Astana görüşmelerinde alınan karara göre; taraflar, İdlib'te oluşturulacak 'çatışmasızlık bölgesi'nin  sınırları konusunda anlaşmaya vardı. Astana'da ortak karar çıktı. Yapılan açıklamaya göre Suriye'de oluşturulacak 'çatışmasızlık' bölgesinin altı ay süreyle olacağı ve gerekirse sürenin uzatılacağı belirtildi. Astana Görüşmeleri'ne Ekim ayında devam edileceği öğrenildi.Dışişleri Bakanlığı’ndan, 6. Astana Toplantısı'nda İdlib çatışmasızlık bölgesinin ilan edilmesine ilişkin yapılan açıklamada; 'Suriye ihtilafının ancak siyasi çözümle sona erdirilebileceğine inanan Türkiye, Astana toplantıları sayesinde kaydedilen bu ilerlemenin sağladığı ivmeyi, Cenevre toplantılarıyla Suriye’de ilerletilmeye çalışılan siyasi geçiş sürecine verdiği güçlü destekle sürdürmeye kararlıdır' denildi. 

'CENEVRE'DE BU İVMEYİ SÜRDÜRMEYE KARARLIYIZ'

Dışişleri Bakanlığı’ndan, 14-15 Eylül 2017 tarihlerinde yapılan 6. Astana toplantısında İdlip vilayeti ve civarını kapsayan çatışmasızlık bölgesinin ilanı hakkında açıklama yapıldı. Bakanlıktan konuyla ilgili yapılan açıklamada söyle denildi: 

“Suriye ihtilafına siyasi çözüm bulma yolundaki gayretleri desteklemek üzere 30 Aralık 2016 tarihinde ülke genelinde ilan edilen ateşkesi tahkim etmek ve bu çerçevede Suriye’de çatışan taraflar arasında benimsenebilecek güven artırıcı önlemler geliştirmek üzere düzenlenen Astana toplantıları çerçevesinde, 4 Mayıs tarihinde Suriye'nin çeşitli noktalarında çatışmasızlık bölgeleri oluşturulması kararlaştırılmıştı. Bu doğrultuda imzalanan muhtırada öngörülen İdlip vilayeti ve civarını kapsayan çatışmasızlık bölgesi, 14-15 Eylül 2017 tarihlerinde yapılan 6. Astana toplantısında ilan edilmiştir. 

GÖZLEMCİLER GÜVENLİKLİ BÖLGELERE YERLEŞTİRİLECEK

Astana toplantılarının üç garantör ülkesi arasında sağlanan mutabakat uyarınca, söz konusu üç ülkeden gözlemciler, çatışmasızlık bölgesinin sınırlarını teşkil eden güvenlikli bölgelerde oluşturulacak kontrol ve gözlem noktalarında konuşlandırılacaktır. Gözlemci kuvvetlerin asli görevi, rejim ve muhalefet arasında çatışma yaşanmasını engellemek ve olabilecek ateşkes ihlallerini izlemek olarak tanımlanmıştır. Gözlemci kuvvetlerin faaliyetlerinin eş güdümü, üç garantör ülke arasında oluşturulacak Müşterek Koordinasyon Merkezi tarafından sağlanacaktır. Türkiye, İdlip çatışmasızlık bölgesine ilişkin müzakere süreci boyunca, muhalefetin garantörü sıfatıyla sahadaki muhalif grupların yaklaşım ve değerlendirmelerini de dikkate alarak mutabakatın hayata geçirilmesinde belirleyici rol oynamıştır. 

SURİYE İHTİLAFI ANCAK SİYASİ İLİŞKİLERLE ÇÖZÜLÜR

İdlip çatışmasızlık bölgesinin ilan edilmesi, Suriye'de sahada yaşanan gerginliğin azaltılması amacıyla Mayıs ayında imzalanan muhtıranın hayata geçirilmesindeki son aşamayı teşkil etmektedir. İmzalandığı günden itibaren sahada yaşanan ateşkes ihlallerinin sayısında önemli düşüş sağlayan muhtıra, bu son gelişmeyle birlikte, BM arabuluculuğunda Cenevre'de yürütülmekte olan siyasi sürecin ilerletilmesi için sahada gerekli koşulların hazırlanmasına önemli katkıda bulunmaktadır. Suriye ihtilafının ancak siyasi çözümle sona erdirilebileceğine inanan Türkiye, Astana toplantıları sayesinde kaydedilen bu ilerlemenin sağladığı ivmeyi, Cenevre toplantılarıyla Suriye’de ilerletilmeye çalışılan siyasi geçiş sürecine verdiği güçlü destekle sürdürmeye kararlıdır.”

RUS TEMSİLCİDEN FLAŞ AÇIKLAMA:

Rusya, Türkiye, İran İdlib'e 500'er gözlemci gönderecek.

İDLİB'İN ÇATIŞMASIZLIK BÖLGESİ  HALİNE GELMESİNİ BEKLİYORUZ 

Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın dün Astana görüşmeleri hakkında konuşmuştu. Kalın, 'Astana sürecinin altıncı toplantısı Kazakistan'da başlıyor. Bu bizim başlattığımız Rusya ve İran'ın katıldığı bir süreçtir. Cenevre'ye alternatif olarak değildir. İdlib bizim sınırımıza çok yakın olduğu için doğrudan bizi ilgilendiriyor. Rus Savunma Bakanı ile bir temasımız oldu. Yarın ve öbür gün yapılacak toplantılarda bu konunun detayları konuşacak. Arkadaşlarımız pozisyonlarını hazırladılar. Bizim beklentimiz İdlib'in de diğer çatışmasızlık bölgeler gibi bir bölge haline gelmesidir. Sınırdaki hareketlilik yaşadığımız coğrafyanın gerçeğini dikkate alındığında her zaman almamız gereken tedbirlerdir. Bu farklı bir operasyon olabilir, sınır güvenliği, sınır ötesi olabilir. Daha önce de ifade ettik Suriye tarafından ister PYD bölgelerinden olsun ister başka yerden olsun kendisine yönelik bir saldırıda gerekli adımları atar. Terör koridoruna bugüne kadar izin vermediğimiz gibi bundan sonra da izin vermeyiz.' dedi.