Muğla'da çok büyük sarsıntı yaratan yaşanan deprem, bölgenin ve hali ile Türkiye'nin depremle yaşamayı öğrenmesi gerçeğini bir kez daha ortaya koymuştur. Rahmetli Deprem Dede Işıkara, "Depremden korkmayın, çürük yapılardan korkun. Artık depremlerle de iç içe yaşamak durumunda olduğunuzu unutmayın" demiş ve yaşanan bugünlere dikkat çekmişti.

Bodrum'da depremi yaşayan bir olarak şunu söylemeliyim:

Bodrum'u sarsan şiddetli deprem dipten geldiği için şiddeti de fazlaydı. Eğer bu deprem İstanbul, ya da Anadolu'da herhangi bir yerde meydana gelmiş olsaydı hasar da büyük olurdu. Can ve mal kaybında da tahmin edilemeyen noktalara ulaşılırdı.

Depremlerden sonra artçılar oluyor. Bunlar bir haftaya kadar da sürebiliyor. Ancak, artçıların ana depremin şiddetinin altında olduğunu da unutmayalım. Bodrum'da geceden bu yana 200'e yakın artçı deprem oldu, en yüksek artçı sarsıntının büyüklüğü 4,8. Bodrum ve çevresinde yüzlerce insan geceyi sokaklarda geçirdi.

Artçılardaki sıkıntı da şu:

Eğer, ana depremde binalarda ve kolonlarda oluşmuş çatlamalar ve kırılmalar varsa, artçılarla bunlar binaların yıkılmasına neden olabilir. Bu nedenle bu binalara girilmemesi için uyarı yapılıyor ve önlem alınıyor.

Bodrum'da, çok katlı binalar yok. Zemin çoğu yerde kayalar üzerinde. Dikkat edilecek olursa hasarın meydana geldiği noktalar daha çok eskiden bataklık olan, sonradan kurutulup binalar yapılan yerler olarak tespit edildi.

Bodrum'da 60 yıl önce 7 saat arayla meydana gelen İki depremde 19 kişi ölmüştü. Bin 500'e yakın bina yıkılmış, bu büyük felaket Bodrum tarihine "Büyük felaket" olarak geçmişti.

Şunu da ekleyelim:

Bu kadar büyük şiddette bir depremin böylesine can ve mal kaybı olmadan atlatılmış olması sevindiricidir.

İTÜ Öğretim Görevlisi Okan Tüysüz "Depremin olduğu yer Kos adası Bodrum ve Datça arasında bulunan alan. Çevresinde çok sayıda aktif fayın olduğu bir bölge. Depremim büyüklüğü 6.6 olarak veriliyor. Depremin derinliği için 6 ila 10 kilometre veriliyor. Geçmişte de çok sayıda depremin olduğu bölgedir. Özellikle yakın çevresinde hasar yaratmasını beklediğimiz bir büyüklüktür. Bodrum, Datça ve Kos adaların bulunduğu çevrelerde kötü yapılmış binalarda hasar oluşturmasını bekliyor" diyor.

 Şimdi, konu ile ilgili bir başka konuya da değinelim:

 Her deprem sonrası çeşitli kesimlerden açıklamalar yapılıyor. Bu açıklamaların hiç biri birbirini tutmuyor. Bu nedenle de kafalar karışıyor.

Geçmişte yaşanan büyük 17 Ağustos 2017 depremi sonrası Başbakanlık bir karar almış, deprem konusunda bir kurul oluşturulmuş ve kurulun vereceği karar ve açıklamalar dışındaki açıklamalara itibar edilmemesini duyurmuştu.

Ancak, yine bazı televizyonlarda uzmanlar, profesörler ve çeşitli kişi ve kurum temsilcileri yine çelişkili açıklamalar yapıyor. Her zaman oldyuğu gibi yine kafalar karışıyor. Zaten depremin getirdiği panik havasına bunlar da katıldığında işin içinden çıkılamaz duruma geliniyor.

Bakın Bodrum depremi sonrası bu konuda ortaya çıkan şu tablo, bu yazdıklarımızı doğrulamıyor mu?

Kandilli, Ege Denizi açıklarında 6.6 büyüklüğünde meydana gelen deprem sonrasında meydana gelen tsunamiyle ilgili olarak "Tsunami Bodrum liman içindeki istasyonda maksimum 13 cm olarak ölçüldü. Ancak güney kıyılarında 30-40 cm olarak görüldü" diye açıklama yaptıktan sonra Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'dan şaşırtan bir açıklama geldi. Eroğlu açıklamasında, "Tsunami hadisesi diye bir şey yok, denizin bir miktar yükselmesi var" dedi.

Bodrum ve Kos arasında saat 01.31'de meydana gelen deprem, İzmir'den Fethiye'ye kadar tüm sahil şeridinde büyük paniğe yol açtı. AFAD ve Kandilli Rasathanesi, bu sabah yaptığı açıklamayla depremin büyüklüğünün 6.6 olduğunu duyurdu. AFAD, tsunami dalgalarının boyunun 1,5 metreyi bulduğunu resmen açıkladı. Tsunaminin 30 santimetreye ulaştığını belirten Kandilli ise, dalgaların 100 metre kadar içeriye gittiğini bildiriyor. Amerikan Jeolojik Araştırma Merkezi'nin verilerine göre ise depremin büyüklüğü 6,7.

Her deprem yaşanan yerlerdeki panik, korku ve ne yapılması gerekenler Bodrum depreminde de kendisini gösterdi. Depremlerle iç içe yaşamayı öğrenebilmemiz için, bir deprem sonrası ne yapılması gerektiğini bilemiyorsak ve bu konuda halka yön verecek bir makam bulunamıyorsa sınıfta kaldığımızın fotoğrafıdır.

Çok büyük bir deprem daha yaşadık. Duaları eksik etmeyelim de, önlemlerini de almayı öğrenelim artık. Bodrum'da yaşanan bu deprem ucuz atlatıldı ama, her zaman aynı şey olmayabilir.