İstanbul yağan her yağmurdan sonra yaşanan sel felaketinin önlenmesi için İBB Meclisi'ne bir öneri sunuldu.. Meclis Üyesi Berke Merter, sel felaketine çözüm önerisi olarak Tokyo'da uygulanan modeli meclise sundu. Son dönemlerde yaşanan sel felaketleri vatandaşların korkulu rüyası haline geldi. Giderek artan betonlaşma, yetersiz altyapı ve yeşil alanların yok olması sel felaketlerinin temel sebebi olarak gösteriliyor. En ufak bir yağmurda sel korkusu yaşayan vatandaşlar, sorunun köklü bir şekilde çözülmesini istiyor. Sel felaketlerini önlemenin yolu ise akıllı şehirlerden geçiyor. Akıllı şehirlerin başında ise, geliştirmiş olduğu G-Cans isimli sistem ile sel felaketlerinin önüne geçen Japonya'nın başkenti Tokyo geliyor. 

MÜHENDİSLİK HARİKASI

Bir mühendislik harikası olan projenin 15 yılda tamamlandığı ve 2 milyar Euro'ya mal olduğu biliniyor. Dünyanın en büyük sel önleme sistemi olan proje, 32 metre çapında ve 65 metre yüksekliğinde 5 tane dehliz şaftının, yerin 50 metre altında giden 6.5 km'lik tünellerle birbirine bağlanmasıyla oluşuyor. G-Cans'in "yeraltı tapınağı" adı verilen ana yağmur suyu deposu 177 metre uzunluğunda, 78 metre genişliğinde ve 25 metre yüksekliğinde inşa edilmiş.  Depoda her biri 500 ton gelen 59 tane kolon bulunuyor. Bu kolonlar 10MW gücünde bir pompaya bağlı olarak saniyede 200 ton suyu Edogawa nehrine deşarj edebilecek kapasitede. Kanallar içinde toplam 44 milyon litre su hareket edebiliyor.

İSTANBUL HAK EDİYOR

Sistemin Türkiye'de de uygulanması açısından meclise soru önergesi veren Berke Merter, İstanbul'un sel felaketlerinden kurtulması için Tokyo modelini önerdi. Modelin fotoğraflarını ve çalışma sistemi ile ilgili bilgileri de meclise sunan Merter, Shutoken Gaikaku Hosuiro denilen yeraltı depolarının Tokyo'da kullanıldığını ve başarılı olduğunun altını çizdi. Berke Merter, "Tokyo modeli sistemi çok pahalı olsa da uzun vadede düşünüldüğünde İstanbul bu yatırımı hak ediyor" dedi. 

"Önergesinde, "İnsanoğlu doğayla girdiği savaşlardan hiç birini henüz kazanmamıştır" cümlesine yer veren Berke Merter, "Son dönemlerde sel korkusundan, yağmur yağmasından korkar olduk. Çünkü yıllarca meydana getirdiğimiz beton şehirlerin içinde boğuluyoruz. Neden mi? Önce nefes aldığımız ağaçları kestik daha fazla bina dikebilmek için, yetmedi deniz kenarlarını doldurduk, dereleri ıslah edip çok güzel siteler yaptık. Zengin olduk sandık, büyüdük geliştik güya. Çok güzel metrolar yaptık, şehirleşme tamam dedik ama son yaşanan yağmurlarda sel sularından giremedik o metrolara" ifadelerini kullandı. 

OY BİRLİĞİ ÇIKTI

Önerge, Berke Merter, Ümit Yurdakul, Hasan Tapan, Seyit Ali Aydoğmuş, Şenol Yolbir ve Musa Keleş imzaları ile Meclis Başkanlığına sunuldu, sonrasında da oy birliği ile başkanlık makamına havale edildi.

İstanbul'da 9 Eylül 2009 tarihinde yaşanan sel felaketinde Halkalı, Çatalca ve Silivri'de 31 kişi hayatını kaybetmişti. Başakşehir, Bağcılar ve Küçükçekmece'de etkili olan sağanak yağış nedeniyle, Ayamama, Tavukçu ve Hamam dereleri taşmış, Basın Ekspres Yolu kapanmıştı. Sayısız tır ve araç sel sularına kapılarak sürüklenmişti. İstanbullular da araçlarında, evlerinde ve iş yerlerinde mahsur kalmıştı. Valiliğe göre yaşanan bu sel felaketi sırasında bin 484 kişinin havadan ve karadan müdahalelerle kurtarılmış, 3 bin 401 bina etkilenmişti. Sel felaketi, irili ufaklı işyeri sahibi olan binden fazla esnaf ve sanatkârı da vurmuştu. İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İSTESOB) Başkanı Faik Yılmaz, mal kaybı ve hasarın 30 trilyon liranın üzerinde olduğunu söylemişti.

Sibel GÜLERSÖYLER