Hafta içi Avrupa arenasında Braga karşısında aldığı yenilgiyle 4 maçta 0 çekip UEFA Kupası sayfasını kapatmış şekilde çıktı Denizli karşısına. Taraftarının önünde şampiyonluk yarışındaki rakipleri ile arasındaki puan farkının açılmaması için sahaya çıktı Beşiktaş. Karşılaşmanın ilk 20 dakikasında futbol adına sönük geçerken, Beşiktaş daha sonra tempoyu artırarak oyuna hakim oldu. Ardı ardına ataklar geliştiren ve gol pozisyonları yakalayan Beşiktaş, son vuruşta yetersiz kalınca taraftar ve takım stres yapmaya başladı. 

Denizlispor’un gelişen tehlikeli atakları oyuna tempo katarken, Karius’un doksana giden şutu kurtarması ile ilk yarı golsüz berabere sonuçlandı. İki takımın da hücuma dönük oyun sergilemesi, görsel açıdan da karşılaşmayı güzelleştirdi.

Beşiktaş, ikinci devrenin başından itibaren ataklarını sürdürdü. Burak ve Ljajic’in yakaladığı net pozisyonları gole çevirememesi, Denizlispor’un direncini artırdı. Abdullah Avcı’nın, saha içinde yaptığı değişiklikler Beşiktaş’a pozisyon zenginliği katarken, beklenen gol bir türlü gelmedi. Caner’in yerine oyuna giren N’kodou 70’inci dakikada kilidi çözdü ve dar açıdan Denizli kalecisini avlamayı başardı. Beşiktaş golün ardından gelen Denizli ataklarını engellemekte zorluk yaşarken, Karius adeta kalesinde devleşti. Karşılaşmada başka gol olmayınca, Beşiktaş Süper Lig’de son üç maçını da kazanarak hem moral buldu, hem de rakipleri ile arasındaki makasın açılmasının önüne geçti.

Ardı ardına alınan 3 galibiyet, Fikret Orman’ın ardından Başkanlık koltuğuna oturan Ahmet Nurçebi ve yönetimi için de moral oldu. Beşiktaş’ın şampiyonluk yarışında iddiasını sürdürmesi, yönetimin planlamasını ona göre yapmasını da sağlayacak.

Özgür Yankaya’nın ilk yarıda net penaltı ve kırmızı kartı vermemesi, VAR’a bile gitmemesi karşılaşmanın diğer bölümlerindeki kararlarını da tartışmalı hale getirdi.

Özgür Yankaya’nın ve VAR hakemlerinin Caner’in bacağında kanamaya yol açan pozisyonunu es geçmesi, Mustafa Yumlu’nun ve ilerleyen dakikalarda Sackey’in Diabi’ye yaptığı penaltıyı görmemesi, çifte standardın göstergesi oldu. Beşiktaş’ın sahadan 3 puanla ayrılması, kötü bir yönetim sergileyen hakemi de kurtarmış oldu.

Saha içinde yaptığı değişiklikler yanında oyuna kenardan müdahalesiyle 3 puan almayı başaran Abdullah Avcı’nın haftalar geçmesine rağmen henüz bir sistem oturtamamış olması, her hafta arayış içerisinde bir takımı sahaya sürmesi dikkat çekiyor. Kadro derinliğinin zayıflığı yanında sakat ve cezalı oyuncular da Avcı’yı zorluyor ama henüz Beşiktaş’ın bir sisteme sahip olmayışı en büyük eksiklik.

Ardı ardına kazandığı 3 karşılaşmayla hanesine 9 puan yazdıran Beşiktaş için milli ara yara sarmak için iyi bir fırsat olacak. Eksiklerin de takıma dönmesiyle milli ara sonrası nasıl bir Beşiktaş göreceğimizi zaman gösterecek.