Atalarımız, “hafıza-i beşer nisyan ile malüldür,” demişler. "İnsan hafızasının eksikliği unutkanlığıdır," diyebilirsiniz. Bir başka anlatımla, "Unutkanlık insan halidir" anlamını çıkarmak mümkün. İçinizden birkaç kulaç daha derine dalıp. “"Beşer ile insan farklı şeylerdir. Beşer "adem" yani yokluktur. O yüzden beşer ademiyyetinde kalırsa "insan" olmayı unutur, hatırlayamaz, kendisine hatırlatılmaz," şeklinde yorum yapanlar çıkabilir.

Niçin böyle bir giriş yaptım? Sözü ustasına bırakıp, meramını kendi cümlelerinde öğrenmek için. Mehmet Nuri Yardım aynen şöyle yazıyor:

“Unutmak insana mahsus. Bazen kişileri, olayları unuturuz. Ama unutmamamız gereken abide şahsiyetler vardır. Ruhumuzu yoğuran, nefsimizi terbiye eden, kalbimizi iyi eden kıymetli sanatkârları, âlimleri, yazarları ve şairleri her zaman minnetle, saygıyla hatırlamalıyız. Bilhassa edebiyatçılar gönül dünyamızda yer eden, bize ufuk açan, yol gösteren kutlu elçilerdir. Onları tanımak, eserlerini okumak bizi erdemli kılacaktır.

Toplum olarak edebiyata daha çok değer vermeliyiz. Sadece yaşayan şair ve yazarları değil eski/mez edipleri de tanımalı, okumalıyız. Edebiyat bahçesinde dolaşıp farklı bitkileri, rengarenk çiçekleri gördüğümüzde ruh dünyamız zenginleşecek, kendimize olan güvenimiz artacaktır. O zaman ayağımız yere daha sağlam basacaktır. Bu özgüvene hele bugünlerde çok büyük ihtiyacımız var.

İşte Unutulmayan Edebiyatçılar, edebiyatımızın uçsuz bucaksız semasında bize bugün de göz kırpıp mesaj veren bol ışıklı yıldızlardır. Hiçbir değerin unutulmaması dileğiyle...”

Mehmet Nuri Yardım’ın Unutulmayan Edebiyatçılar” adlı kitabının dördüncü baskısı Akıl Fikir Yayınları arasında çıktı. Geçtiğimiz yıllarda bu kitapla ilgili yazdığım bir yazıda, Edebiyatçılarımızın Çocukluk Hatıraları, Türk Şiirinden Portreler, Kelâm ve Kalem, Edebiyatımızın Güleryüzü, Yazar Olacak Çocuklar ve Unutulmayan Edebiyatçılar adlı kitapların, edebiyatçılarımıza vefa, onların değişik yönlerini tanıtma ve edebiyatımızı bütünüyle kitlelere sevdirme amaçlı  ve hazine değerinde kitaplar, olduğunu vurgulamıştım. Özetle şu görüşümü yazmıştım:  “Unutulmayan Edebiyatçılar”da Mehmet Nuri Yardım Mevlâna ve Yunus’tan günümüze kadar yaşamış ve yaşamakta olan elli beş şair ve yazarı anlatmış. Kitabın içeriğindeki yazıların bir bölümü daha önce gazete ve dergilerde yayınlanmışlar. Her biri birer röportaj, sohbet güzelliğinde, akıcı ve derin çağrışımlar uyandıran yazılar.”

Önceki baskıdaki  yer verilenler yeni tasnif ve kitaplara konu olduğu için, elimizdeki dördüncü baskıda kırk dört edebiyatçımız yer alıyor.  Kitap tanıtım bülteninden ayrıntı aktarabilirim:

Mehmet Nuri Yardım, “Unutulmayan Edebiyatçılar” kitabında unutmamamız gereken abide şahsiyetleri anlatıyor. Ruhumuzu yoğuran, nefsimizi terbiye iden, kalbimizi onaran kıymetli şair ve yazarları bizlere yeniden hatırlatıyor. Eserleri ve fikirleriyle öne çıkmalarını, gündeme gelmelerini sağlıyor.  Süleyman Nazif, Halil Nihat Boztepe, Fatma Âliye Hanım, Ahmet Rasim, Ahmet Hikmet Müftüoğlu, Fazıl Ahmet Aykaç, Mithat Cemal Kuntay, Refik Halit Karay, Ahmet Kutsi Tecer, Kemalettin Tuğcu, Zeki Ömer Defne, Ömer Bedrettin Uşaklı, Sâmiha Ayverdi, Münevver Ayaşlı, Asaf Halet çelebi, Ahmet Muhip Dranas, Cavit Ersen, Salah Birsel, Hamit Macit Selekler, Mustafa Necati Karaer, Tahir Kutsi Makal gibi tam 44 şair ve yazar hakkında biyografi ve portre yazıları bulunan kitapta, edebiyatımızın uçsuz bucaksız semasında bize bugün de göz kırpıp güzel mesajlar veren bol ışıklı  edebiyat yıldızları dikkatimizi çekiyor.

Şüphesiz, edebiyat severler, bu yazılardan yola çıkarak ana kaynaklara yönelebilir. Şair ve yazarlarımızın eserlerine dönerek millî edebiyatımızın zenginliklerini görebilirler.

Diyebiliriz ki, Unutulmayan Edebiyatçılar, edebiyatımızın güzelliğini, sıcaklığını, inceliğini fark ederek, okuyabileceğimiz  ve çocuklarımızın, torunlarımızın da okumaları için saklayabileceğimiz bir kitap…

Mehmet Nuri Yardım, kitabın son bölümüne birer hazine değerinde “Arşivden Fotoğraflar” ve “Seçilmiş Bibliyografya” eklemiş.