DİSK-AR'ın Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Hanehalkı İşgücü Araştırması (HİA) verilerinden yararlanılarak 8 Mart’a özel olarak Covid-19 salgınının kadın işgücü üzerindeki etkilerini incelediği rapordaki bulgulara göre, geniş tanımlı kadın işsizliği yüzde 37.7'ye ve Covid-19 döneminde kadınların aylık ortalama iş kaybı da 1 milyon 484 bine ulaştı.

Raporda, TÜİK verilerine göre toplam işgücünün son bir yılda 1 milyon 406 bin azalarak 32 milyon 477 binden 31 milyon 71 bine gerilediğine işaret edilerek, "İşgücünde toplam azalış yüzde 4.3 oldu. Ancak bu azalışa cinsiyet bazında baktığımızda kadın işgücünde daha büyük bir daralma yaşandığı görülüyor. Kasım 2019’da 1 milyon 755 bini işsiz ve 8 milyon 639 bini istihdamda olmak üzere toplam olarak 10 milyon 596 bin kadın işgücündeydi" denildi.

Covid-19 salgınından bu yana 867 bin kadının işgücünden çekildiği ve kadın işgücünün 9 milyon 729 bine gerilediği belirtilen raporda, "Kadın işgücündeki gerileme yüzde 8.2 olarak gerçekleşti. 2019 Kasım’da 21 milyon 881 bin olan erkek işgücü sayısı ise bir yılda 538 bin azalarak Kasım 2020’de 21 milyon 343 bin oldu. Erkek işgücü ise yüzde 2,5 oranında azaldı. Böylece kadınlar son bir yılda erkeklere göre işgücü piyasalarından daha fazla çekildi" denildi ve eklendi:

"Sonuç olarak kadınlar Covid-19 döneminde işgücünden ve istihdamdan daha fazla çekildiler. Kadınlar Covid-19 döneminde daha fazla evlerine dönmek zorunda kaldı. Covid-19 bakım emeğine (hasta bakımı, çocuk bakımı, yaşlı bakımı, ev hijyeni gibi) olan ihtiyacı artırdığı için kadınları işgücünden ve istihdamdan çekilmeye zorladı ve işgücü piyasasında toplumsal cinsiyet eşitsizliği arttı."

Raporda, kadın işgücünde toparlanmaya ilişkin şu önerilere yer verildi:

"Kadın istihdamın önündeki engellerden olan çocuk bakımı, yaşlı bakımı ve ev işleri kadının üstünden alacak sosyal politikalar uygulanmalı.

"Çalışma hayatında kadına yönelik her türlü ayrımcılık terk edilmeli, cinsiyetçi iş bölümüne, ücret eşitsizliğine son verilmeli; güvenceli ve düzenli işler yaratılmalı.

"Salgın döneminde artan kadın işsizliğini azaltacak istihdam politikaları hızla hayata geçirilmeli. Kadınların gelirlerini koruyacak önlemler alınmalı, artan bakım emeği için ekonomik destek ve ebeveyn yardımları sağlanmalı.

"Sendikaların çalışma alanlarına yönelik politikaları oluşturulurken ve hayata geçirilirken toplumsal cinsiyet eşitliği referans alınmalı.

"İstanbul Sözleşmesi’nin tartışılmasına son verilmeli, 6284 sayılı Yasa etkin bir şekilde uygulanmalı.

"Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) 190 sayılı sözleşmesi derhal imzalanmalı, sendikalar bu konuda ortak kampanyalar örgütlemeli.

"Sendikalar yaşamın her alanında kadına yönelik fiziksel, cinsel, psikolojik, ekonomik şiddet ve tacizin sonlandırılması için önlemler almalı.

"Sendikalarda, meslek odalarında ve diğer demokratik örgütlerde kadınların karar mekanizmalarında varlığını garanti altına alacak kararlar hayata geçirilmelidir." (Grafik)