17 Ağustos 1999 depreminde ailesinden 7 kişiyi kaybeden 77 yaşındaki Hatice Yurt, ilerleyen yaşına rağmen her ay İstanbul’dan gelerek mezarlık ziyareti yapıyor.

İstanbul Kartal’da yaşayan 77 yaşındaki Hatice Yurt, Türkiye’nin içini yakan 17 Ağustos 1999 depreminde ailesinden 7 kişiyi kaybetti. Depremin üzerinden 23 yıl geçmesine rağmen, Yurt’un içindeki ateş bir an bile sönmedi. İlerleyen yaşına rağmen her ay İstanbul’dan depremin merkez üssü olan Gölcük’e gelen yaşlı kadın, burada kızının, torunlarının, kız kardeşinin, kız kardeşinin çocukları ve eşinin kabirlerini ziyaret ediyor.

“Hepsi birden gitti”

Bütün sülalesinin Gölcük’te yaşadığını ancak kendisinin 56 senedir İstanbul’da oturduğunu söyleyen Hatice Yurt, “Kızım o gün buraya gezmeye gelmişti. Bana telefon etti, ‘Anne geleceğim’ dedi. Sonra bir daha aradı gelmeyeceğini söyledi. Öyle deyince ağzım, dilim bağlandı herhalde. Teyzesi, anneannesi, yengesi, dayıları hep burada. O gece deprem oldu. Gelinimiz ‘Gitme, bu gece burada kal’ diye söyledi. O da, ‘Yenge, son gelişim artık. Çocuk okula gidecek’ demiş. Hepsi birden gitti. Depremde 7 kişiyi kaybettik. Kızım 29 yaşındaydı, torunum 8 yaşındaydı. Diğer torunum 6 yaşındaydı. 1 ay önce sünnet ettirmiştik. Kız kardeşim, kız kardeşimin çocukları ve eşi de hayatını kaybetti. Yapacak bir şey. Allah’tan geldi” dedi.

“Ölüm hiç aklıma gelmedi”

Deprem gecesi küçük oğluyla birlikte evinde olduğunu kaydeden Yurt, “Eşim Yalova’daydı. Evimizin altı yoldu. Bir şey ‘Güm’ dedi, ‘Eyvah’ dedim, bir araba çarptı bir yere. Deprem aklıma gelmedi. Sonra sallanmaya başladık, hemen fırladım, ‘Oğlum, kalk, deprem oluyor’ dedim. Bütün komşular dışarıya çıkmış, ben evdeyim. Kızımı aradık, telefonu açmadı. Bahçeye kaçmışlardır diye düşündüm. Ölüm hiç aklıma gelmedi. Sonra oğlum telefonla konuştu, oğlum bir yere gitti, telefon bir yere gitti. ‘Anne ben Gölcük’e gidiyorum’ dedi. Başka bir şey söylemedi” diye konuşu.

“O ateş hiçbir zaman sönmüyor”

Bu acıyı sadece yaşayanların bileceğini dile getiren Yurt, “Hele evlat acısı var ya, Allah kimseye vermesin. 23 sene doluyor bugün. Benim ağlamadığım 1 günüm yok. 8 ay oldu eşimi kaybettim. Hepsinin acısı bir oldu. Annem burada, abim burada, ama evla acısını hiç bir şey tutmuyor. Yırttım kendimi, parçaladım ama neye yarar? Allah’tan geldi bize, kuldan gelmedi. Allah sabrını veriyor. Ama o ateş hiçbir zaman sönmüyor. İstanbul’dan kalktım geldim ben. Her ay buradayım. Bana çocuklar kızıyor, ‘Anne artık yaşın geçti, yalnız gitme’ diyorlar. Ben de onlara ‘Siz bana karışmayın’ diyorum. Buraya geliyorum, hiç onlara söylemiyorum bile” şeklinde konuştu.