TBMM Genel Kurulunda kabul edilen torba yasa ile 5 bin ücretli öğretmen alınacak. 2017-2018 eğitim öğretim yılında ücretli öğretmenlik yapanlardan, ücretli öğretmenlikte 540 gün sigorta primi ödemiş olanlar, bu haktan yararlanabilecek... KPSS şartı var ama kaç puan almış olanların müracaat edecekleri bilinmiyor.

Yasa, gerçekten öğretmen ihtiyacını karşılamak için çıkarılmışsa niçin sadece ücretli öğretmenlere bu hak verildi? Atanmayı bekleyen yüzbinlerce öğretmen adayı var. Yıllardır atanmak için sınava giren ve alın teri döken yüzbinlerce öğretmen sıra beklerken, sadece ücretli öğretmenlere bu hakkın verilmesi adaletsizlik değil mi?

Birçok öğretmen adayı, atanabilmek için kursa gitti, sınava hazırlandı. Ücretli öğretmenlik yapmak yerine sınava hazırlanma yolunu seçti. Sınava çalışmamış olsa ve ücretli öğretmenlik yapsa kısa yoldan öğretmen atanacaktı. Çalışmayı tercih ettiği için cezalandırıldı.

Daha da adaletsiz olan kısmı ise isteyen herkes ücretli öğretmenlik yapamıyor. Siz isteseniz de, defalarca başvuru yapsanız da eğer adamınız yoksa ücretli öğretmenlik yaptırmıyorlar. Bu durumu da herkes biliyor...

Buradan çıkan sonuç şudur ki, adamı olan ücretli öğretmenlik yapabiliyor. Adamı olan hatırlı ücretli öğretmenler de şimdi sözleşmeli öğretmen olarak atanıyor...

Gariban öğretmen adayları ise yine atanmayı bekleyecek...

Hele hele 2017-2018 yılında ücretli öğretmenlik yapanlara yalnız bu hakkın verilmesi daha da garabet...

Belli süre ücretli öğretmenlik yapanlara verilse anlarım ama ille bu eğitim yılında görev yapma şartı aranması adaletsizlik değil mi?

Nereden bakarsanız tutarsız. Bu yanlıştan dönülmesinde fayda var.

Öğretmen açığının ücretli öğretmenle kapatılıyor olması vahim bir durumdur. 

Şimdi bu garabetin genel hale getirilmek istenmesi daha da vahimdir...

Eğitim ciddi bir iştir...

Küçük hesaplarla çocuklarımızın geleceğini karartmayalım...

****
Öğretilmiş çaresizlik

Bilim adamları deney yapmak amacıyla bir kafesin tavanına bir salkım muz asarlar. 

Sonra hiçbir şeyden habersiz beş maymunu kafesin içine koyarlar. Muzu gören maymunların gözü parlar...

Hemen biri atılır, merdiveni tırmanır ve muza uzanmak ister. Maymun tam muzu yakalayacakken üzerine tazyikli soğuk su sıkarlar...

Derken diğer maymun, muza uzanmak ister. Ona da tazyikli soğuk su sıkarlar. Üçüncü, dördüncü ve beşinci maymun da aynı denemeyi yapar, hepsi de tazyikli soğuk su ile ıslanır. Maymunlardan hiçbiri muza ulaşamaz.

Ardından ıslak maymunlardan biri kafesten çıkartılır, yerine hiçbir şeyden haberi olmayan başka bir maymun konulur. 

Yeni gelen maymun, tavanda sallanan muzları görür görmez atılır. Kafesteki diğer maymunlar başlarına geleni biliyor... Hemen maymunu yakalayıp al aşağı ederler...

Yaka paça indirmekle yetinmezler, maymunu bir güzel döverler... 

Bir sonraki aşamada bir ıslak maymunu daha kafesten çıkarırlar, hiçbir şeyden habersiz bir kuru maymun koyarlar...

Yeni gelen maymun da muza uzanmaya yeltenir. Üç ıslak maymun ile bir kuru maymun tarafından engellenir. Üstüne bir de dayak yer...

Bu şekil deney sürdürülür. Bir ıslak maymun çıkarılır, kuru maymun konulur. Gelen üçüncü maymun muza uzanınca kafesteki iki kuru iki ıslak maymun tarafından hemen cezalandırılır.

Son aşamada kafesteki son ıslak maymun da çıkartılarak yerine bir kuru maymun konulur. Netice ibretlik olur. Son gelen maymun, muza uzanmak ister. Dört kuru maymun, sebebini bilmeden, muza uzanan son gelen kuru maymunu hemen aşağı çekerler ve bir güzel döverler. Niçin muzu almadıklarını ve maymunu niçin dövdüklerini kendileri de bilmemektedir.

Beş kuru maymun, sebebini bilmedikleri halde tepede duran bir salkım muza yaklaşmamaktadır.

***
TEBESSÜM

Konserve

Temel ile Dursun konuşuyorlardı.

Dursun, Temel'in başındaki şişliği görünce merak edip sordu:

- Temel o başındaki şişlik nedir?

- Fadime kafama domates attı...

- Domates kafayı şişirmez ki...

- Konservesi şişiriyor....

****

GÜNÜN SÖZÜ

İnsanlar yanlış yapabilirler, yalnız büyük insanlar yanlışlarını anlarlar. 

F. Von Kotzebue