Cambaza Bak Cambaza

Abone Ol


Bizi kabul etmediğini net bir şekilde defalarca deklare edilmiş Avrupa Birliği dağılsın veya dağılmasın. Beni hiç ilgilendirmiyor. Hatta "beter olsunlar" diyorum.

Avrupa, sınırını yıllar önce çizdi ve Sovyet uzantısı oligarkların yönettiği Bulgaristan'ı bünyesine alarak Kapıkule'yi kendisine sınır tayin etti. Türkiye'yi de "Ortadoğu ile Avrupa arasında tampon bölge" olarak oyaladı yıllarca. Havai fişekler patlatarak "Avrupa kapısını araladık" diye sevinç çığlıkları atılırken de "yanılıyorsunuz" diyen "kara koyunlar" arasında olduğum için kurulan oyunu net bir şekilde görebiliyorum.

16 Nisan'da çıkan sonuç ne olursa olsun, Batı'nın stratejisi belli. Türkiye'nin AB ile olan tüm bağlarını koparmak ve NATO dışına itecek gerekçeleri oluşturmak. Hatta bizim NATO'dan kendi rızamızla çıkmamız, onlar için ballı börek.

Neden mi?

Türkiye'yi, NATO üyesiyken bölme şansları yok çünkü...

Yugoslavya'dan başlayan "yeni dünya düzeni"nin kurbanı olarak parçalanan tüm ülkelere bakın, hiç birisi NATO'ya üye değil. Hatta Libya'yı bizzat NATO böldü. "NATO, Libya'nın Libyalılara ait olduğunu tescil etmek için oradadır" dedik ama bugün üç parçalı iki hükümetli bir iç savaş ülkesi Libya... Aynı zamanda yokluğun, ölümün, sefaletin kol gezdiği bir ülke. Tıpkı Irak gibi... Tıpkı Suriye gibi...

* * *

Biz şu anda ırkçı partiye seçim kaybetmeme kaygısıyla faşizmin değişik versiyonlarını sergileyen Hollanda'yla yatıp kalkarken, çevremizde çok daha can alıcı gelişmeler oluyor. Türkiye için hayati önemde gelişmeler. Hollanda ile yarın ilişkiler bir şekilde düzelir ama güneyimizde yaşananları tersine çevirmemiz mümkün gözükmüyor. Rusya'yla, İsrail'le yaptığımız ağır bedelli kavgaların, güneydeki maliyetlerini bildiğim için ben yine Suriye'ye döneceğim yüzümü.

Fırat'ın Suriye hattı, yani Türkiye'nin Süleyman Şah Türbesi'nden (eski yeri) dolayı egemenlik hakkının bulunduğu Menbiç'te geçtiğimiz hafta çok önemli gelişmeler yaşandı. Biz "El Bab'dan sonra Menbiç'e, ardından da Rakka'ya gideceğiz" derken, ABD, Rusya, Suriye, İran el ele verdi, Menbiç'i zırhla kuşattı. Rus askeri, tıpkı ABD askeri gibi Suriye PKK'sının askeri armasını üniformalarına takarak Menbiç'i koruma altına aldı.

Ardından, "Menbiç'i Şam yönetimine teslim ediyoruz" açıklaması geldi. Türkiye'nin, Menbiç'e, Süleyman Şah Türbesi'nin eski arazisi üzerinden Rakka'ya gideceği yolu sözde Esad birlikleriyle kestiler. Gerçekte ise Suriye PKK'sının silahlı birliklerine Suriye üniforması giydirdiler.

* * *

Türkiye, terör kuşağını kesmek, bölücü terör örgütünün kuşatmasını engellemek için Menbiç'e operasyon yapmak istiyordu. Haklıydı, çünkü o topraklar zaten Suriye ile yıllar önce yapılan antlaşmalarla da sınırlı sayıda da olsa Türk askerinin bulunabileceği bölgelerdi.

ABD zırhlılarını konuşlandırdı Menbiç'te. Esad ve Rus askerleri de TSK ile PKK arasında tampon bölge kurdu. ABD, Haseke'ye kurduğu askeri üsten yönetiyor kara birliklerini. Hava birliklerinin koordinasyonu ise İncirlik Üssü'nden yapılıyor. Ama ABD, İncirlik'e alternatif olabilecek bir hava üssünü de kurmaya devam ediyor Suriye'nin kuzeyinde.

İran da çeşitli ülkelerden toplayarak Suriye'ye getirdiği bin militanını Menbiç'e taşıdı.

Rusya Devlet Başkanı Putin'in, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a özel eğitilmiş Çeçenlerden oluşan bir birliğin de Suriye'ye gittiğini söylediğini biliyoruz. Kim için? Elbette Esad için...

* * *

Suriye PKK'sı, önceki gece Menbiç'te özerklik ilan etti. Bölgenin oluşan bir sivil yönetim tarafından yönetileceğini açıklayarak ABD'ye de teşekkür etti Suriye PKK'sı.

Yani, tıpkı ABD'nin Irak'ı işgali sırasında Coni'lerin korumasındaki Barzani'nin Kuzey Irak'ta "özerklik" ilan etmesi gibi. "İçişlerinde bağımsızlık" anlamına geliyor özerk yönetim.  ABD koruması altında "özerklik" ilan eden Barzani, PKK'nın yol haritası oluşturması için çok iyi bir rol model zaten. "Bağımsız Kürdistan" için ABD dahil birçok ülkeye seyahat düzenleyen Barzani'nin "Kürdistan" sözünden sadece Kuzey Irak'ı kastetmediğini de biliyoruz.

Barzani'nin resmi ajansı Rudaw, yıllardır hava durumunu verirken "Kürdistan'da hava durumu" diyerek bir harita yayınlıyor. Diyarbakır'dan başlıyor o haritada Kürdistan... İngilizler'in Sevr'de çizdiği Kürdistan haritası yani.

Rusya'nın Moskova'da topladığı Kürt Konferansı'nda da konuşulan Büyük Kürdistan...

Biz Almanya, Hollanda derken, birileri "cambaza bak cambaza" oyunuyla kolumuzu, bacağımızı koparmaya çalışıyor. Ben yine sürünün içindeki "kara koyun" olayım ama, söylediklerimi bari bu sefer yabana atmayın... Hollanda'da tek ağacı bulunmayan portakal keserken bunları da düşünün derim...