ABD Başkanı Trump'un talimatı ile Amerikalı askerlerin Suriye'den çekilme kararı, bir yığın soruyu da beraberinde getiriyor. Beyaz Saray ile Pentagon'u karşı karşıya getiren bu kararın sonunda ortaya nasıl bir tablo çıkacak bu belirsizlik de sürüyor.

ABD'nin Suriye'deki askeri varlığını çekme takvimi, tüm unsurlarını çekip çekmeyeceği, terör örgütü YPG/PKK ile ilişkisi ve Türkiye'ye sözünü verdiği üzere örgüte sağladığı silahları ne zaman ve ne şekilde geri toplayacağı gibi sorular halen yanıt bekliyor.

Amerika'nın bölgenin şekillenmesi konusunda Rusya ile anlaşmaya varıp varmadığı da yanıtını bekleyen soruların başında geliyor

Özellikle ve de altını çizerek şu konuyu anımsatalım:

Terör örgütlerine tırlar dolusu silah veriledi. Bu silahların toplanacağı sözünü de verdiler. Şu ana kadar bu konuda hiçbir olumlu adımın atılmadığını görüyoruz. Bu silahlar ne olacak? Kime karşı kullanılacak?

Amerika'nın bölgede 8 tane üssü bulunuyor. Bu üsler ne olacak? Burada personel bulundurulacak mı?

Suriye'de Amerika'nın varlığı İsrail'in geleceğini de yakından ilgilendiriyor. İsrail, bu konuda kulis faaliyetleri ile durumu tersine çevirebilir mi? Beyaz Saray ve Pentegon'da başlayan tartışmalar ve istifaların arkasında İsrail lobisinin olabileceği konuşuluyor.

Özetlersek, yanıtını bekleyen birçok soru var. Bunlar aydınlanmadan ve netleşmeden konu hakkında konuşmayı erken buluyoruz.

Amerika, Suriye'den çekiliyor ama, askerler ülkelerine dönmüyor.

ABD'nin silah, mühimmat ve araçlarını taşıyan 100'ün üzerinde tırın Suriye'den Irak'a geçtiği biliniyor. Daha önce ABD'nin PKK/YPG'ye silah ve mühimmat taşıdığı üstü kapalı tırlar, Irak yönünde ilerlemeye başladı. Sevkiyatlardan sonra üstleri açık vaziyette Irak'a dönen tırların, bu kez üstleri kapalı şekilde giriş yaptığı görüldü. Tırların dönüşü için elektriğin kesildiği gece saatleri seçildi. Konvoy halinde dönen tırlardan iş makinesi ve mayın temizleyci taşıyanların üstü açıldı.

ABD'nin Suriye'nin kuzeyine yaptığı askeri sevkıyatlarda genellikle Irak'ın kuzeyindeki Erbil'de bulunan ABD hava üssü kullanılıyordu. Üsse getirilen sevkıyat malzemeleri Irak-Suriye sınırındaki Semelka Sınır Kapısı üzerinden PKK/YPG bölgesine aktarılıyordu. Şimdi ise aynı güzergah üzerinden Suriye'deki askeri ekipmanlar Erbil'deki üsse aktarılıyor.

Şimdi dikkatlerimizi bölgeye çekelim.

ABD'nin çekilme kararının ardından PKK/YPG bölgesinde hakim olan telaş yerini korku ve endişeye bıraktı. Terör örgütü liderlerinin, Amerika'nın kendilerini ortada bıraktığı açıklamaları, bölgede bir panik havasının var olduğunu da gösteriyor.

Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesinin karşısında bulunan ve örgütün önemli yığınak alanlarından biri olan Tel Abyad'daki bazı PKK/YPG'liler kentten ayrılarak güneydeki Rakka'ya gitmeye başladıkları da gözleniyor.

Gelen bilgilere göre örgüt yönetimi de Amerika'nın askerlerini çekme kararından sonra şok olmuş durumda. ABD'nin çekilme kararını 19 Aralık Çarşamba sabahı iletmesi ve fikrini almaması, örgüt yönetiminde 'sırtımızdan bıçaklandık' tepkisine neden oldu.

Çekilme kararından bir gün önce yayımladığı haberde, PKK/YPG'lilerin kendi aralarında, ABD'nin hava sahasını açmadığını ve bu nedenle Türkiye'nin Fırat'ın batısına harekât düzenlemeyeceğini konuştuklarına yer vermişti.

İşin bundan sonraki boyutu Türkiye için çok önemli.

Gerek Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerekse Milli Savunma Bakanı Akar, konu hakkında yaptıkları açıklamalarda "Kazdıkları çukurlar, mezarları olacak" demişlerdi.

Yanı başımızda bizim için tehdit oluşturan bu terörist gruplara karşı yapılacak olan bir asker, harekâtı baştan bu yana destekledik. Bugün de aynı noktadayız. Beka sorunumuz varsa, bunun kökten çözülmesi gerekiyor.

İşte bu noktada akıllara gelen soru şu:

Amerika, TSK'nin terör örgütlerine karşı başlatacağı askeri harekâtı önlemek için mi böyle bir kararı aldı?

Yukarıda belirtmeye çalıştığımız "yanıtını bekleyen sorular" dan birisi de bizce bu olmalıdır.