Bakan Koca, Türkiye'deki sağlık hizmetlerinin yürütülmesinde bakanlık, üniversiteler ve özel yatırımcılar olmak üzere 3 aktörün mevcut olduğunu; ancak hizmetin büyük bir kısmının Bakanlık teşkilatınca yürütüldüğünü söyledi. Koca, "Kamu sağlık tesisleri sağlık sistemimizin omurgasını oluşturmaktadır. 944'ü hastane, 8 bini aile sağlığı merkezi olmak üzere toplamda 14 bini aşkın sağlık kuruluşumuzla hizmet veriyoruz. Paydaşlarımızla birlikte, Bakanlığımız koordinasyonunda 160 bin yatak kapasitesiyle ülkemizin her köşesindeyiz. 1 milyon 240 bini aşan sağlık çalışanı ile 84 milyon insanımıza hızlı ve kaliteli sağlık hizmeti sunma gayreti içerisindeyiz. Artan tıp fakültelerimize ve kontenjanlara rağmen hekim sayımızda Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ülkelerine göre geride olduğumuzun farkındayız. Hemşire ve ebe sayımız yaklaşık 2,5 kat artmıştır. Hala istihdam artışı sağlanmaktadır" diye konuştu.

'YILBAŞINDAN ÖNCE SMA TARAMALARINA BAŞLIYORUZ'

Bebek ve çocukların muhtemel sağlık problemlerini erkenden tespit ederek kalıcı hasar oluşmasını engellemek için taramaları sürdürdüklerini belirten Koca, "Bu yolla toplamda yılda ortalama 25 bin bebek ve çocuğumuz erken tanı ile tedavi ve rehabilitasyon şansına sahip olmaktadır. Bölgesel pilot çalışma olarak başlattığımız Konjenital Adrenal Hiperplazi taramasını önümüzdeki yıldan itibaren yurt sathında gerçekleştireceğiz. Başka yeni hastalıkları da tarama paneline eklemek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. SMA taramalarını evlilik öncesi ve yeni doğan olmak üzere gerçekleştirilmek üzere hazırlıklarımızı tamamladık. Ülke sathında yılbaşından önce taramalarımız başlıyor. Sağlık Bakanlığı 2022 yılında SMA taramasında yüzde 90 oranını hedefliyor" ifadesini kullandı.

'AŞI ORANLARINI AVRUPA ORTALAMALARININ ÜZERİNE ÇIKARDIK'

Bakan Koca, genişletilmiş bağışıklama programı çerçevesinde 13 antijen ile en geniş aşılama programı uygulayan ülkeler arasında olduklarını belirterek, şöyle konuştu:

"Nüfus büyüklüğüne oranla aşılama başarısında dünyadaki liderliğimizi korumaktayız. Son 10 yıllık süreçte aşı oranlarımız tüm dünyanın hedef olarak belirlediği oran olan yüzde 95 ve üzerinde seyretmektedir. Aşı kapsayıcılığımızın yüksek olması sayesinde aşı ile önlenebilir hastalıkların çoğunluğu kontrol altına alınmış, çiçek ve çocuk felci gibi hastalıkların da ülkemizde kökü kazınmıştır. Salgın koşullarında bile bağışıklama oranlarımızı dünyanın gıpta ettiği düzeyde tutmayı başardık. 5 yaş altındaki misafirlerimiz ve göçmenlerimizi kendi çocuklarımıza uyguladığımız çocukluk çağı aşılama takvimine göre düzenli bir şekilde aşılıyoruz. Aşı oranlarını geçici koruma altındaki nüfusta bile DSÖ Avrupa Bölge ortalamalarının üzerine çıkarmayı başardık. 1998 yılında başlatılan çocukluk çağı Hepatit-B aşılamasında yüzde 98’lik bağışıklama oranına ulaştık."

'PANDEMİ NEDENİYLE 20,7 MİLYAR TL HARCAMA YAPILDI'

Bakan Koca, koronavirüs nedeniyle köy köy, mahalle mahalle, ev ev tarama yaparak yüzde 99’un üzerinde filyasyon ve temaslı takibi sağladıklarını belirterek, şunları kaydetti:

"Sahada görev yapan ekiplerimizle aşılarımızı ülkenin en ücra köşelere ulaştırdık. Sağlıkta kullanılan veri tabanlarını tek çatı altında entegre ettik. Türkiye'de ilk Covid-19 vakasının açıklandığı günden itibaren vakaları kayıt altına aldık. Bulaşma ve filyasyon çalışmaları kayıtları ile salgının yayılım haritası canlı olarak takip ettik. Covid-19 aşısına erken ulaşan ülkelerden biri olduk. Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu ile kendi güvenlilik çalışmalarımızı yaptık.  Aşı gruplarının önceliklendirilmesinde bilimsel ve etik ilkeleri gözettik ve DSÖ rehberiyle uyumlu bir programlama yaptık. Vatandaşlarımızın istedikleri aşıyı tercih ederek ücretsiz bir şekilde Covid-19 aşısı olmalarını sağladık. Covid-19 aşılarının alımı için 17 milyar TL, koruyucu malzeme, ilaç ve tıbbi sarf malzeme vb. alımları için 2 milyar TL, Covid-19 personel ek ödemeleri için ise 1,7 milyar TL olmak üzere toplamda 20,7 milyar TL cari harcama yapılmıştır."