Bakırköy Ata Spor Kulübü'nün lisanslı sporcusu Kayadelen, idmanlarını buzlu sularda yaptığını belirterek, "Şu an pandemi dolayısıyla yüzemiyoruz, bütün havuzlar, her şey kapalı. Buna rağmen buz gibi sularda yüzmeye çalışıp, antrenmanlarımı aksatmamaya çalışıyorum. Hem mental olarak meditasyon yapıyorum, hem de kar ve buz antrenmanları yaparak bağışıklığımı güçlendirip kendimi soğuğa hazırlıyorum. İnşallah da Türk kadınını ve Türkiye'yi sadece havuz ve açık su yarışlarında değil, aynı zamanda bu dünya çapındaki çok değişik olan buz yarışmalarında da temsil edeceğim" dedi.

Türk yüzücü Deniz Kayadelen, uluslararası alanda kazandığı başarılara bir yenisini daha eklemek istiyor. Daha önce Güney Afrika'daki Roben Adası ile Cape Town arasındaki dünyanın en zorlu 6'ncı parkurunu tek başına yüzen, Mersin-Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasında 90 kilometrelik parkuru takım olarak tamamlayan ve Güney Atlas Okyanusu ile Hint Okyanusu'nun kesiştiği bölgede bulunan parkuru geçen ilk kadın Türk yüzücü unvanını kazanan Deniz Kayadelen'in şimdiki hedefi ise; daha önce takım olarak yüzdüğü Manş Denizi'ni tek başına tamamlamak ve hiç keşfedilmemiş rotalarda yüzerek dünyada Türkiye adına ilkler gerçekleştirmek.

Rekortmen yüzücü Deniz Kayadelen, Demirören Haber Ajansı'na (DHA) yaptığı açıklamada, hedefleri ve pandemi sürecindeki çalışmaları hakkında bilgiler verdi.

Buzla kaplı gölde hazırlanıyor

Pandemi nedeniyle yarışların yapılamadığını ifade eden Türk yüzücü, bu süreci sıkı idmanlarla değerlendiriyor. Almanya'nın buzla kaplı göllerinde antrenman yapan Kayadelen, pandemi sonrası katılacağı buzlu su yarışları öncesi vücudunu soğuk suya alıştırmaya çalışıyor. 

"Türk kadınını ve Türkiye'yi temsil etmek benim için bir onur, mutluluk anlamını taşıyor"

Almanya'da yaşayan başarılı yüzücü Deniz Kayadelen, uluslararası alanda aldığı başarılarla Türk kadınını ve Türkiye'yi temsil ettiği için mutlu olduğunu vurgulayarak, "Şu an pandemi dolayısıyla yüzemiyoruz, bütün havuzlar, her şey kapalı. Buna rağmen buz gibi sularda yüzmeye çalışıp, antrenmanlarımı aksatmamaya çalışıyorum. 

Ayrıca Türk kadınını temsil etmeye çalışıyorum. Bakırköy Ata Spor Kulübü de bana bu konuda çok destek oluyor. Türkiye'yi temsil etmek de benim için bir onur, mutluluk anlamını taşıyor. Sadece yüzme hayatımda değil, iş hayatımda da Türkiye'yi temsil ettiğimi düşünüyorum. En son yüzme serüvenlerimi anlatan bir kitap çıkardım. Kitabım, sınırlarımızı aşmak ve korkularımızı yenmekle ilgili. Bu kitap dünya çapında da duyuldu. Bu şekilde ülkemi ve Türk kadınını en güzel şekilde temsil etmeye çalışıyorum" diye konuştu.

"En büyük hedefim; hiç keşfedilmemiş rotalarda yüzmek ve dünyada türkiye adına ilkler gerçekleştirmek"

Kayadelen, dünya çapında elde ettiği başarılar hakkında bilgiler verirken, en büyük hedefinin de keşfedilmemiş rotalarda yüzerek Türkiye adına ilkler yaşamak olduğunu söyledi. 

Rekortmen sporcu şöyle konuştu; 

"Manş Denizi'ni ekipçe geçtim. Kuzey Kanalı'nı, dünyanın en zorlu parkurunu ekipçe tamamladım. Geçen sene Güney Afrika'da Roben Adası'ndan Cape Town'a yüzdüm, büyük beyazların olduğu tehlikeli bir bölgede. Ayrıca bu rotayı da geçen ilk Türk kadını oldum. Bu da 2.5 saat sürdü ve 12 derecelik soğuk bir suda yüzdüm. Bütün bunları yapmak bana tabii ki de büyük mutluluk ve gurur verdi. Bundan sonraki hedeflerim de tabii ki çok büyük. Geçen sene ayrıca ekip olarak Barış Parkuru yüzdük. Kıbrıs'tan Türkiye'ye geçen ilk ekip olduk ve 100 kilometre yüzdük. Bu tarz barış ve sağlık adına güzel projeler adına da yüzmeyi hedefliyorum. Çok daha büyük hedeflerim de var. Pandemi dolayısıyla Manhatten Adası'nı geçecektim ama olmadı. Catherines Adası'nı geçmek istiyorum. Bu tarz dünya çapında yeniden büyük başarılara imza atmak istiyorum. 2 sene önce dünya şampiyonasına katılıp 10 kilometre yüzmüştüm ve yeniden de katılmayı hedefliyorum. En büyük hedefim de hiç keşfedilmemiş rotalarda yüzmek ve dünyada Türkiye adına ilkler gerçekleştirmek. Bunun için de çalışıyorum. İnşallah da pandemi bitince çok daha güzel işler başarıp, ülkemizi en güzel şekilde temsil edeceğiz."

"Ülkemi ve Türk kadınını buzlu su yarışlarında da temsil etmek istiyorum"

Daha önce takım olarak yüzdüğü Manş Denizi'ni tek başına tamamlamak istediğini sözlerine ekleyen Deniz Kayadelen, bir diğer hedefinin de buzlu su yarışlarında yüzmek olduğunu ifade etti.

Bunun için de buzla kaplı suda idmanlarını gerçekleştirdiğini belirten sporcu, "2 sene önce Türkiye'de ilk İzmir Kuş Kupası yapılmıştı Aralık ayında. Su ve dışarısı buz gibiydi. Ben de, bütün erkekler dahil genel klasman birincisi olmuştum. Tabi yurt dışında yaptığım soğuk su antrenmanlarımın çok işe yaradığını gördüm ve çok mutlu oldum. Bunun dışında 200 metre kelebek rekortmeniyim kendi yaşımda. Hem havuz yarışlarında, hem de açık havuz yarışlarında ülkemi temsil ediyorum. Hayatımda da ilk defa bu hafta sonunda buzlu sulara girdim. Buzlu suda yüzerek 3.5 dakika kaldım. Su 1 ila 3 derece arasındaydı. Hala her yerde buzlar mevcuttu. Ülkemi ve Türk kadınını bu buzlu su yarışlarında da temsil etmek istiyorum. En geç seneye buz yarışlarında ülkemi temsil edip, Bakırköy Ata Spor Kulübü adına yüzeceğim. Bana şans dileyin. Çünkü bu buzlu sularda yüzmek çok büyük antrenman gerektiriyor. Çok büyük mental dayanıklılık gerektiriyor. Bu pandemi sürecini bu şekilde değerlendiriyorum. Hem mental olarak meditasyon yapıyorum, hem de kar ve buz antrenmanları yaparak bağışıklığımı güçlendirip kendimi soğuğa hazırlıyorum. İnşallah da Türk kadınını ve Türkiye'yi sadece havuz ve açık su yarışlarında değil, aynı zamanda bu dünya çapındaki buz yarışmalarında da temsil edeceğim" şeklinde konuştu.