Yerin kilometrelerce altında kırılan fay hattının oluşturduğu depremin yıkıcı etkisinin yeryüzüne yayılmadan önce artık insanlara haber verilebildiği yapay zeka tabanlı Emergency Disaster Information System (EDIS-Acil Afet Bilgi Sistemleri) hayata geçirildi. Yerli ve yabancı 4 firmanın bir araya gelerek tasarladığı, eski kullanılan teknoloji ile yeni geliştirilen teknolojinin birleşimiyle oluşan deprem erken uyarı sistemi EDIS, Esenler'deki Yıldız Teknik Üniversitesi Yıldız Teknopark Kongre Merkezi'nde düzenlenen lansman ile tanıtıldı. Lansmanda, birçok üniversiteden akademisyen, bürokratlar ve kamu yöneticileri de yer aldı.  Lansman toplantısında, 1999 Kocaeli Gölcük merkezli depremin enerjisinin yüzde 50 düşürülmüş ve tek yönlü hali de simülasyon tırında gösterildi.  

BAZI BÖLGELERDE 3 SANİYE, BAZI BÖLGELERDE 3 DAKİKA ÖNCE HABER VEREBİLİYOR 

Sistemin detayları hakkında açıklamalarda bulunan EDIS Kurucu Ortağı ve CEO'su Ali Emre Erişen, “EDIS, deprem, sel, yangın gibi birçok faaliyeti önceden haber veren uyarı sistemi olarak çalışacak. Uzun yıllardır zaten deprem üzerinde çalışıyorduk. Saniyeler, dakikalar öncesine kadar programın kullanıldığı sitelerde, apartmanlarda bu sinyal verilecek. Kullanıcılar da cep telefonlarında bu sinyali alacaklar. Mümkünse dışarı çıkmaları, mümkün değilse uygun pozisyon almalarını sağlamak için elimizden geleni yapmaya çalışacağız. Süre mesafeye, depremin derinliğine, sahile uzaklığına göre değişiyor. Bazı bölgelerde 3-5 saniye iken, Adıyaman-Sivas arasında 3 dakikanın üzerinde gördük” ifadelerini kullandı.  

KAÇIŞ PLANI DA VERİYOR 

Malatya’da yaşanan depremde 5 saniye önceden alınabilecek haberin insanların hayatını kurtarabileceğini hatırlatan Erişen, “Oradaki hesaplara baktığımız zaman 20-21 saniyelik gibi bir süre vardı. Villada oturmanız, o avizenin düşmemesi manasına gelmiyor. Yeni ya da eski, hasarlı hasarsız bina olup olmaması da önemli değil. Bizim amacımız hem depremden önce bir eğitimini hazırlamak hem de yapay zekayı erken uyarı olarak vermek. Deprem sonrası ne yapacaklarını da planlıyoruz. Bir alışveriş merkezinde yakalansanız telefonda ne tarafa gideceğinizi görebileceksiniz. Öncesi, olduğu an ve sonrası için komplike bir sistem diyebiliriz” dedi.  

HEM TÜRKİYE’DE HEM DE DÜNYADA KULLANILIYOR 

Sistemin her alanda kullanımının mümkün olduğunu belirten Erişen, “Şu an dairelere vermiyoruz. Öncelikli amacımız sitelere, apartmanlara, fabrikalara vermek. Ondan sonra yavaş yavaş diğer yerlere ineceğiz. Site yönetiminiz program alıp kurdurarak bu işi yapabilir. Daire başına 1-2 liraya sistem alacaksınız. Bir cihaz yoksa sistem olmadığını düşünürsek, 300-400 euroluk bir şey. Böyle bir yatırımla binanızı depreme hazır hale getireceksiniz. İş merkezleri için de bir avantaj. Normalde milyonlarca euroluk bir yatırım yapmaları gerekirken, cihazı alarak bir fabrikayı depreme hazır hale getirebilecekler. 2,5 yıldır birçok kullanan yer var ama demo idi. Şimdi tüm insanlık için başta ülkemizde ve diğer ülkelerde hizmete sunuyoruz” diye konuştu.  

KÜÇÜK DEPREMLERİN SİNYALİ VERİLMEYECEK 

Yapılan teknolojinin zor bir iş olduğunu belirten Erişen, “Yanlış sinyal verilir mi, bilmiyorum. Şu an 76 deprem tespit ettik. 76’da 76 yüzde 100 oranında yanlış sinyal çıkmadı. En iyi araba markaları bile bu araba yolda kalacak demiyor. Daha önce bunu yapan olmadı. Sorabileceğimiz bir kişi de yok. Çok küçük deprem sinyali vermeyecek. Türkiye’de geçen sene tespit edilen yaklaşık 23 bin civarında deprem vardı. Burada en azından eşik seviyesi 4’ü ya da 5’i geçen, risk bölgesine göre, binayı etkileyecek ya da fabrikayı etkileyecek depremlerin sinyalini vereceğiz” ifadelerini kullandı.