Haftanın ilk gününde oynanan sezonun ilk derbisi her ne kadar Beşiktaş açısından 2 puan kayıp gibi gözükse de, aynı zamanda kazanılan 1 puan var ve bu şampiyonluğa giden yolda önemli bir kazanç aslında. Öncelikle rakiplerinden birini, puan cetvelinde altında tutmayı başardı. İşin formülü çok basit. Ezeli rakiplerine deplasmanda yenilme, kendi sahanda kazan, Anadolu takımlarına fuzuli puan kaybetme ve şampiyon ol.
Beşiktaş bunun ilk adımını attı Fenerbahçe karşısında. Birçok taraftar, futbolculara ve hocaya kızıyor sonuçla ilgili olarak. Onların haklı olduğu yerler olduğu kadar acımasız davrandığı yerler de mevcuttur. Camia olarak üzerimizdeki bu ölü toprağı atıp, yeni ufuklara yelken açmamızın tam zamanı gelmiştir. Şimdi önümüzdeki ilk adım yakalayacağımız bir galibiyet serisiyle Beşiktaş özlenen günlerine geri dönmektir.

* * *

Oynanan derbinin teknik analizine gelirsek değerli okurlar, Beşiktaş sakin kalmayı başarıp topu ayağında tuttuğunda, rakibin gardını düşürmek üzereydi. Bu, kalemizde golü görene kadar da bölüm bölüm devam etti. Ne yaparsak yapalım artık yaşanmışı değiştiremeyiz. Caner'in kambura yatıp gole sebebiyet vermesini önleyemeyiz. Umuyorum ki Şenol hoca da Caner tercihinden bir an önce vazgeçip, pas oyununa katkı sağlayan, geldiği günden beri oyuna karakterini katan Adriano'yu iyileşir iyileşmez ilk 11 e alacaktır. Şimdi camia olarak yapmamız gereken şey; yaşananlardan ders çıkarıp, tek vücut olarak motorları tekrar maviliğe sürmektir. 

* * *

Değerli dostlarım maçta bir diğer dikkatimi çeken olay ise Karius'un hırsı ve kalede verdiği güvendi. Yaptığı kurtarışlar da kalemizin uzun süreler emin ellerde olacağının işaretiydi. Atiba her zamanki gibi geride oyunu okuyan açıkları kapatan tek isimdi. İlerleyen yaşına rağmen sezonda oynadığı ilk maçında üstelik Fenerbahçe deplasmanında gayet olumlu bir oyun sergiledi. 

Günün kahramanı ise Babel'di. Attığı şahane gol yanında Fenerbahçe savunmasını yıpratması, ikili mücadelelerdeki üstünlüğü, forvet bölgesini yadırgamadan kazandığı ve indirdiği kafa topları tek kelime ile muazzamdı. Umarım performansını hep bu şekilde arttırarak devam ettirir. Yazımı noktalamadan önce son olarak diğer yazılarımda da belirttiğim gibi tekrar bir derbide Beşiktaş kırmızı kart gördü ve bir penaltısı verilmedi. Üstüne üstelik spor medyasının hiçbirisi bu pozisyonu gösterip tartışacak, gerçeği söyleyecek kadar cesur değildi. Maç 1-1 devam ederken Tolgay Arslan'a ceza sahası içinde yapılan müdahalenin topla alakası yoktu ve dünyanın her yerinde yüzde 100 penaltıydı. Kalın sağlıcakla...