz için ilham verici olmasını bekliyoruz" diye konuştu.