Yorucu geçen bir okul döneminin ardından bugün ders zili son kez çalacak. 18 milyonu aşkın öğrenciyi ise karne heyecanı sardı. Öğrenciler, bir yandan tatil sevinci yaşarken, diğer yandan da notları kötü olanlar karne stresi yaşıyor. Bu noktada ebeveynlere de büyük görevler düşüyor. Uzmanlar, öğrencilere baskı yapılmaması ve karneleri bir başarı ölçütü olarak görülmemesi gerektiğini belirtiyor. Karne notunun öğrenciye hayatının sonu gibi yansıtılmaması gerektiğini aktaran uzmanlar, bu süreçte yapılan hataların öğrencide kişilik bozukluklarına sebep olacağı noktasında ebeveynleri uyarıyor.

CEZA ARACI OLMAMALI

Çocukların başarılarının aynı zamanda öğretmen, aile ve okulun da performans raporu olduğunun altını çizen uzmanlar, çocukların derslerdeki not düşüklüklerinin onun bilgi düzeyini göstermediği, bu nedenle yüksek puanların ödül, düşük puanların da cezalandırma aracı olarak kullanılmaması gerektiğini belirtiyor. Cezaların öğretici olmadığını belirten uzmanlar, çocukların bu şekilde iç motivasyonlarını, disiplinlerini hatta özgüvenlerini kaybettiklerini söylüyor. Ailelerin bu süreçte öğrencilere yapıcı yaklaşmaları ve onları asla kıyaslamamaları gerekiyor. Öğrencilerin, yaz tatili döneminde dinlenmeleri ve enerji toplamaları gerektiğini belirten uzmanlar, karnesi kötü olan öğrencilere tatilde baskı yapılmaması ve zayıf olan derslerini hafif bir plan ile toparlayabileceklerini belirtiyor.

KARNE AİLENİNDİR

Konu ile ilgili görüşünü aldığımız Psikolog ve Aile Danışmanı Özge Öztaşçı, karnenin ailelerin de kişisel başarısı olduğunu belirterek, "Çocuğunuz ister zayıfları olan bir karne, ister takdir getirsin unutmamanız gereken en önemli şey bu çocuğunuzun başarısı, sizin değil. Bu yüzden de karneyi kişisel başarınız olarak görüp bu doğrultuda tepkiler vermemelisiniz. Örneğin; çocuğunuz zayıfları olan bir karne getirdi. Çocuğunuza bağırıp, kızmak ya da cezalandırmak yerine ona bunun kendi çalışmalarının bir sonucu olduğunu ve yeterince çalışmadığını karnede görebildiğinizi söylemek çok daha etkili olacaktır. Çocuğunuzun sevdiği bir tatlıyı yapıp ya da dışarı çıkarıp; evet, koca bir yıl geride kaldı. İyi kötü bir seneyi geride bıraktın, şimdi de gelecek yıl böyle bir sonuçla karşılaşmamak için neler yapabiliriz onu konuşalım şeklinde bir yaklaşımda bulunmak çocuğunuzun psikolojisi açısından çok daha yararlı olur" ifadelerini kullandı.

Sibel GÜLERSÖYLER