Davette konuşan Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Öğretim Üyesi Dr. İnanç Atılgan, Orta Avrupa’nın en büyük peynir üreticileri olan kooperatif üyelerini okullarında ağırlamaktan büyük mutluluk duyduklarını dile getirdi. Dr. İnanç Atılgan, “1 milyar avro ciro yapan bir Avusturya firması olan gruba hem Türkiye’yi ve gastronomik değerlerimizi hem de okulumuzu tanıtmak istiyoruz. Yapacağımız anlaşma ile öğrencilerimiz, bu en değerli mandıralarda yani işin mutfağında peynir yapım süreçlerini öğrenecekler. Bu, onların meslek hayatlarında deneyimleyecekleri en özel eğitimlerden biri olacak” dedi.

Grubun, Türkiye ile bugüne kadar olan küçük çaplı iş birliklerini daha da geliştirmek ve bilimsel alana taşımak istediklerini belirten Dr. İnanç Atılgan, “50 peynirli şehrimiz Balıkesir ve TİGEM işletmelerini ziyaret ederek temaslar gerçekleştirecekler” dedi.

9. SENFONİYİ, PATATES CİPSİYLE BİRLİKTE SUNDULAR

Ayrıca bölüm olarak akademisyen ve şef adayı öğrencilerinin Türk Mutfağı Lezzetlerinden oluşan çok özel bir mönü hazırladıklarını dile getiren Dr. İnanç Atılgan, “Bir yemek asla sadece bir yemek değildir. Bir patates kızartmasının bile hikayesi, geçmişi ve kültürü vardır. Bugün, misafirlerinize sunduğumuz mönüde özel soslu bir patates cipsi vardı. Çok basit ama özel hikayesiyle birleşince misafirlerimizin nasıl memnun olduklarını, kendilerini özel hissettiklerini gördük. Bugün, Avrupa Birliği’nin resmi marşı olan 9. Senfoniyi bilirsiniz. Beethoven, 9. Senfoninin notalarının olduğu kâğıdı kaybetmiş. Günlerce Viyana ve Baum’da evlerinde aramış. Umudunu kestiği bir gün tesadüfen evinin mutfağına indiği bir gün, aşçısının nota kağıtları üzerinde patates soyduğunu görmüş.  Biz de burada kültürlerimizi yakınlaştırmak ve bir anı bırakmak için kendi Türk damak tadına uygun baharatlı sosumuz ile hazırladığımız patates cipslerini, 9. Senfoninin notalarının basılı olduğu kraf kağıtlarla sunduk ve büyük alkış aldık” dedi.

“KÜLTÜRLERİMİZ VE MİLLETLERİMİZ BUGÜN DAHA YAKINLAŞTI”

Altınbaş Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü’nün daveti üzerine Türkiye’ye geldiklerini, beklediklerinden çok farklı, gelişmiş ve gastronomik açıdan da çok değerli bir ülke gördüklerini ifade etti. August Hackl, ülkelerimizin kesişen değerlerini birleştirmek ve yeni iş birlikleri yapmak istediklerini vurguladı. Gastronominin, kültürleri ve milletleri yakınlaştıran bir etkisi olduğuna değinen August Hackl, “Bugün burada bunu birebir deneyimlemekten büyük bir mutluluk duyuyoruz” diye konuştu.